Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/469 E. 2021/696 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/469 Esas
KARAR NO : 2021/696
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/05/2018
KARAR TARİHİ : 22/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 20/06/2017 tarihinde taşıt tanıma sistemi sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği davalının çeşitli istasyonlardan yaptığı alımların her ayın 15. ve ayın son günü müvekkili şirket tarafından fatura edileceğini, davalı şirketin her bir fatura bedelini fatura tarihinden itibaren 10 gün sonra müvekkiline ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, davalı şirketin takibe konu edilen 3 adet faturayı ödememesinden ve bir adet gecikme faizi faturasından dolayı … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyasından icra takibini başlatıldığını, davalı borçlunun borcun tamamına itirazda bulunduğunu, davalı tarafın takip talebinde belirtilen tutarlarda borcu bulunduğunu, davalı tarafça faturalarda yer alan motorin alımları yapılmış olduğunu, düzenlenen fatura tutarlarında bir haksızlık bulunmadığını, takipte talep edilen faiz miktarı ve faiz oranı da sözleşme ve yasaya uygun olduğunu belirterek, davalı borçlu şirketin haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu belirterek davalı borçlu şirket tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafın cevap dilekçesi özetle; Dosya incelemesinde davalının cevap dilekçesi sunmadığı tespit edilmiştir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 26/01/2018 tarihinde örnek 7 nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin 08/02/2018 tarihinde, takibe, borca, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize, fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen S.M.M.M … tarafından sunulan 17/05/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; Davacı ya ait 2017 ve 2018 yılları yasal defterlerin sahibi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, davalı ile davacı arasında dava konusu ile ilgili olarak aralarında 20.06.2017 tarihli bir taşıt tanıma sözleşmesinin var olduğu,
Davacı şirketin davalı şirketten alacağının hesaplanması;
A- Şayet Sayın Mahkeme tarafından taraflar arasında var olan 20.06.2017 tarihli Taşıt Tanıma Sözleşmesinde var olan “Vadesinde yapılamayan ödemeler için gecikme faizi aylık % 4 üzerinden tespit edilerek uygulanır” kabul edilmesi halinde takip tarihi 25.01.2018 itibariyle toplam 24.686,01 TL Asıl Alacak ve 2.751,03 TL Temerrüt faizi olmak üzere toplamda 27.437,04 TL alacak hesaplandığı, yalnız Takip Talebinin 24.686,02 TL Asıl Alacak ve 2.653,57 TL İşlemiş Faizi olmak üzere toplam 27.339,59 TL olduğu, aradaki farkın (27.437,04- 27.339,59=) 97,45 TL’ nin faiz hesabından kaynaklandığı, dolayısıyla talebe bağlılık gereği alacağın 24.686,02 TL asıl alacak ve 2.653,57 TL İşlemiş faiziyle birlikte toplam 27.339,59 TL olarak değerlendirilmesinin Sayın Mahkemeye ait olduğu,
B- Şayet Sayın Mahkeme tarafından taraflar arasında var olan 20.06.2017 tarihli Taşıt Tanıma Sözleşmesinde var olan “Vadesinde yapılamayan ödemeler için gecikme faizi aylık % 4 üzerinden tespit edilerek uygulanır” kabul edilmemesi halinde takip tarihi 25.01.2018 itibariyle toplam 24.686,01 TL Asıl Alacak hesaplandığının değerlendirilmesinin Sayın Mahkemeye ait olduğu,
Davalının Taşıt Tanıma Sisteminden kullanmış olduğu yakıtlarla ilgili olarak davacı şirket tarafından üç adet fatura düzenlendiği ve faturaların 2-3-4 nolu eklerle Sayın Mahkemeye sunulduğu, dava dosyasında mevcut olan davalı şirket defter ve kayıtlarının incelenmesi için görevlendirilen bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda davalı şirketin 30.04.2018 tarihinde vergi dairesi tarafından resen terkinin yapıldığından davalının defterlerinin ve yasal belgelerinin incelenemediğinin” yazılı olduğu, icra takibinin davalıya 05.02.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun ise 08.02.2018 tarihinde itiraz dilekçesini verdiği, dolayısıyla davalı borçlu 7 günlük yasal sürede itiraz ettiği, görüş ve kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında yapılan 20.06.2017 tarihli taşıt tanıma sözleşmesi ve faturalara dayalı itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava yasal süresinde açılmıştır.
Taraflar arasında 20.06.2017 tarihli taşıt tanıma sözleşmesi imzalandığı, davalının taşıt tanıma sisteminden kullanmış olduğu yakıtlarla ilgili olarak davacı şirket tarafından fatura düzenlendiği ve faturaların dosyaya sunulduğu, davalı tarafın süresinde defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucu alınan bilirkişi raporunda; taraflar arasında var olan 20.06.2017 tarihli Taşıt Tanıma Sözleşmesinde “Vadesinde yapılamayan ödemeler için gecikme faizi aylık % 4 üzerinden tespit edilerek uygulanır” hükmünün kabul edilmesi halinde takip tarihi 25.01.2018 itibariyle toplam 24.686,01 TL asıl alacak ve 2.751,03 TL temerrüt faizi olmak üzere toplamda 27.437,04 TL alacak hesaplandığının, yalnız takip talebinin 24.686,02 TL asıl alacak ve 2.653,57 TL İşlemiş Faizi olmak üzere toplam 27.339,59 TL olduğunun, aradaki farkın (27.437,04- 27.339,59=) 97,45 TL’ nin faiz hesabından kaynaklandığının, dolayısıyla taleple bağlılık gereği alacağın 24.686,02 TL asıl alacak ve 2.653,57 TL işlemiş faiziyle birlikte toplam 27.339,59 TL olarak değerlendirilmesi gerektiğinin, şayet mahkeme tarafından taraflar arasında var olan 20.06.2017 tarihli taşıt tanıma sözleşmesinde “Vadesinde yapılamayan ödemeler için gecikme faizi aylık % 4 üzerinden tespit edilerek uygulanır” hükmünün kabul edilmemesi halinde takip tarihi 25.01.2018 itibariyle toplam 24.686,01 TL asıl alacak hesaplandığının belirtildiği, davacı vekilinin takip talebinde asıl alacak miktarını 23.991,54 TL olarak belirttiği yine karar öncesi son duruşmada asıl alacak taleplerinin 23.991,54 TL olduğunu beyan ettiği, bilirkişi raporu ile davacının davalıdan talep edilen miktardan fazla alacaklı olduğu tespit edildiği anlaşıldığından, taleple bağlılık ilkesi gereği davanın kısmen kabulüne, alacak likit olduğundan davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının … İcra Dairesinin 2018/… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 23.991,54 TL asıl alacak, 2.653,57 TL faiz üzerinden takip talebinde belirtilen şartlarla devamına,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 1.820,13-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 330,20 harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.489,93-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 366,10-TL ilk gider, 700,00-TL bilirkişi, 262,95-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.329,05-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 1.304,59- TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-HMK.’nun 333. maddesinin “Hükmün kesinleşmesinden sonra mahkeme kendiliğinden, yatırılan avansın kullanılmayan kısmının iadesine karar verir. Bu kararın tebliğ gideri iade edilecek avanstan karşılanır” hükmü uyarınca yatırılan avansın bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, Davacı vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır