Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/53 E. 2018/1192 K. 13.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/53
KARAR NO : 2018/1192

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 15/01/2018
KARAR TARİHİ : 13/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında yurtdışı taşıma işi ve buna ilişkin faturalardan kaynaklanan ticari ilişki mevcut olduğunu, yapılan hizmet karşılığında tanzim edilmiş olan faturaların davalı tarafından ödenmediğini, cari hesap ekstresinden de görüleceği üzere müvekkili şirketin davalı şirketten bu faturalara ve cari hesaba ilişkin alacağının bulunduğunu, alacaklarının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının borcun tamamına ve ferilerine itirazı üzerinde takibin durduğunu, bu nedenlerle davanın kabulü ile davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline, takibin devamına, alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İşbu davaya konu icra takibinde talep edilen meblağın müvekkilinin ticari defter ve kayıtları ile uygunluk arz etmediğini, müvekkili şirket tarafından yapılan kısmi ödemelerin hesaplara yansıtılmadığını, ödemeler nispetinde gerekli düşümler yapılmadan takibe geçildiğini, fatura ile cari hesap şeklinde çalışan müvekkili şirket ve davacı şirket arasında ödemelerin muhtelif zamanlarda yapıldığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, alacak iddiasında bulunan tarafın alacağın likit alacak olduğuna dair iddiasının da yerinde olmadığını, uyuşmazlık konusu yapılan alacağın müvekkilinin ticari defter ve kayıtları ile uygunluk arz etmediğini, bu nedenlerle Davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davalıya verilen reklam hizmet nedeni ile düzenlenen fatura bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 1.159,51-TL asıl alacacağın tahsili amacıyla 23/11/2017 tarihinde 1 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 30/11/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 08/01/2018 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdi ile Dava, cevap, ibraz edilen deliller tarafların 2012 ve sonrası ticari defter kayıt ve belgeleri, icra dosyası ve tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak davacının davalıdan alacağı olup olmadığı varsa miktarının ve faizinin belirlenmesine karar verildiği, Yeminli Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 19/09/2018 tarihli raporda; Bilirkişi görev tanımı ve uzmanlık alanı ile sınırlı olarak yapılan inceleme ve değerlendirmeler ışığında; Davacı defter kayıt ve belgelerine göre; davalı şirketin takip tarihi itibariyle 1.159,51 TL borçlu olduğu, anılan tutarın takip ve dava konusu edildiği, Davalının, takip ve dava konusu alacağa dayanak gösterilen faturalar içeriği hizmetlerin alınmadığına ve miktarlarına yönelik itirazının bulunmadığı, talep edilen miktarda borcun bulunmadığı, miktarın müvekkilinin ticari defter ve kayıtları ile uygunluk arz etmediği yönünde itirazda bulunduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ; Davacı …’nın incelenen 2016-2017 yılı yasal ticari defterlerinin kanunun aradığı şartları taşıdığı ve delil niteliğinde olduğu, Davalı şirketle olan ticari ilişki 120-Alıcılar kebir hesabı altında … kodlu yardımcı hesapta takip edildiği, Takip ve dava konusu alacağa dayanak gösterilen faturaların davalı şirket cari hesabına borç kaydedildiği, tahsilat yapılmadığından 15.08.2017 tarihi itibariyle davalı şirket borcunun 1.159,51 TL olduğu, başlatılan takip nedeniyle davalı şirket borcunun 23.11.2017 tarihinde Şüpheli Ticari Alacaklar hesabına aktarıldığı, anılan bakiyenin 19017 sayılı yevmiye kapanış maddesinde davalı cari hesabı karşısında aynen yer aldığı, Davacı faturalarının, e-fatura oluşu nedeniyle, davalı şirkete tebliğ edildiğinin anlaşılacağı, 15.08.2017 tarih ve 78,18 TL tutarlı fatura “Apr 1 2017-Jul 31 2017 Vade Farkı” açıklaması ile; toplam 1.081,33 TL tutarındaki diğer faturalar ise “Yurt Dışı Taşıma Hizmeti” nedeniyle düzenlendiği, Davalının, fatura içeriği hizmetlerin alınmadığına ve miktarlarına yönelik itirazı bulunmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Anılan durum karşısında takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin takip koşulları ile devamına,
2-Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %20 si olan 231,90-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 79,21-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 43,31-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.159,51-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 71,80-TL ilk gider, 750-TL bilirkişi, 117-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 938,80-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.13/11/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır