Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/751 E. 2021/640 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/751 Esas
KARAR NO : 2021/640
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/08/2018
KARAR TARİHİ : 08/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili ile davalı şirketten alacağını tahsil amacıyla …. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin Maliye Bakanlığı’dan almış olduğu “Yetki Belgesi” ile Türkiye’de ikamet etmeyen yolcuların Türkiye’deki izin belgeli satıcılardan satın alarak yurtdışına çıkardığı mallara ödedikleri Katma Değer Vergisi’nin iade edilmesi konusunda yetkilendirildiğini, yetki çerçevesinde davalı borçlu ile müvekkili arasında 19/10/2015 tarihinde Türkiye’de İkamet Ktmeyen Yolculara Yapılan Şanslarda Katma Değer Yergisi İstisnası Tax Frec Sözleşmesinin akdedildiğini, iş bu sözleşme ile davalının Türkiye’de ikamet etmeyen müşterilerinin satın aldığı mal bedellerinin KDV’sının müvekkili tarafından peşin olarak ödendiğini, davalının da bu bedelleri KDV beyanından düştüğünü, davalıya ödenen faturalarda yer alan bedeller toplamı olan 12.679,61,-TL KDV’yi müvekkiline ödenmediğini, taraflar arasındaki sözleşme gereğince ödemelerin gecikmesi halinde temerrüt oluştuğunu, faiz oranının ise sözleşmede günlük % 1 olarak belirlendiğini, taraflarca sözleşmede kararlaştırılan ve imza altına alınan ceza faizi oranında da haberdar olduğunu, bununla birlikte kendisine tebliğ edilen icmallerde de % 1 ceza faizi ödeneceğine dair ihtarın yer aldığını, davalı şirketin bu hususu ayrıca ihbar veya ihtar yükümlülüğü olmadan kabul ettiğini, taraflar arasında ticari bir ilişki olduğunu, ticari işlerde faiz oranının taraflarca serbest tayin edilebileceği Yargıtay içtihatlarında açık olduğunu, alacaklarının herhangi bir teminata bağlı olmadığı gibi borç vadesinin de dolduğu halde ödenmediğini, belirterek, itirazın ile iptali takibin devamına, davalının % 20 den az olmamak üzere, icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafın cevap dilekçesi özetle; Dosya incelemesinde davalı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen bilirkişi Mali Müşavir/Bağımsız Denetçi … tarafından sunulan 17/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasında 19/10/2015 tarihli bir TÜRKİYE’DE İKAMET ETMEYEN YOLCULARA YAPILAN SATIŞLARDA KATMA DEĞER VERGİSİ İSTİSNASI TAX FREE SÖZLEŞMESİ’nin akdedilmiş olduğu, Davacının kendi ticari defterlerinde takip tarihi itibari ile davalıdan 12.679,61 -TL ALACAKLI olduğu. Sayın Mahkemenizce belirlenen incelemeye davalı tarafından herhangi bir ticari defter ve/veva belge ibraz edilmemesi sebebi ile davalıya ait ticari kayıtların tarafımızca incelenmesinin mümkün olmadığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmede yer alan Satıcı’nın Yükümlülükleri başlığının 7. maddesi uyarınca tarafımızca yapılan faiz hesaplamasının raporumuzun 6. maddesinde arz edildiği,
Sayın Mahkemenizce davacı iddialarının ve huzurdaki davanın kabulü halinde davacının talep edebileceği tutarın 12.679,61.-TL Asıl Alacak ve 87.675,47.-TL İslemiş Faiz olmak üzere toplam 100.355,08.-TL olabileceği, davacı tarafından talep edilen İşlemiş Faizin KDV’sine ilişkin nihai takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu, sayın mahkemece davacının bu talebinin kabul edilmesi halinde söz konusu KDV tutarının (87.675,47 * 18/100 =) 15.781,58.-TL olarak hesaplandığı, belirterek rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce 07/04/2021 tarihli duruşma ara kararı uyarınca bilirkişi olarak görevlendirilen … ile bilirkişi Mali Müşavir/Bağımsız Denetçi … tarafından sunulan 11/06/2021 tarihli bilirkişi ek raporu özetle;
Muhasebesel esaslar Kök Rapor’da yazılı olup o sonuç, bu aşamada da, orada yer bulan kayıtlar yüce Mahkemece gözetilmek kaydıyla; özü itibariyle ve bu Ek Rapor’da yer alan izahat da nazara alınmak üzere, korunmak olduğu,
Temel olarak konuya bakıldıkta, tüzel kişilerin istiklali esastır. Tüzel kişi niteliğine sahip topluluklar, kendilerini oluşturan kişilerden bağımsız ve ayrı bir kişilik olarak giriştiği hukuki ilişkilerde hak sahibi olur ve borç altına girerler. Bu durum, esasen, bir ilişkide borçlu olan lüzel kişinin onu oluşturanlardan müstakil sorumluluğunu beraberinde getirdiği gibi, geçerli tebligat yönünden de, “kim borçlu ire ana ihbar/ihtar/ gönderim yapılması” gereğini beraberinde getirir. Eğer sayın Mahkeme bu gereğin, davacı yanca usulünce verine getirmediği saptamasında ise, davacı tarafın 12.679,61 TL alacağı için somut çekişmede takip tarihinden itibaren TTK md.8 hükmü de gözetilerek ayrıca günlük %1 faiz isteyebileceğinin üzerinde durulabileceği; Buna karşılık, davacı yar) yararına “tüzel kişilik perdesinin kaldırılması” kuramının somut dosya verilerine göre uygulanabileceği yüce Mahkemece benimsenecek olursa (bu konuda bkz: Mustafa Dural/Tufan Öğüz: Türk Özel Hukuku/C.II / Kişiler Hukuku, istanbul 2015,sh. 213-215) Kök Rapor’da yer alan hesaplama itibar edilmesinin düşünülebileceği; faiz aranın yönünden -bunun cezai şart anlamı taşıyıp taşımadığının irdelenmesi ayrıca yüce Mahkemeye ait olarak ( bu konuda bkz: Safa Reisoğlu; Türk Borçlar Hukuku/ Genel Hükümler, 23. bası, İstanbul 2012, sh. 459-460 ve dn. 26-272de yer alan içtihatlar).. .-somut durumda TBK md. 26 ve 27/1 açısından hukuki değerlendirme yapmanın ve icabında faiz oranın tenzilinin muhterem Mahkemenin takdiri içinde kaldığı” belirterek rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali davası olup yasal süresinde açılmıştır.
Alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 19/10/2015 tarihli, Türkiye’de İkamet Etmeyen Yolculara Yapılan Satışlarda Katma Değer Vergisi İstisnası Tax Free Sözleşmesi’nin akdedilmiş olduğu, alınan bilirkişi raporunda davacının kendi ticari defterlerinde takip tarihi itibari ile davalıdan 12.679,61TL alacaklı olduğu, 87.675,47 TL işlemiş faizin olduğu, davacı tarafından talep edilen işlemiş faizin kdv’sine ilişkin nihai takdirin mahkemeye ait olduğu, mahkemece davacının bu talebinin kabul edilmesi halinde söz konusu KDV tutarının (87.675,47 * 18/100 =) 15.781,58.-TL olarak hesaplandığı belirtilmiş, rapor dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunduğundan hükme esas alınmıştır. Davacı vekili son duruşmada KDV ye ilişkin taleplerinden vazgeçerek harç yatırdıkları bedel üzerinden davanın kabulünü talep etmiştir. Taleple bağlı kalınarak alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile, davalının … İcra Dairesinin 2018/… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 12.679,61 TL Asıl alacak, 87.041,49 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 99.721,10 TL üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 6.811,95- TL. Harçtan peşin alınan 1.126,05-TL. harcın mahsubu ile bakiye 5.685,90-TL. harcın davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 13.423,50-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 4.080-TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.161,95-TL ilk gider, 195-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 1.600-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.956,95-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 2.713,22-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır