Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/683 E. 2020/25 K. 15.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/683 Esas
KARAR NO : 2020/25
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/07/2018
KARAR TARİHİ : 15/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalının şirket merkezi ve faaliyet yürüttüğü şantiyelerde müvekkilinden 11/11/2014 tarihinden itibaren iş sağlığı ve güvenliği hizmeti almaya başladığını, söz konusu hizmetin davalıya verildiği ancak davalı şirketin hizmet bedellerini müvekkiline ödemediğini, … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra takibinin başlatıldığını, davalı şirketin borca itiraz ettiğini beyanla, itirazın iptaline, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 04/06/2018 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 12/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 12/06/2018 tarihinde borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Yargılama sürecinde bilirkişi olarak görevlendirilen … tarafından sunulan 04/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan hesap ekstresine göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 3.030,90 TL alacaklı olduğu, davalının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davacıya 546,43 TL borçlu olduğu, taraflar arasındaki farkın (3.030,90 – 546,43=) 2.484,47 TL olduğu ve bu farkın davalı tarafından davacıya düzenlenen 2.484,47 TL bedelli iade faturasından kaynaklandığı, davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan raporlardan ve T.C. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından mahkememize gönderilen bilgilerden, davacı şirket çalışanları tarafından davalıya 27/07/2017 ile 11/10/2017 tarihleri arasında hizmet verildiğinin anlaşıldığı, davalı tarafından düzenlenen iade faturasının kabul edilmesi durumunda davacının davalıdan olan alacağının 546,43 TL olacağı, iade faturasının kabul edilmemesi durumunda ise davacının davalıdan olan alacağının 3.030,90 TL olabileceği belirtilmiştir.
… Müdürülüğü’nden alına 05/03/2019 tarih ve … sayılı yazıda, … kayıtlarının incelenmesi sonucunda davacı ve davalı taraf arasında yapılan sözleşmeye ilişkin detayların çıkarılarak yazı ekinde gönderildiği belirtilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; T.C. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın anılan yazısı ve eklerinin incelenmesi ile davacı tarafından davalıya hizmet verildiğinin ve icra takip tarihi itibariyle 3.030,90-TL alacağının olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile … İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyasında yapılan itirazın davacının talebi ile bağlı kalınarak asıl alacak yönünden iptaline, icra takibinin 3.030,90 TL’nin takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte aynen devamına,
Asıl olacak olan 3.030,90 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 606,18 TL İcra İnkar Tazminatının davalıdan alınarak davalıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu Hükümlerine göre alınması gereken 207,05-TL ilam harcından peşin alınan 51,77-TL harcın mahsup edilerek 155,28-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.030,90-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 750,00-TL bilirkişi ücreti, 51,77-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı ve 195,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.032,67-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası yatırana iadesine,
Dair verilen karar tarafların yüzlerine karşı kesin olmak üzere açıklandı. 15/01/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza