Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/849 E. 2019/453 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/849
KARAR NO : 2019/453
DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2018
DAVA : İhtiyati tedbire itiraz
İTİRAZ TARİHİ : 14/09/2018
KARAR TARİHİ : 18/04/2019

Menfi Tespit ve İhtiyati tedbire itiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA / Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili şirket ile dava dışı … A.Ş., … A.Ş., … A.Ş., … A.Ş. İle 28/04/2017 tarihinde … Elektrik Santrali için ayrı ayrı mühendislik tedarik ve inşaat sözleşmeleri imzalandığını, müvekkilinin edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, ilgili işlerin iş verenler tarafından 08/11/2017 tarihinde kesin kabulünün aynı tarihli kesin kabul tutanakları ile yapıldığını, güneş enerji santrallerinin enerji üretimine geçerek ticari faaliyete başladığını,
Davalı …Ş.’nin işverenler …, …, … ve … ile akdettiği kredi sözleşmeleri gereğince bu şirketlerin temerrüde düştüğünden müvekkili şirketin verdiği kontrgarantilerin nakde çevrilmesi veya vadelerinin 01/09/2019 tarihine kadar uzatılması talebinde bulunduğunu, davalının bu talebinin kötü niyetli olduğunu, dava dışı şirketlerin temerrüdünün bulunmadığı gibi, işin kesin kabulünün yapılmış olması nedeniyle teminat mektuplarının nakde çevirilemeyeceğini, yaptıkları başvuru sonucu … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/914 D.İş sayılı dosyasında verilen ihtiyati tedbir kararı ile davalının nakde çevirme işleminin durdurulduğunu,
Dava dışı işverenlerin 15/08/2018 tarihli e-posta mesajında müvekkilinden 217.484,40 USD ödeme talep ettiğini, bu tarihten 1 gün sonra 16/08/2018 tarihinde davalı … tarafından kontrgaranti sağlayan … AG’ye gönderilen swift mesajları ile dava dışı iş verenlerin davalıya karşı ödeme yükümlülüklerini vadesi geldiğinde yerine getirmemiş olduğundan bahisle her biri 200.000 USD bedelli teminat mektuplarının vadesinin 01/09/2019 tarihine kadar uzatılmasının talep edildiğini, bu durumun dava dışı işverenler ile davalının birlikte hareket ettiğini ortaya koyduğunu,
Dava dışı iş verenlerin davalı ile akdettiği sözleşmeleri kapsamında temerrüde düşmesi gibi bir durum söz konusu olmayacağını, dava dışı işverenler ile müvekkili arasında yapılan sözleşmesi ve güneş enerjisi elektrik santralleri mevzuatı gereğince USD bazında teşvikli fiyatlardan yararlanarak devlete elektrik sattıklarını, devletin de bu santrallere yönelik 10 yıllık bir alım garantisi verdiğini,alınan devlet ödemelerinin ilgili kredi sözleşmeleri tahtında üstlenilen ödeme yükümlülüklerini yerine getirmeye yetecek miktarda olduğunu, işverenlerin herhangi bir ödemede temerrüde düşme ihtimalinin bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile şeklen temerrüde düştüğü gibi bir durum tespit edilse bile gerçekte bu temerrüdün tümüyle muvazaalı olduğunu, dava dışı iş verenler ile davalının bu temerrüdü bilerek ve isteyerek oluşturduğunu, dava dışı akreditif amirleri olan şşirketler ile müvekkili şirket arasında çıkacak uyuşmazlıklarda tahkim şartı bulunduğunu, kredinin teminatları bakımından kontrgaranti mektuplarına gidilemeyeceğini beyanla, yukarıda ayrıntıları yazılı teminat mektuplarından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, … Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 28/08/2018 tarihli 2018/914 D.İş sayılı dosyasından verilen ihtiyati tedbirin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İTİRAZ VE CEVAP /Davalı TC … AŞ vekili ihtiyati tedbire itiraz ve cevap dilekçesinde özetle;
Teminat mektupları ile ilgili ihtilaflarda Alman Hukukunun uygulanacağını ve yetkili mahkemenin de Münih Mahkemeleri olduğunu, yetki itirazları olduğunu, ihtiyati tedbir kararının yetkili olmayan mahkemece verildiğini,ihtiyati tedbire konu teminat mektuplarının süresinin-vadesinin dolduğunu, mektupların hükümsüz hale geldiğini, bu nedenle ihtiyati tedbir kararının konusuz kaldığını kaldırılması gerektiğini bildirmiştir.
Davacının asıl dava dosyasında istediği menfi tespit talebi konusunda ise; Teminat mektupları ile ilgili ihtilaflarda Alman Hukukunun uygulanacağını ve yetkili mahkemenin de Münih Mahkemeleri olduğunu,yetki ve uygulanacak hukuk yönünden itirazları olduğunu, davanın usulen reddi gerektiğini
Esasa ilişkin olarak davacının iddialarının soyut olduğunu, varsayıma dayalı olduğunu, dava dışı firmaların müvekkiline davacının söz konusu güneş enerjisi tesislerinin inşasının ilgili sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirilmediğini, ayıplı ve eksik ifada bulunulduğunu, bu nedenle tesisten beklenen verimi ve geliri elde edemediklerini, buna bağlı olarak kredi geri ödemelerinin yerine getirememe tehlikesinin bildirildiğini, bankacılık mevzuatı kapsamında bankaların kullandırılan kredilerin geri ödemesi ile ilgili olarak oluşan risklerin önlenebilmesi adına yasal düzenlemelere uygun olarak her türlü tedbir almasının en doğal hakkı olduğunu, müşterilerin temerrüde düşmesi gerekmemekte olup risk unsurunun varlığının tedbir için yeterli olduğunu,
Risk çıkışı yapıldığından dava konusu teminat mektupları ile ilgili davanın konusu kalmadığını, ayrıca müvekkilinin 3.kişi olduğunu, davacının, dava dışı firmalar ile arasındaki ilişki nedeniyle 3.kişi konumundaki müvekkili banka hakkında husumet yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığını beyanla, yetki itirazının kabulü ile yetkili mahkemenin Münih Mahkemeleri olduğuna, dava konusu teminat mektuplarının muhatap bankaca risk çıkışı gerçekleştiğinden teminat mektupları hukuken hükümsüz hale gelmiş olmakla dava konusu kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
İTİRAZ EDEN 3.KİŞİLER : … AŞ, … AŞ, … AŞ, … AŞ vekili 19/09/2018 tarihli itiraz dilekçesinde özetle;
Müvekkili şirketlerin ihtiyati tedbire konu teminat mektuplarında akreditif amiri olduklarını,davalı TC … Bankası AŞ nin bildirimi sonucu ihtiyati tedbir kararından haberdar olduklarını,teminat mektuplarının Almanya da mukim bir banka tarafından verildiğini, teminat mektupları ile ilgili çıkacak husumette Almanya mahkemelerinin yetkili kılındığını,davacı tedbir isteyen in eser sözleşmesi gereğince edimini eksik ve ayıplı olarak ifa ettiğini,bu nedenle sözleşme gelirlerinin risk altına girdiğini, müvekkili şirketlerin davalı TC … Bankası na olan yükümlülüklerini bu nedenle ödeyememe riski bulunduğunu , teminat mektuplarının nakde çevirilmesi yada süresinin uzatılması isteminin yerinde olduğunu belirterek ihtiyati tedbire itiraz ettiklerini bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
… ATM nin 2018/914 -2018/916 D.İş sayılı dosyasında;
Teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbiren durdurulması konusunda … ATM tarafından verilen 28/08/2018 tarihli ihtiyati tedbir kararına davalı T.C … Bankası A.Ş itiraz etmiştir.
HMK 397/4 maddesi gereğince asıl davanın eki olan ihtiyati tedbir dosyası … ATM nin 2018/849 Esas sayılı dosyası içine gönderilmiş, davalı itirazı mahkememizce değerlendirilmiştir.
-Davalı T.C … Bankası A.Ş ve itiraz eden 3.kişiler ihtiyati tedbirin konusu olan … tarafından kontrgaranti kapsamında verilen
… refarans numaralı 200.000 USD bedelli
… refarans numaralı 200.000 USD bedelli
… refarans numaralı 200.000 USD bedelli
… refarans numaralı 200.000 USD bedelli
Teminat mektupları metninden bu mektuplar konusunda Alman Hukuku nun uygulanacağını ve yetkili mahkemeninde Münih mahkemeleri olduğunu belirterek verilen ihtiyati tedbir yönünden İstanbul Ticaret Mahkemelerinin yetkili olmadığı, Türk hukukunun uygulanamayacağı itirazında bulunmuştur.
Yargıtay … Hk Dairesinin 2008/4717-6504 sayılı kararında “İcra iflâs hukukundaki ihtiyati haciz müessesi, medenî usul hukukundaki ihtiyati tedbir ve idare hukukundaki yürütmenin durdurulması müesseseleri gibi bir geçici hukuki koruma önlemidir. Türk hukuku açısından etkin hukukî himayenin sağlanmasının hukuk devletinin bir gereği ve dolayısıyla Anayasa’nın bir emri olduğunu kabul etmek gerekir. Her ne kadar yürütmenin durdurulmasında olduğu gibi Anayasada doğrudan ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kurumlarının düzenlenmesini emreden açık bir hüküm yoksa da Anayasanın 2’nci maddesinde yer alan “hukuk devleti” ilkesinin, kanun koyucuya, bireylere etkin hukukî himaye sağlama ödevini vermiş olduğu kuşkusuzdur. İhtiyati haciz açısından soruna bakıldığında, takip borçlusu, mallarını kaçırarak haksız çıkacağını tahmin ettiği bir takibin sonuçlarından kurtulabilir. İşte buna engel olmak, elde edilen hakkın aynen gerçekleştirilmesini sağlamak hukuk düzeninin görevidir. Geçici hukukî koruma önlemleri toplumsal barışın sağlanması açısından da önem taşımaktadır. Yabancılık unsuru taşıyan milletlerarası sözleşmelerde de bu anlayışın, yerel hukukî korumanın gerektirdiği hâllerde geçerli olacağı şüphesizdir. Adaletin ve toplumsal barışın menfaati doğrultusunda alınacak geçici hukukî koruma önlemleri, vatandaşlık ayrımı yapılmaksızın herkese eşit şekilde uygulanmalıdır. Yetki sözleşmesi ile Türk Mahkemelerinin esas davadaki yetkisinin kaldırılmış olması Türk mahkemesinin geçici hukukî himaye tedbiri olan ihtiyati haciz kararı vermesine engel değildir. Aksi bir görüşün kabulü hâlinde yabancıların etkin hukukî korumadan yoksun kalmaları gibi kabul edilmesi mümkün olmayan bir sonuç doğar. Şahıs veya malvarlığı tehdit edilen kişilerin hukukî korumadan yararlanmamaları medeni milletlerin temel hukuk anlayışlarına aykırıdır. Toplum hayatının temel kuralları ve yabancıların haklarına saygı, esas davada yetkisiz olsalar bile geçici hukukî koruma tedbirleri söz konusu olduğunda mahkemeleri bu konuda yetkili kılmaktadır.1982 Anayasasının 2’nci maddesindeki “hukuk devleti” ilkesi ile güvence altına alınan, “bireylere etkin hukukî güvenlik sağlanması” esası, lex fori’nin aradığı belli şartların gerçekleşmesi hâlinde esas davada yetkili olmayan Türk Mahkemesi tarafından dikkate alınmak zorundadır” Geçici hukuki korumalarda Türk Mahkemelerinin yetkisi genel olarak açıklanmıştır.
Anılan teminat mektupları asıl dosya davacısı yüklenici ile kontrgaranti teminat mektupları ita amiri olan ve ihtiyati tedbire itiraz eden 3.kişiler arasındaki eser sözleşmesi nedeniyle verilmiştir. Bu eser sözleşmesi nedeniyle ortaya çıkacak uyuşmazlıklarda tarafların tahkime gidecekleri ve tahkim merkezinin İstanbul Ticaret Odası Tahkim Merkezi olacağı sözleşme ile kararlaştırılmıştır. Ancak ihtiyati tedbir kararı sözleşmeye konu bu ticari ilişkinin esası yada kontrgarantinin geçerliliği konusunda olmayıp teminat mektuplarının nakde çevirme koşullarının oluşmaması nedeniyledir.
Kontgaranti içeren teminat mektuplarının geçerliliği konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur.Böyle bir uyuşmazlık halinde teminat mektubu metninde açıklanan Almanya Münih mahkemelerinin yetkili olacağı takdir edilmiştir.
Teminat mektuplarının süresini uzatmak yada nakde çevirmek isteyen davalı …Ş dir .Davacı geçici hukuki korumayı HMK 389 vd maddeleri gereğince davalının yerleşim yeri olan İstanbul mahkemelerinden istemiştir. Davalı hakkında uygulanacak geçici koruma tedbirleri konusunda da davalının ve geçici koruma tedbirini inceleyen mahkemenin hukuku olan Türk Hukuku uygulanacaktır.
Bu nedenlerle ihtiyati hacze itiraz edenlerin uygulanacak hukuk ve yetki itirazı kabul edilmemiştir.
-… ATM nin 28/08/2018 tarihli ihtiyati tedbir kararının konusu olan teminat mektuplarının vadesinin – süresinin 01/09/2018 tarihinde dolduğu taraflarca bildirilmiştir.Sürenin dolması ile teminat mektupları hükümsüz hale gelmiştir.Bu nedenle verilen ihtiyati tedbir kararı da konusuz kalmıştır.Mahkememizce konusuz kalan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
… ATM nin 2018/849 esas sayılı dosyasında;
Dava kontgaranti kapsamında davalı TC … AŞ ye verilen teminat mektuplarının nakde çevirme koşullarının oluşmadığı, bu nedenle de davacı sözleşme tarafı … A.Ş nin davalıya borcu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Somut olayda; Davacı … AŞ ile dava dışı … AŞ, … AŞ, … AŞ, … AŞ leri arasında 28/04/2017 tarihinde … Elektrik Santrali için ayrı ayrı mühendislik tedarik ve inşaatı sözleşmesinin bağıtlandığı
Dava dışı … AŞ, … AŞ, … AŞ, … AŞ nin davalı TC … Bankası AŞ den … Elektrik Santrali için ayrı ayrı mühendislik tedarik ve inşaatı yapımı için kredi kullandıkları
Davacı .. A.Ş nin yapacağı eserin garantisi olarak … tarafından düzenlenen
… refarans numaralı 200.000 USD bedelli
… refarans numaralı 200.000 USD bedelli
… refarans numaralı 200.000 USD bedelli
… refarans numaralı 200.000 USD bedelli
Teminat mektuplarını sözleşmenin karşı tarafı olan şirketlere kredi veren davalı TC … Bankası AŞ ye vermiştir.Teminat mektuplarının vadesi-süresi 01/09/2018 tarihinde dolmuştur.
… Elektrik Santrali için ayrı ayrı mühendislik tedarik ve inşaatı nın davacı tarafından tamamlanıp dava dışı … AŞ, … AŞ, … AŞ, … AŞ leri tarafından 08/11/2017 tarihinde kesin kabulünün yapıldığı taraflar arasında tartışmasızdır.
Davacı …Ş nin verdiği teminat mektupları ancak Dava dışı … AŞ, … AŞ, … AŞ, … AŞ nin kredi borçlarını TC … Bankası AŞ ye ödemekte temerrüde düşmesi halinde nakde çevirilebilecektir.Kaldı ki bu temerrüdünde davacı … A.Ş nin işi teslim etmemesi, eksik ayıplı ifa vs gibi sözleşmenin esasından kaynaklı olması ve sözleşme gereğince tahkim yargılaması ile bunun belirlenmesi aranacaktır.
Dava dışı … AŞ, … AŞ, … AŞ, … AŞ lerinin mahkememiz dava tarihi olan 17/09/2018 itibariyle davalı TC … bankası AŞ ye olan kredi borçlarını ödedikleri, temerrüde düşmedikleri tarafların dilekçe anlatımları ile kabulündedir.
Mahkememiz dava tarihi olan 17/09/2018 itibariyle teminat mektubunun nakde çevirilme koşulları kredi borçluları temerrüde düşmediğinden oluşmamıştır.
Ancak davalı TC … AŞ teminat mektuplarının nakde çevrilmesini yada süresinin uzatılmasını davacı …Ş adına kontrgaranti veren … den 16/08/2018 tarihinde istemiştir.
-Bu süreçte taraflar arasındaki uyuşmazlık teminat mektuplarının nakde çevirilmesi koşullarının oluşmaması ve davacının bu nedenle borçlu olmadığının tespiti istemidir.
Kontgaranti içeren teminat mektuplarının geçerliliği konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur. Böyle bir uyuşmazlık halinde teminat mektubu metninde açıklanan Almanya Münih mahkemelerinin yetkili olacağı takdir edilmiştir.
Huzurdaki davada İİK 72 ve genel hükümler gereğince davalı TC … Bankası AŞ nin yerleşim yeri mahkemesi yetkili olup , bu mahkemelerin tabi olduğu Türk Hukuku uygulanacaktır. Davalının uygulanacak hukuk ve yetki itirazı kabul edilmemiştir.
-İhtiyati tedbirin konusu olan teminat mektupları kapsamında … verilen dava dışı Akreditif amiri işverenler … AŞ, … AŞ, … AŞ, … AŞ nin dava tarihi 17/09/2018 itibariyle davalı … AŞ’ye karşı doğmuş ve temerrüde düştüğü bir borcu bulunmadığından;
Kontrgaranti kapsamında davacının da davalıya dava tarihi 17/09/2018 itibariyle borcu bulunmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HÜKÜM /
1-… ATM nin 2018/914 -916 D.İŞ sayılı dosyasında;
A-Davalının uygulanacak hukuk ve yetki itirazının reddine,
B-28/08/2018 tarihli ihtiyati tedbir kararının konusu olan teminat mektuplarının vadesinin – süresinin 01/09/2018 tarihinde dolarak hükümsüz hale gelmesi nedeniyle konusuz kalan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına,
C-İtiraz eden davalı … AŞ’nin ihtiyati tedbire teminat olarak verilen teminat mektuplarının davacıya iade edilmemesi isteminde; mahkememizin ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair kararının kesinleşmesinden itibaren 1 aylık süre içinde dava açması halinde iade edilmemesine, aksi halde 1 aylık sürenin dolması ile teminat mektuplarının davacıya iadesine,
2-Mahkememizin 2018/849 esas sayılı dosyasında;
A-Davalının uygulanacak hukuk ve yetki itirazının reddine,
B-İhtiyati tedbirin konusu olan teminat mektupları kapsamında Kontrgaranti verilen dava dışı Akreditif amiri işverenlerin dava tarihi 17/09/2018 itibariyle davalı … AŞ’ye karşı doğmuş bir borcu bulunmadığından; … kapsamında davacının da davalıya dava tarihi 17/09/2018 itibariyle borcu bulunmadığının tespitine,
3-Harçlar kanunu hükümlerine göre davalı …Ş. Harçtan muaf olduğundan alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 83.201,25 TL harçtan mahsup edilerek 83.156,85 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından her iki dosyada yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 161,50 TL tebligat müzekkere gideri toplamı 197,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince hesaplanan asıl dava dosyasında 113.814,40 TL nispi ücreti vekaletin, birleşen ihtiyati tedbir dosyasında 750,00 TL maktu ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilleri Av. … ve Av. … ile davalı vekili AV. …’un yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 18/04/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …