Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/684 E. 2022/188 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/684 Esas
KARAR NO : 2022/188
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/07/2018
KARAR TARİHİ : 08/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirketin şirket faaliyetlerinde kullanmış olduğu yazılım programlarının sunucu kiralama, sunucu güncelleme, entegre yazılımlar yapma gibi teknik bilişim hizmetlerini yapmak üzere davalı şirket ile Hizmet Satım Sözleşmelerinin akdedildiğini, müvekkil şirketin sözleşmelerde belirlenen hizmet bedelinin 30.000,00 TL’sini peşin olarak davalı şirkete ödediğini ve sözleşmelerde belirlenmiş süre içerisinde almayı amaç edindiği hizmetlerin ifası için beklemeye geçtiğini ancak peşinatı alınmış olmasına rağmen davalı şirketin sözleşmelerde ifa etmeyi vadettiği hizmet borcunu ifa etmekten kaçındığını, bu nedenle müvekkil şirketin sözleşmeler gereğince ifa etmiş olduğu peşinatın iadesini yine sözleşmeler kapsamında …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyasından başlattığı icra takibi ile talep ettiğini, davalı şirketin 15/07/2018 tarihinde haksız olarak itiraz ederek icra takibini durdurduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı şirket tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalı şirketin alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Müvekkil şirket ile davacı şirket arasında 11.04.2018 tarihinde imzalanan Web Sitesi Sözleşmesi ve ilk önce 29.03.2018 tarihinde imzalanan ardından 09.04.2018 tarihinde revize edilen Sunucu Sözleşmesi mevcut olduğunu, bu sözleşmelere göre davacının müvekkil şirkete sözleşmede belirlenen işler karşılığında 70.500,00 TL ödemesinin kararlaştırıldığını, iş başlangıcında da müvekkil şirkete 30.000,00 TL ödemenin davacı tarafından yapıldığını, müvekkil şirketin sözleşmede görev tanıımında bulunan işleri eksiksiz bir şekilde yerine getirirken sözleşmenin ”Anlaşmanın Sona Erdirilmesi ” başlığı altında yazıya alınmış olan 30 günlük ihbar süresine sadık kalınmaksızın davacı tarafından sözleşmenin fesh edildiğinin mail yoluyla bildirildiğini, ardından da müvekkil şirkete sanki hiç bir iş yapmamış gibi ödenmiş olan 30.000,00 TL’nin iadesi için icra takibi yapıldığını, müvekkil şirket tarafından davacı şirkete 11 adet web sayfası ve 20 adet landing page hazırlandığını, bu sitelerin tek panel entegrasyonu ve otomasyonu sosyal medya entegrasyonu, entegrasyon yazılımı hazırlandığını, çalıştırıldığını, back up sistemi kurulduğunu ve davacı şirketin içerik göndermesinin beklendiğini, ayrıca sözleşme gereği 40 adet sitenin de altyapısının hazırlandığını, sözleşme kapsamında belirtilen web sayfalarının ve müvekkilinden talep edilen ilk tasarımları ile diğer hizmetlerin müvekkili tarafından zamanında sağlandığını, sözleşmede bahsi geçen web sayfalarının ve sayfalar için gerekli tüm altyapının tamamlandığını, bununla ile ilgili olarak müvekkilinin yazılım için outsource anlaşması olan firmalardan hizmet alınmış olup bununla alakalı tüm bedellerin müvekkilince ödendiğini, davacının son yapılan toplantıda sözlü talebi üzerine sözleşmede olmamasına rağmen 20 adet landing page kurulduğunu, landing pagelerin de adetinin 250,00 TL olacağının taraflar arasında sözlü olarak anlaşıldığını, sözleşme dışı olarak davacı tarafından müvekkilinden eski web sitelerinin yedeklerin aktarım işlemi yapılması talep edildiğini ancak yedeklerin eksik ve hatalı gönderildiğini, bu sebeple müvekkiline sözleşme sorumluluğu dışında ekstra iş yükü yüklendiğini, bu iş yükü ile ilgili yeterli döküman ve bilgi davacı tarafından müvekkiline aktarılmamış olması sebebiyle müvekkilinin iş yükü artmış bu sebeple müvekkilinin iş kaybı yaşadığını ve müvekkilinin fazladan mesai yapmasına neden olunduğunu, bu fazladan mesai ile ilgili müvekkiline herhangi bir ödeme de yapılmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davanın vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davacı tarafça delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyası, sözleşmeler, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 11/06/2018 tarihinde toplam 30.000,00-TL üzerinden 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 13/07/2018 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından 15/07/2018 tarihinde borca, faize ve tüm ferîlerine itiraz edildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve tarafların ilgili kayıtları üzerinde de inceleme yapılarak bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verildiği, Mali Müşavir bilirkişi … ve Reklam Grafik Tasarım Uzmanı bilirkişi … tarafından sunulan 02/07/2019 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”Taraflar arasındaki sözleşmenin imzalandığı tarihten feshedildiği tarihe kadar geçen 1-1,5 aylık zamanda davalının davacıya ana ve alt siteler olmak üzere 7 adet web sitesi yaptığı, davalı tarafın davacı tarafa sözleşmeden kaynaklı sunucu kiralama ve web tasarım hizmetini olması gereken şekilde yerine getirdiği, davacının davalıdan alacağının bulunmadığı, yapılan sözleşme feshinin haklı/haksız olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirinde olduğu” ve Reklam Grafik Tasarım Uzmanı bilirkişi … tarafından sunulan 24/02/2020 tarihli bilirkişi ek raporu özetle; ”Davacı şirket merkezinde yapılan yerinde inceleme neticesinde 02/07/2019 tarihli kök rapordaki görüş ve kanaati değiştirecek herhangi bir husus tespit edilemediği, yapılan sözleşme feshinin haklı/haksız olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirinde olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve tarafların ilgili kayıtları üzerinde de inceleme yapılarak bilirkişiden rapor alınmasına karar verildiği, Bilgisayar Mühendisi bilirkişi … … tarafından sunulan 08/01/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”Tarafların adreslerinde yapılan yerinde inceleme sonucunda; 11/04/2018 tarihinde web sitesi sözleşmesi imzalandığı tarihten fesih bildirimi yapılan 22/05/2018 tarihine kadar yaklaşık 40 günlük süre içerisinde 7 adet web sitesinin tamamlandığı ve yayına alındığının tespit edildiği, davalının tamamlandığını iddia ettiği 11 adet web sitesi ve 20 adet landing page (reklam iniş sayfası) teyit eder bir delile rastlanmadığı, taraflar arasında imzalanan Sunucu Sözleşmesinde davalı tarafça taahhüt edilen hizmet kapsamındaki sunucu teknik özellikleri, sunucu şartnamesi, entegrasyon yazılımı ve backup sistemi kurulmuş olduğu, davalının Sunucu Sözleşmesi’nde belirtilen hizmetleri verdiğinin tespit edildiği, tamamlanmış olan ve canlı yayına alınan www. … com ve www. … .com isimli web sitelerinde davacı tarafından sunulan mail yazışmalarında davacı şirketin söz konusu web sitelerine reklamlı gösterimler ile müşteri çektiği, reklam yayında iken müşterilerin tıkladığı ve sayfa açıldığında form doldurması beklenen web sayfasının ”sayfa bulunamadı” hatası görüntülendiğine dair yazışmalar ile yine www. … .com ve www. … .com isimli web sitelerinde müşterilerin doldurması beklenen formlarda il bilgisi gelmemesi kaynaklı müşteri formlarının iletilmediğinin davacı şirket çalışanı tarafından tespit edildiğine dair yazışmalar nazara alındığında Web Sitesi Sözleşmesi 3-D bölümünde kabul şartları konusunda belirtilen ”Site tamamlandıktan sonra son onaya gönderilir, … yönetimi tüm gözden geçirmeleri yapar, … yönetimi tarafından istenilen hizmetlerin teklifte belirtilen özelliklere uygunluğunun ve istenildiği gibi kuruluşunun yapılıp işlevlerinin tam olarak yerine getirildiğinin yazılı olarak … ‘ye verilir, bu onay … ‘nin teklifinde taahhüt ettiği gibi kuruluşunun yapılıp işlevlerini tam olarak yerine getirdiğinin … tarafından onaylanmasıdır.” maddesi davalı tarafından işleme alındığına dair yazışma yada bir bulguya rastlanmadığı, bu nedenle davalı yan tarafından Web Sitesi Sözleşmesi’nde belirtilen hizmetlerin iş teslim adımlarını uygulamadan yayına alınmış olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların itirazları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verildiği, Bilgisayar Mühendisi bilirkişi … … tarafından sunulan 21/05/2021 tarihli bilirkişi ek raporu özetle; ”Taraflar arasında uyuşmazlığa konu olay davacı tarafın yazılım şirketi olan davalıdan web siteleri yapımı konusunda talepte bulunması, tarafların aralarındaki görüşemeler neticesinde 09/04/2018 tarihli Sunucu Sözleşmesi ve 11/04/2018 tarihli Web Sitesi Sözleşmesi olmak üzere 2 farklı hizmet için anlaşmaya varılarak sözleşme imzalandığı, kök raporda davalı ve davacı adreslerinde tarafınca yapılan yerinde incelemeler neticesinde sunucu hizmetlerinin yıllık bazda sunulan ücretli sistemler olması, günümüzde ise sözleşme feshinden yaklaşık 2,5 sene geçmiş olmasından kaynaklı sunucu hizmetlerinin çok önce sonlandırıldığı, bu nedenle sunucu üzerinde davalı tarafın davacı şirket için taahhüt etmiş olduğu hizmetler yönüyle sunucu arayüzü üzerinde incelemeler yapılamadığı, bu durumda dosyada bulunan belge ve deliller kapsamında incelemeler yapıldığı, dosyada bulunan 02/07/2019 tarihli bilirkişi raporunun hazırlanması sırasında sunucu hizmetinin devam ettirildiği döneme denk gelmesi nedeniyle sunucu üzerinde inceleme yapılabildiği görülmekle beraber 02/07/2019 tarihli raporda sunucudan alınan ekran görüntülerinde huzurdaki davanın uyuşmazlık konusu olan davacıya web sitelerinin davalının sunucu kurulumunu gerçekleştirdiği, 11/04/2018 tarihinde web sitesi sözleşmesi imzalandığı tarihten fesih bildirimi yapılan 22/05/2018 tarihine kadar yaklaşık 40 günlük süre içerisinde 7 adet web sitesinin tamamlandığı ve yayına alındığının tespit edildiği, 02/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda altta alistesi sunulan 7 adet web sitesinin tasarlandığının tespit edildiği, 1- … adlı ana sitesi, 2- … … Page, 3- … Ana web sitesi, 4- … Page, 5- … … Page, 6- … ana web sitesi, 7- … adlı ana web sitesi, dosyaya davacı tarafından sunulan mail yazışmaları nazara alındığında davacı şirket tarafından canlıya alındığı ortamda reklam yönlendirmeleri yapılarak söz konusu web siteleri üzerinden potansiyel müşterilerin form doldurulmasının sağlandığı, SMS kampanyalarından yayında olan web sitesine müşteri yönlendirildiği, web sitelerinin yayınlanmasını sağlayan entegrasyon yazılımının devreye alındığını, taraflar arasında akdedilen Sunucu Sözleşmesinde 3 numaralı maddede yer alan Teknik Şartname isimli bölümde entegrasyon yazılımının tanımına yer verildiği, buna göre Sunucu Sözleşmesinin 1 ana site ve 39 yan site olmak üzere toplamda 40 adet web sitesi için lisanslanacağının belirtildiği, Web Sitesi Sözlşemesinde entegrasyon ve yazılımı 40 site için lisanslıdır ibaresinden yola çıkılarak davaya konu anlaşma kapsamında 40 adet web sitesi yapılması planlandığı anlaşıldığı, bu bağlamda kök raporda sonuç bölümünde taraflar arasında imzalanan Sunucu Sözleşmesinde davalı tarafça taahhüt edilen hizmetler kapsamındaki sunucu teknik özellikleri, Sunucu Şartnamesi, Entegrasyon Yazılımı ve Backup Sistemi kurulmuş olduğu, davalının Sunucu Sözleşmesinde belirtilen hizmetleri verdiği tespit edilmişse de anlaşmaya konu sunucunun 40 adet web sitesi kapasitesinde olduğu göz önünde bulundurularak davalı tarafından yapılması taahhüt edilen işlerin kapasiteye oranla değerlendirilerek kısmi tamamlama söz konusu olduğu kanaatine varılarak belirtilen nedenler ve itirazlara dair son tespitler neticesinde kök rapordaki belirtilen sonuçtan dönüldüğü, Sunucu Sözleşmesinde 3 nolu Teknik Şartname başlıklı bölümde Entegrasyon Yazılımı kısmında Entegrasyon Yazılımının toplamda 40 adet web sitesi için lisanslanacağı, buna karşın davacı şirketin 7 adet web sitesi tasarımını tamamlamış olduğu nazara alındığında kalan 33 web sitesi için Sunucu Sözleşmesi kapsamında sunucu hizmetlerinin yerine getirilmediği tespiti ile davalı tarafın yaptığı iş itibariyle Sunucu Sözleşmesi ve Web Sitesi Sözleşmesi sözleşmelerinde belirtilen toplam bedelin 40’ta 7’sine hak kazandığı” kanaatiyle ek rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların itirazları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verildiği, bilirkişi … … tarafından sunulan 12/11/2021 tarihli bilirkişi ek raporu özetle; ”Davalı şirket tarafından sözleşmenin fesih edildiği tarih itibariyle davalı şirket tarafından yapılması taahhüt edilen 40 adet web sitesinden 7 web sitesinin tamamlanmış / yayına alınmış olduğu, 7 adet web sitesi için Web Sitesi Sözleşmesi ve Sunucu Sözleşmesinde belirtilen hizmetleri yerine getirdiği, kalan 33 adet web sitesi için Web Sitesi Sözleşmesi ve Sunucu Sözleşmesinde belirtilen hizmetleri yerine getirilmediği, davalı tarafından Web Sitesi Sözleşmesi ve Sunucu Sözleşmesinde yapılması taahhüt edilen işlerin tamamına oranla değerlendirilerek 40’ta 7 oranda kısmi tamamlama söz konusu olduğu, davalı tarafın yaptığı iş itibariyle Web Sitesi Sözleşmesi ve Sunucu Sözleşmesi adlı sözleşmelerde belirtilen toplam bedelin 40’ta 7’sine hak kazandığı” kanaatiyle ek rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında … Server Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmede hizmet bedelinin 30.000,00-TL olarak belirlendiği ve davacı tarafça peşin olarak ödendiği, yine sözleşmeye göre davalı tarafın 40 adet web sitesi yapma taahhüdünün bulunduğu ancak 7 adet web sitesini tamamlamış / yayına almış olduğunun tespit edildiği, bu kapsamda davalı tarafın sözleşme bedelinin 5.250,00-TL’sine hak kazandığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, taraflar arasındaki ihtilaf yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 24.750,00 TL üzerinden aynen devamına,
Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 1.690,67-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 512,33-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.176,34-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 512,33-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvurma harcı, 2.900,00-TL bilirkişi ücreti ve 314,50-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.250,40-TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 2.687,86-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır