Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/561 E. 2019/1110 K. 26.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/561
KARAR NO: 2019/1110

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 15/06/2017
KARAR TARİHİ : 26/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket … ithalat ve ihracatı yapan bir şirket olduğunu, şirket sayacının … numaralı tesisat ölçü devresinde yapılan periyodik inceleme sonucunda 27/10/2016 tarihinde ‘sayaç bağlantılarında S fazının doğru bağlı olmasına rağmen R ve T fazlarında sayacı besleyen serilim kablolarının ters bağlı olduğu ve sayacın 2/3 oranında tüketim kaydetmediği gerekçesiyle müvekkili şirket sayacındaki hata davalı şirketin iddiasına göre düzeltildiğini, müvekkili şirket sayacına davalı yanın müdahalesi olmadan önce 2.000.00- 3.000.00- TL civarlarında seyreden fatura tutarları, şirket sayacının değiştirilmesinden sonra 5.000,00-6.000.00-TL ye yükseltiğini, 27/10/2016 tarihinde sayacın değiştirilmesinin ardından 2017 yılı şubat ayında müvekkili şirkete ek tüketim faturası adı altında 33.409.70-TL tutarında fatura kesildiğini, bu faturaya üzerine müvekkili şirket ilgili fatura itiraz ettiğini, müvekkil şirketin itiraz üzerine davalı sayacın arızasından dolayı 22/10/2015-27/10/2016 tarihleri arasına, 28/10/2016-20/02/2017 tarihleri arasındaki tüketimlerimizin baz alınarak 151.788,956 kWh ortalama tüketim hesaplandığını, ancak 22/10/2015-27/10/2016 tarihleri arasındaki faturaları müvekkil şirket ödemiş olduğundan 67.052,12 kWh değerin hesaplanan ortalama tüketimden tenzil edildikten sonra kalan 84.736,70 kWh karşılığı 33.409,70-TL ek tüketim faturası olduğunu beyan ettiğini, müvekkil şirketin Tuzla merkezinde üretim vb. gibi bir faaliyet yapmamakta olduğunu ve ilgili alan ofis işleri için kullanılmakta olduğundan davacı tarafında ek tüketim faturası adı altında kesilen 33.409,70 TL bedelli fatura fahiş bedelli bir fatura olduğunu, ofis olarak kullanılan şirket merkezinde bu kadar tüketim yapılması hayatın olağan akışına uygun olmadığını, davalı şirkete yaptıkları itirazın ardında yine davalı kurum tarafından müvekkiline 2. bir yazı ile bildirim yapıldığını, hesaplamanın yanlış yapıldığını, iki hesap arasında 1.682,124 kWh gibi bir fark olduğunu beyan ettiklerini, ancak bu durumda da davalının kestiği ek tüketim faturasında büyük oranda bir farklılık olmadığının görüldüğünü, davalı tarafında ek tüketim faturası adı altında kesilen 33.409,70 TL bedelli fatura fahiş olup daha sonra yapılan bildirimle de tüketimden ortalama hesaplamadan 1.682.124-kWh düşülmesi, miktarın fahiş olduğu gerçeğini değiştirmediğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile ek tüketim faturası adı altında davacı tarafından kesilen fatura miktarı kadar davalı şirkete müvekkilinin borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin elektrik enerjisi satışı ile iştigal ettiğini, sayaçların okunması ve faturaya esas tüketimlerin tespitinin dağıtım şirketleri tarafından yapıldığını, sayaçların kontrolü, bakımı, onarılması ve faturaya esas değerlerinin tespiti için sayaçların okunması işlemlerinin dağıtım şirketlerince yapıldığını, müvekkilinin ise dağıtım şirketlerinden gelen bilgi ve belgeler çerçevesinde faturalama işlemlerini tamamladığını, davaya konu somut olay hakkında…Dağıtım A.Ş’den edinilen bilgiye göre davacı adına düzenlenen faturada herhangi bir maddi hata veya hesaplama hatası bulunmadığını, davacının itirazının haksız olduğunu, diğer yandan elektrik açma ve kesme işlemlerinin müvekkili şirket tarafından yapılmadığını, elektrik kesme işlemi, elektrik piyasası kurallarına göre dağıtım şirketleri tarafından yapıldığını, dolayısıyla elektrik kesme işlemine karşı verilecek herhangi bir kararın muhatabının müvekkili şirket olmayacağını, tüm bu nedenlerle haksız, somut ve hukuki dayanak yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, Davacı şirketin sayacının arızalı olduğu gerekçe gösterilerek 28/10/2016- 20/02/2017 tarihleri arasındaki tüketimleri baz alınarak sayacının eksik tüketim kayıt ettiği iddia edilen 22/10/2015-27/10/2016 tarihleri arasındaki dönemde tükettiği ve ödediği 67.052,12 kWh tüketim düşüldükten sonra kalan 84.736,70 kWh lik tüketime karşılık gelen 33.409,70-TL kadar borçlu olmadıklarının tespiti talebidir.
Dosya İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/03/2018 tarih … esas… karar sayılı yetkisizlik kararı ile Mahkememize tevzi edilmiştir.
Mahkememizce dosyanın elektrikçi bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller üzerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, Elektrik Elektronik Mühendisi Bilirkişi… tarafından sunulan 16/04/2019 tarihli bilirkişi ön raporunda; Davalı …A Ş.’ den davacı şirket ile imza edilen sözleşme akabinde kayıtlara geçen …abonelik numarasına ait endeks döküm kayıtlarının tamamının okunaklı şekilde gönderilmesi akabinde esas rapor tanzim edilebileceği bildirilmiştir.
Bilirkişi ön raporu doğrultusunda … A.Ş ve …’a müzekkere yazılarak davacı şirkete ait imza edilen sözleşme akabinde kayıtlara geçen…abonelik numarasına ait endeks döküm kayıtlarının tamamının okunaklı suretleri celp edilmiş ve dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 16/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda;
Davacı tarafça kullanılan sayaç tutanak tarihi öncesinde eksik tüketim kayıt edildiği, endeks döküm kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde; davacının geçmiş dönem tüketimlerinin sürekli düşük seyrettiği, yeni sayaç takıldıktan sonraki dönem tüketiminde bariz artış gözlemlendiği, bu nedenle de mevzuat gereği davacıya ait aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimi bulunmadığı tespit edildiği, ortalama tüketimi (180,25 kwh/qün) davacı şirketin geçmiş dönem tüketimi olup bu değer bağlantılar düzeltildikten sonraki ortalama tüketim değerlerine göre oldukça düşük olup davacının aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri olduğundan bahsedilemeyeceği, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmelik hükmü gereği, Tutanak tarihinden sonra davacının ödeme bildirimine esas ilk iki dönem tüketim ortalaması dikkate alınarak eksik tüketim hesaplamasının yapılması gerektiği, buna göre hesaplamalar kapsamında Davacı şirketin 28.10.2016 tarihli tutanak kapsamında Sayaç bağlantılarındaki hata nedeniyle sayacının kayıt etmediği 63688,28 kwh. lik tüketime karşılık 24.563,64 TL. Eksik tüketim bedelinden sorumlu tutulması gerekeceği, Davacı şirketin 33.409,70 TL. – 24.563,64 TL. = 8.846,06 TL. menfi tespit talebinin olabileceği, Davacı vekili her ne kadar dava dilekçesinde mahallin ofis olarak kullanıldığını belirtmişse de 200/5 = 40 akım trafo dönüştürme oranı kapsamında tutanak sonrasında mahalde 1,304 kw. x 40 = 52,16 kw. güç çekildiği anlaşılmakla tutanak mahallinin ofis olarak kullanımının söz konusu olamayacağı kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı şirketin sayacının arızalı olduğu gerekçe gösterilerek 28/10/2016- 20/02/2017 tarihleri arasındaki tüketimleri baz alınarak sayacının eksik tüketim kayıt ettiği iddia edilen 22/10/2015-27/10/2016 tarihleri arasındaki dönemde tükettiği 67.052,12 kWh tüketim düşüldükten sonra kalan 84.736,70 kWh lik tüketime karşılık gelen 33.409,70-TL kadar borçlu olmadıklarının tespiti talebidir.
İbraz edilen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtildiği üzere ;Davacı şirketin tutanak öncesi ortalama tüketim değeri (180,25 kwh/gün) ile tutanak sonrası (bağlantılar düzeltildikten sonraki) ortalama tüketim değeri (352,40 kwh/gün) arasında bariz fark bulunması dava konusu tutanak içeriğini destekler nitelikte olduğu anlaşılmıştır.
Endeks döküm kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde; davacının geçmiş dönem tüketimlerinin sürekli düşük seyrettiği, yeni sayaç takıldıktan sonraki dönem tüketiminde bariz artış gözlemlendiği, bu nedenle de davacıya ait aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimi bulunmadığı, Yönetmelik hükmü gereği, tespit tarihinden sonraki tüketicinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması alınarak geçmiş dönem tüketimleri hesaplanması gerekmesine rağmen davalı kurumca davacının yeni sayaç takıldıktan sonraki 28.10.2016 – 20.02.2017 tarihler arasındaki 4 aylık ortalama tüketim değerinin dikkate alındığı oysa ki Mevzuatta bağlantılar düzeltildikten sonraki ilk 2 aylık (28.10.2016 – 21.12.2016) ortalama tüketim değerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Buna göre; 22.10.2015 -27.10.2016 tarihleri arası bağlantısı hatalı sayacın kayıt etmesi gereken tüketim miktarı 371 gün x 352,40 kwh./gün = 130.740,40 kwh(yeni sayaç takıldıktan sonraki tüketimler dikkate alınarak) 22.10.2015 – 27.10.2016 tarihleri arası bağlantısı hatalı sayacın kayıt ettiği davacı tarafça ödenen tüketim miktarı = 67.052,12 kwh Eksik tüketim olarak davacı şirkete tahakkuk ettirilmesi gereken FARK tüketim miktarı 63.688,28 kwh. olduğu ,bu itibarla 22.10.2015 – 27.10.2016 tarihleri arasındaki 371 gün boyunca sayacın hatalı bağlantısı nedeniyle eksik tüketim kayıt edilmiş olduğundan 63.688,28 kwh EK tüketime karşılık gelen 24.563,64 TL. Eksik tüketim bedelinden Davacı şirketin sorumlu tutulması gerektiği 33.409,70 TL. – 24.563,64 TL. = 8.846,06 TL. menfi tespit talebinin ise kabulü gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davacının 27/02/2017 tarihli ek tüketim faturası adı altında tahakkuk ettirilen 33.409,70 TL bedelli faturadan dolayı 8.846,06 TL sinden sorumlu olmadığının tespitine fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 604,27-TL harçtan peşin alınan 570,56-TL harcın mahsubu ile bakiye 33,71-TL harcın davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 2.725-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 2.947,64-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 601,96-TL ilk gider, 224,95-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 750-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.576,91-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 860,10-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan 50-TL tebligat ve müzekkere giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 36,76-TL nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine.
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/11/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır