Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/649 E. 2019/885 K. 04.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/649 Esas
KARAR NO : 2019/885
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/07/2018
KARAR TARİHİ : 04/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Müvekkili … … T.C. Başbakanlık …lar Genel Müdürlüğü’nün çoğunluk hissesine sahip olduğu iştiraki olan … ile Türkiye … Memur ve Hizmetlileri Emekli ve Sağlık Yardım Sandığı Vakıfının ortak girişimi olarak tamamı Türk Sermayeli olarak Avusturya Kanunlarına göre kurulmuş, Avusturya merkezli Almanya ve Avusturya’da şubeleri bulunan bankacılık faaliyetleriyle iştigal eden bir banka olduğu, davalı borçlunun müvekkili bankanın Frankfurt/Köln şubesinde çalıştığını şube müdürlüğü yaptığını, müvekkili bankanın kendi çalışanlarına talep halinde belli bir miktar kredi kullandırdığını, bu kapsamda davacının çalışmış olduğu süre zarfında banka personeli olarak müvekkili bankanın Köln şubesinden açık kredi kullandığını, … 02/06/2016 tarih ve 09/2016 numaralı iş yönetmeliği kapsamında banka çalışanları hesapları için kurallar 1.1.10 1.2.10 md kapsamında davalıya kredi kullandırıldığını, ancak davalının kredi geri ödemesini yapmadığını, müvekkili bankadaki görevinden ayrılarak Türkiye’ye geldiğini, kredi ödemesinden kaynaklanan taahhütlerini, borçlarını, ödemelerini yapmadığını, borçlunun borcunu ödememesi üzerine 01/03/2018 tarihinde …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarıyla hesabın kat edildiği, ilgili ihtarnamenin muhataba tebliğ edildiğini, davalının kargo ile taraflarına gönderdiği cevabi yazısında … … ile arasında olan kredi sözleşmesi kapsamında borcun muaccel hale gelmediğini, işletilen faizin hukuki dayanağı olmadığını, müvekkili bankadan hak ve alacaklarının olduğunu bildirdiğini, hesabın kat edilmesi ve verilen süre içinde borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlu aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borcun muaccel hale gelmediğini ve müvekkili bankadan alacakları olduğundan bahisle borca ve takibe itiraz ettiğini beyanla itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davacı yanın hem Köln hem de Frankfurt Şubesinin sorumlululuğunu üstlenerek müdür olarak çalıştığını, yapılan iş sözleşmesinin ve bu sözleşmenin yürürlük süresince yapılan kredi sözleşmesinin yabancılık unsuru içerdiğini, taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin personel kredi sözleşmesi değil standart kredi sözleşmesi olduğunu, müvekkilinin davacı bankanın banka iç mevzuatlarına aykırı davranışları ve iç işleyişteki aksaklıkları nedeniyle ödeme gücünden yoksun bırakıldığını, borcun vadesinin gelmediğini beyanla Alman hukuku kapsamında söz konusu kredi borcunun hukuk aleminde mevcut olup olmadığı, eğer mevcut ise muaccel hale gelip gelmediği hususlarının incelenmesi sürecinde verilecek kararın bekletici mesele yapılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından ıslah edilen cevap dilekçesinde özetle; davada yabancılık unsurunun bulunduğunu ve davacı tarafın teminat yükümlülüğünün bulunduğunu, taraflar arasında iş ilişkisine dayalı bir kredi olduğunun tespiti halinde Türk Mahkemelerinin milletlerarası yetkisinin bulunmadığını, taraflar arasında bankanın işçilerine verdiği ayrıcalıklı tüketici kredisi olduğunun tespitinde ise yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesi olduğunu, görev itirazlarının bulunduğunu, davada Almanya hukukunun esasa uygulanacağını, davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyanla davanın reddine, %20 den aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesi talep edilmiştir.
Davacı vekili tarafından ıslah edilen cevap dilekçesine karşı sunulan dilekçede özetle; Islaha ve sunulan delillere muvafakat etmediklerini, kötü niyetli ıslah talebinin reddine, aksi halde davalı aleyhine ıslah nedeniyle teminat yükümlülüğü getirilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
… İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasının incelenmesinden; 09/03/2018 tarihli sözleşme ve iharnameye dayanakla icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 20/03/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 26/3/2018 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın anılan maddenin (a), (b), (c), (d), (e) ve (f) bentlerinde sayılan davalar ticari dava sayılmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları ile dosya kapsamına göre; davalının tacir sıfatının bulunmadığı, davacı ile davalı arasında iş sözleşmesi yapıldığı ve davalının davacı bankada iş sözleşmesi ile çalıştığı, ayrıca eldeki davanın Türk Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak ticari davalardan da olmadığı anlaşıldığından, delilleri değerlendirip sonuçlandırma görevinin mahkememize değil, İş Mahkemelerine ait olduğu anlaşılmakla aşağıdaki gibi karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. Maddasi uyannca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulen REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi karannın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle dava dosyasının görevli İŞ MAHKEMESİ’NE gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar serileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, Taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 04/10/2019

Katip …

Hakim …