Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/816 E. 2020/649 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/816 Esas
KARAR NO : 2020/649
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2018
KARAR TARİHİ : 21/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkilinin turizm firması olduğunu, yurtdışından getirdiği konuklarına (müşterilerine) turizm, otel, gezi gibi hizmetler sunmakta olduğunu ve yasa gereği …’a kayıtlı olmak zorunda olduklarını yani … üyesi olduğunu, davalı …’ın üyelerine müze ve ören yerlerine giriş için bilet tedarik etmekte ve bunları üyelerine ücret mukabili vermekte olduğunu, bu şekilde acentalar veya turizm firmaları ve edineceği biletler için …’a bedelleri çoğu zaman peşinen göndermekte olduklarını, müvekkili olan şirketinde gönderdiği paralar karşılığından …’dan bilet tedarik ettiğini, ancak ödenen bedele rağmen, …’ın bilet tedarik etmediği gibi bakiye bedeli de iade etmediğini, davalının kanunen kurulu meslek birliği olduğunu ve üyeler ile toplumun güvenini kazanmak zorunda olduğunu, ancak kendisine yüklenen bu sorumluluğu yerine getirmediğini beyanla, …. İcra Dairesi’nin 2018/… sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, %40’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Müvekkilinin Kamu Kurumu niteliğinde Meslek Birliği olduğunu, 1618 sayılı Seyahat Acentaları Birliği ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu’nu kapsamında amaç ve görevlerinin belirlendiğini, 1618 Sayılı Kanun’un 32. Maddesi hükmü gereğince de seyahat acentalarının Birliğe üye olma zorunluluğu getirildiğini, bu zorunluluk halinin davacı tarafın iddia ettiği gibi müvekkili Birliğin herhangi bir kanuni yükümlülüğünü yerine getirmediği sonucuna bağlanamayacağını, davacı tarafın söz konusu hukuki dayanaktan yoksun beyanlarının kabulünün bu anlamda mümkün olmadığını, taraflarınca itiraz edilen …. İcra Dairesi 2018/… E. Sayılı dosya alacağı 26.000,00-TL’nin müvekkili hesaplarında gözükmediğini, bu bağlamda müvekkili birliğin uhdesinde bulunmayan iş bu alacaktan dolayı gerek ticari defterler gerek banka kayıtlarından da açıkça görüleceği üzere müvekkili olan birliğin ne icra takibinin borçlusu ne de işbu davanın tarafı olması mümkün olmadığını, müvekkilinin tacir sıfatına sahip olmadığı gibi, ticari anlamda müvekkiliyle hiçbir ilişkisi bulunmayan davacının, söz konusu işlemlerde muhatabının Müvekkili Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’nin olmadığının sabit olduğunu beyanla davarın reddine karar verilemisini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Mahkememizde görülmekte olan iş bu davanın 27/03/2019 tarihli duruşmasında dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Davacı vekilleri tarafından 20/06/2019 tarihli dilekçe ile yenileme talebinde bulunulmuş olup, 04/07/2019 tarihli tensip tutanağı ile davanın kaldığı yerden devamına karar verilmiştir.
28/05/2020 tarihli duruşma tutanağı ve 21/10/2020 tarihli duruşma günü Davacı vekili …’a tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili … , … adına gönderilen 24.07.2020 tarihli dilekçe ile vekillikten istifa edildiğinin bildirilmesi üzerine, …’ne istifa dilekçesi ile duruşma günü 04/08/2020 tarihinde tebliğ edilmiş ve zarfın üzerine, “…vekiliniz istifa ettiğinden belirtilen duruşma gün ve saatinde bizzat mahkeme salonunda hazır bulunmanız veya kendinizi bir başka vekil ile temsil ettirmeniz aksi halde taraf yokluğunda uygulanacak hükümlere göre işlem yapılacağı hususu ihtar ve tebliğ olunur” hususu belirtilmiştir.
6100 Sayılı HMK.nun 320/4.maddesi “Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır” hükmünü içermektedir.
Basit yargılama usulüne tabi eldeki davanın 21/10/2020 tarihli duruşmasında davacının hazır olmaması ve vekil ile de temsil edilmemesi üzerine davalı tarafça da takip edilmeyen ve ilk yenilemeden sonra takipsiz bırakılan davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının duruşma gün ve saatinden haberdar olduğu halde duruşmaya gelmeyip mazerette bildirmediğinden basit yargılama usulüne tabi davanın yenilenmesinden sonra yeniden takipsiz bırakıldığı anlaşılmakla davanın HMK 150 maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 54,40-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 314,02-TL peşin harçtan mahsubu ile 259,62-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iade edilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 3.400-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-HMK 333. md. uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası mahkememizce resen yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda karar verildi. 21/10/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza