Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/555 E. 2020/561 K. 07.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/555 Esas
KARAR NO : 2020/561
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 13/06/2018
KARAR TARİHİ : 07/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili Şirketin, Su Soğutma Kuleleri sektöründe önde gelen firmalarından bir tanesi olup, öncelikli olarak CTP (Camelyaf Takviyeli Polyester) Paket Tip Su Soğutma Kuleleri ve İnşai Tip Su Soğutma Kuleleri projelendirilmesi, imalatı ve montajı, bakım onarımı, modernize edilmesi, performans testlerinin yapılması ve yedek parçaların üretimi üzerine faaliyet gösterdiğini, belirtilen bu faaliyet kapsamında davalı tarafla da 10.01.2018 tarihinde “Su Soğutma İşi Sözleşmesi” imzalandığını, sözleşmede işin bedeli 141.000 TL + KDV (KDV dahil olarak 166.380 TL) olarak kararlaştırılmış olup, toplamda 166.380 TL’sına denk gelen bu bedelin 42.300 TL’sının 06.02.2018 tarihinde banka kanalıyla müvekkili hesabına gönderildiğini, sözleşme kapsamındaki tüm yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getiren müvekkilinin 09.04.2018 tarih … nolu ve 141.000 TL + KDV bedelli faturayı düzenleyerek anılan faturayı 10.04.2018 tarihinde davalı tarafa tebliğ ettiğini, davalı tarafın, kendisine tebliğ edilen faturaya herhangi bir itirazda bulunmadığını ve bu kapsamda 6102 Sayılı TTK md 21/2 maddesi gereğince fatura içeriğini kabul ettiğini, muhteviyatından da anlaşılacağı üzere faturada yazılı miktarın ödenmesi konusundaki vade tarihi 16.04.2018 olup vadesinde ödenmeyen faturalara aylık %3 vade farkı şeklinde özel faiz uygulanacağının yazılı şekilde düzenlendiğini, Kanunun amir hükmü gereği davalının bu hususları da itiraz etmeyerek kabul ettiğini, yapılan sözlü görüşmelerde davalı tarafın müvekkilinin sürekli olarak “3 gün sonra ödeme yapacağız, haftaya ödenecek” gibi vaatlerle oyaladığını, nihayetinde müvekilinin iyiniyetli girişimlerinin semeresiz kalması üzerine, 29.05.2018 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Sayılı dosyası ile bakiye fatura alacağının tahsili amacıyla takibe girişildiğini, davalının yetkiye, borca ve ferilerine itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu beyanla, davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin işleyecek faizi ile birlikte kaldığı yerden devamına, kötü niyetli itiraz nedeniyle dosya borçlusu – davalının %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; İcra takibinin faturaya dayalı olarak açıldığını, faturanın tek başına alacağın temelini oluşturamayacağını, davacının dava konusu edimlerini tam, eksiksiz ve süresinde yaptığını da ispat etmesi gerektiğini, sözleşmede yükümlendiği edimi yerine tam olarak getirmeyen davacının faturaya dayalı alacak iddiası kabul edilemeyeceğini, bu nedenle de davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının taraflar arasındaki 10.01.2018 tarihli Su Soğutma İşi Sözleşmesi uyarınca sözleşme uyarınca hizmet verdiğini iddia ettiğini, davacının öncelikle edimlerini sözleşmeye uygun olarak yerine getirdiğini ispat etmesi gerektiğini, BK md 97 uyarında sözleşme ile üstlendiği edimlerini ve hizmeti ifa etmeyen davacının sözleşme uyarınca müvekkili şirket adına kestiği faturalar ile alacağını talep etmesinin kabul edilemeyeceğini, faturanın tek başına bunu ispat yükü bulunmadığını, Yargıtay kararlarında da açıkça ifade edildiği üzere, özellikle hizmet sözleşmelerinde faturanın kesilmesi, tebliğ ve kayıt altında alınmasının alacağın tahakkuku ve varlığı için tek başına yeterli olmadığını, bunların yanı sıra sözleşme ve fatura konusu hizmetinde sözleşmeye uygun ve sözleşmede kararlaştırıldığı şekilde ifasının zorunlu olduğunu, davacı vekili tarafından sunulan 10.01.2018 tarihli Su Soğutma İşi Sözleşmesi nin E.Teslim Süresi başlıklı bölümünde avans ödemesini takiben 6 hafta içinde de monta malzemelerin sevkiyata hazır hale getirileceği ve 5 gün içinde montajın tamamlanacağının ifade edildiğini, davalı tarafa avans ödemesi 06.02.2018 tarihinde yapılmış olup, işin teslimi 05.04.2018 tarihinde yapılmış ilgili faturada 09.04.2018 tarihinde kesildiğini, davacı şirketin sözleşmede yükümlendiği edimi süresinde yerine getirmediğini, yine davacı tarafından kule bakım ve işletme talimatlarının Müvekkili şirkete verilmediğini, işin zamanında ve sözleşmeye uygun olarak yerine getirilmediğinden davacı şirketin iş bitirme belgesini alamadığını, teslim tutanağında davacı şirketin ve müvekkili şirketin kaşesi olmadığını, iş bu tutanağın şirket yetkilileri tarafından imzalanmadığını, karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde borçlu kendi borcunu ifa etmemiş olmasına rağmen alacağını talep ediyorsa diğer borçlunun borcunu ifa etmekten kaçınabilmesine ödemezlik def’i dendiğini, asıl borcu kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkili şirketin icra takibi öncesi temerrüde düşürülmediğini, bu nedenle de işlemiş faiz talep edilemeyeceğini, ayrıca sözleşmede aylık %3 faiz (vade farkı) işletileceğine ilişkin bir düzenleme olmadığını, icra takibinde işlemiş faiz talep edilemeyeceği gibi aylık %3 faiz (vade farkı) talebinin haksız olduğunu beyanla, davanın esastan reddine, davacı şirketin haksız ve kötü niyetli olması sebebi ile müvekkili lehine %20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; 10.01.2018 tarihli Su Soğutma İşi Sözleşmesi örneği, fatura, Aras kargo ekran görseli, icra dosyası, bilirkişi incelemesi, yargı kararları, doktrin görüşleri, tanık, bilimsel mütalaalar belirtilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde delil olarak; Ticari Defter ve Kayıtlar, …. İcra Dairesi 2018/… E. Sayılı dosya münderecatı ve itiraz dilekçesi, bilirkişi İncelemesi ve keşif, tanık, yemin belirtilmiştir.
Dosyaya getirtilen … İcra Dairesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 29/05/2018 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının 04/06/2018 tarihinde yetkiye, borca, faiz oranına ve fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın ve 13/06/2018 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Taraflar arasında 10/01/2018 tarihinde imzalanan “Su Soğutma İşi Sözleşmesi”nin ‘K.’ maddesinde İstanbul mahkemelerinin ve icra dairelerinin yetkili kılındığı görüldüğünden, HMK’nun 17.madesinin “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır” hükmü uyarınca davalı tarafın yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen Uğur ÜSTÜN tarafından sunulan 29.04.2019 tarihli bilirkişi raporu özetle; Tüm inceleme, tespit ve değerlendirmeler ile rapor içerisinde açıklanan nedenlere binaen incelenen davacı şirkete ait 2018 yılı Yevmiye defteri açılış tasdikinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, Yevmiye Kapanış tasdiki için gerekli yasal süresinin henüz dolmadığı, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, takibe konu edilen faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, 29.05.2018 takip tarihi itibarıyla kendi ticari defter kayıtlarına nazaran davacı yanın davalı yandan 124.080 TL alacaklı göründüğü, davalı yan incelemeye gelmeyip, ticari defterlerini ibraz etmediğinden, davacı alacağının davalı defterlerindeki durumu yönünden herhangi bir tespit ve değerlendirme yapılma imkanının bulunmadığı, tarafların muhasebe kayıtlarına göre, YMM marifeti ile gönderilen mutabakat mektubuna verilen cevap çerçevesinde 124.080,00 TL asıl alacak tutarı üzerinde mutabık oldukları, davalı yanın, sözleşme şartları çerçevesinde davacı yanın edimlerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirmediği yönünde yapmış olduğu bir ihbar ya da ihtara rastlanılmamış olmakla, davaya cevap dilekçesinde kendi ifadeleri ile işin 05.04.2018 tarihinde teslim edildiğini beyan etmiş olması karşısında, teslimden sonra da imalata ilişkin herhangi bir ayıp ihbarında bulunduğunu gösteren ihbar ya da ihtara da rastlanmadığı, ayrıca sözleşmede işin teslimine yönelik olarak yapılan düzenlemeye göre rapor içerisinde yer verilen açıklamalar çerçevesinde, 3 kule için teslimin en geç 05.04.2018 tarihinde olması gerektiği, bu durumda davacı yanın teslimi, davalının kendi cevap dilekçesinde yer verdiği şekli ile 05.04.2018 tarihinde, yani süresinde gerçekleştirdiği, herhangi bir gecikmenin söz konusu olmadığı, rapor içerisinde detayları açıklandığı üzere, sözleşmede ödemelerin yapılmaması ya da aksaması halinde doğacak temerrüt şartlarının belirlenmemiş olduğu, bu nedenle fatura üzerinde yer alan ibarelerin, davacı yanın buna dayalı olarak davalı yanı temerrüde düşüreceği ve bu oran üzerinden vade farkı uygulama hakkının bulunup bulunmadığı yönündeki değerlendirmenin mahkemenin takdirinde olduğu, netice itibarıyla takdiri mahkemeye ait olmak üzere davacı yanın takip talebinin yerinde olduğu ancak takipte işlemiş faiz talep edemeyeceği belirtilmiştir.
Yargılama sırasında keşif yapılmak suretiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi olarak görevlendirilen Yüksek Makine Mühendisi Prof. Dr. … tarafından sunulan 25.02.2020 tarihli bilirkişi raporu özetle; Taraflar arasında 10.01.2018 tarihinde Su Soğutma Kulesi İşi Sözleşmesi düzenlendiği, sözleşme kapsamında … ya 3 adet … tip cam elyaf takviyeli polyester malzemeden, 400 m3 debili, 2.000,000 Kcal/h kapasiteli, 2 adet aksiyal fanlı, 42,300 TL bedelin sözleşme onayı ile birlikle banka havalesinin yapılmasının kararlaştırıldığı ve toplam işin bedeli 141.000 TL+ KDV olduğu; soğutma kulelerinin montajı için de-monte malzemelerin 6 hafta içinde sevk edileceği ve 5 gün/kule içinde montaj işleminin tamamlanacağının kararlaştırıldığı; dava konusu olan 3 adet … tip soğutma kulelerinin montaj işleminin gerekli testler yapıldıktan sonra, kulenin işletme ve bakım talimatları ve kataloğu ve kule kullanımı ile ilgili gerekli eğitim sonucunda, 05.04.2018 tarihli tutulan teslim tutanağı ile teslim edildiğinin anlaşıldığı; keşif esnasında yapılan incelemede ve edinilen bilgi ışığında davaya konu olan soğutma kulelerinin Resim 1’de görüldüğü üzere dosya kapsamında sunulmuş olunan ve taraflar arasında imzalanan şartnameye uygun kapasite ve özellikte montajının tamamlandığı ve hali hazırda kullanımda olduğu belirtilmiştir.
Taraflar arasında 10/01/2018 tarihinde Su Soğutma İşi Sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmenin “Ödeme” başlıklı “D” maddesinde “…; yükleniciye aşağıdaki programa göre ödeme yapacaktır. 1) 42.300,00-TL; sözleşme onayı ile banka havalesi. 2) 70.500,00-TL; de-monte malzemelerin sevkiyatında banka havalesi. 3-) 53.580,00 TL; faturayı takip 7 gün içinde banka havalesi. Alt yapının … tarafından tesliminin gecikmesi veya kulenin devreye alınmasının gecikmesi sevkiyat ve ödemeyi geciktirmeyecektir” düzenlemesi yapılmıştır.
Vade farkı istenebilmesi için taraflar arasında bu konuda yazılı bir sözleşme bulunması veya teamül halini almış fiili bir uygulamanın mevcut olması gerekir. Vade farkı alacağını ihtiva eden bir fatura düzenlenip davalı tarafa tebliğ edilmesi ve süresinde bu faturaya itiraz edilmemiş olması yukarıda belirtilen şartların gerçekleştirilmemesi halinde tek başına vade farkı istenebileceği sonucunu doğurmayacaktır. Bu nedenle davacının vade farkı talebinin reddine karar verilmiştir.
Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında 10/01/2018 tarihinde Su Soğutma İşi Sözleşmesi imzalandığı, Mali Müşavir Bilirkişi tarafından sunulan bilirkişi raporunda takibe konu edilen faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, 29.05.2018 takip tarihi itibarıyla kendi ticari defter kayıtlarına nazaran davacı yanın davalı yandan 124.080 TL alacaklı göründüğü, Yüksek Makine Mühendisi bilirkişi tarafından sunulan bilirkişi raporunda dava konusu olan 3 adet … tip soğutma kulelerinin montaj işleminin gerekli testler yapıldıktan sonra, kulenin işletme ve bakım talimatları ve kataloğu ve kule kullanımı ile ilgili gerekli eğitim sonucunda, 05.04.2018 tarihli tutulan teslim tutanağı ile teslim edildiğinin anlaşıldığı; keşif esnasında yapılan incelemede ve edinilen bilgi ışığında davaya konu olan soğutma kulelerinin dosya kapsamında sunulmuş olunan ve taraflar arasında imzalanan şartnameye uygun kapasite ve özellikte montajının tamamlandığı ve hale hazırda kullanımda olduğunun belirtildiği görülmekle, davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 124.080,00-TL’sı alacağı olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, davalının icra takip tarihinden önce temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faiz talebinin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz yürütülmesine ve davalı tarafın likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiğinden icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacının icra takibinde haksız ve kötüniyetli olması koşullarının bir arada bulunması gerektiği ancak davacının kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden, dava konusu alacağın reddine karar verilen kısmı yönünden, davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının KISMEN KABULÜ ile … İcra Dairesi’nin 2018/… takip sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) 124.080,00-TL’sı asıl alacağa yapılan itirazın iptali ile icra takibinin 124.080,00-TL’sı asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz yürütülmesine,
2-Davacı tarafın icra takibi öncesi 5.211,36-TL’sı işlemiş faiz talebinin ve fazlaya ilişkin diğer taleplerinin REDDİNE,
3- Asıl alacak olan 124.080,00-TL’sının %20’si oranında 24.816,00 TL’sı icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davalı tarafın kötüniyet tazminatı taleplerinin REDDİNE,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 8.475,90- TL. Harçtan peşin alınan 1.561,52-TL. harcın mahsubu ile bakiye 6.914,38-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 15.737,60-TL. nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 3.400,00- TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ödenmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 1.597,42-TL ilk gider, 179,40-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 1.750,00 TL bilirkişi ücreti, 384,90-TL keşif harcı olmak üzere toplam 3.911,72-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 3.833,95-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
9-HMK 333/1. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası reesen davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan taraflar vekillerinin yüzüne karşı karar verildi. 07/10/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza