Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/462 E. 2020/779 K. 30.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/462 Esas
KARAR NO : 2020/779
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/05/2018
KARAR TARİHİ : 30/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili şirkete … nolu poliçe ile trafik sigortalı (ZMM) dava dışı sigortalı …’ın maliki bulunduğu … plakalı aracın, kusurlu sürücü sevk ve idaresindeyken 27.02.2014 tarihinde yapmış olduğu kaza neticesinde … ve … plaka no’lu araç nezdinde hasar meydana getirdiğini, meydana gelen kaza sonrasında … plakalı aracın Z.M.M sigortacısı müvekkili … Sigorta tarafından … plakalı araç için 11.10.2017 tarihinde 8.410,00 TL, … plakalı araç içinse 05.06.2014 tarihinde 14.891,00 TL hasar tazminatı ödediğini, dava konusu trafik kazası neticesinde müvekkili şirket tarafından ilgililerine yapılan ödemelerin müvekkili şirkete sigortalı aracın %100 kusuru üzerinden yapıldığını, ancak … plakalı araç sahibi …’nun doğrudan sigortalı … plakalı araç sahibine … Asliye Hukuk Mahkemesinde 2014/… E sayılı dosyası ile açmış olduğu değer kaybı tazminat davası sonrasında sigortalı … ‘ın, … plakalı araç sahibine doğrudan ödeme yaptığını, daha sonra ödeme yapmış olduğu tutarın müvekkili şirketten tahsilini sağlamak adına müvekkili şirket … A.Ş’ne karşı … Asliye Hukuk mahkemesinin 2016/… Esas sayılı dosyası ile alacak davası açtığını, Müvekkili şirket aleyhine sigortalı … tarafından açılan bu davada dava konusu kazaya ilişkin … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/… Esas sayılı dosyası içerisinde bulunan kusur bilirkişi raporu tespit edildiğini ve bu raporda davalı … Sigorta Şirketine ZMM poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın dava konusu trafik kazasında tali kusurlu olduğunun öğrenildiğini, müvekkili şirketin … plakalı araç için 11.10.2017 tarihinde 8.410,00 TL, … plakalı araç içinse 05.06.2014 tarihinde 14.891,00 TL hasar tazminatı ödediğini ve söz konusu tazminatların müvekkili şirkete ZMM poliçesi ile sigortalı bulunan … plakak aracın %100 kusurlu olduğu düşünülerek ilgililerine ödendiğini, yukarıdaki dosyalarda düzenlenen bilirkişi raporlarında davalı … Sigorta A.Ş’ne Z.M.M poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın tali kusurlu olduğunun ortaya çıktığını, müvekkili şirket tarafından ödenen toplam 23.301,00 TL hasar tazminatının %25’i olan 5.825,25 TL’den davalı … Sigorta A.Ş’nin sorumluluğunun bulunduğunu, bu suretle davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın %25 kusuruna tekabül eden tutarın tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine daha önce … İcra Dairesi’nin 2018/… E sayılı dosyası ile yasal takibe geçildiğini, davalı şirketin süresinde itirazı ile takibin durduğunu beyanla, itirazın iptali ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına ve ayrıca davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Trafik kazalarından kaynaklanan maddi taleplerin Karayolları Trafik Kanunu ve Poliçe Genel Şartları uyarınca 2 yılda zamanaşımına uğradığını, yine Borçlar Kanununa göre rücu borçlularından biri yükümlülüklerini yerine getirdikten sonra 2 yıl içerisinde içinde diğer rücu borçlusundan tazminatı talep edebileceğini, aksi halde talebin zamanaşımına uğradığını, davacı tarafından ödemelerden biri 05.06.2014 tarihinde yapılmış olup, özellikle 2014 yılında yapılan ödemenin rücu işleminin zamanaşımına uğradığını, 27.02.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasına karıştığı iddia edilen … plakalı aracın müvekkili şirkette … nolu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçeye göre maddi araç başı teminat limitinin 26.800,00 TL ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsüne atfedilen kusuru kabul etmediklerini, müvekkili şirket ve sigortalı araç sürücüsü ve malikinin … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/… E sayılı dosyasında taraf olmayıp, dava esnasında sunulan delillere ve raporlara itiraz etme hakkı olmadığını, bu nedenle iş bu davada atfedilen tali kusurla ilgili olarak savunma/itiraz haklarını kullanamamasından dolayı 2014/… E sayılı dosyadan verilen bilirkişi raporunun müvekkili şirket aleyhine kullanılamayacağını, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğunu, kusursuzluk nedeniyle poliçe teminat sorumluluklarının bulunmadığını, müvekkili şirkete sigortalı araç sürücüsünün kusursuzluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından talep edilen hasar bedelin fahiş olduğunu, araçta meydana gelen hasar ve tamir bedelinin poliçe genel şartlarına göre tespit edilmediğini, kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan poliçe Genel şartlar B.2 maddesine göre “…Hasar halinde, hasar gören parça, onarımı mümkün değilse veya eşdeğeri parça ile değiştirilme imkânı yok ise yenisi ile değiştirilir.” şeklinde açıkça belirtildiğini, davacının aracında tamir yapılırken öncelikle parça onarımı aksi halde eşdeğeri parça ile değişim zorunlu olduğunu, 2014 yılında yürürlükte olan genel şartlara göre araç hasar tespitinin yapılamadığını, ödenen hasarların trafik poliçesi genel şartlarına uygun tespit edilmediğini, bu nedenle genel şartlarda belirtilen kriterleri aşan hasar bedelinden trafik sigortacısının sorumlu tutulamayacağını, müvekkili şirket sigortacının ödeme tarihinde temerrüde düşürülmediğini, kaza tarihinde gerekli belge ve bilgilerin ibraz edilmediğini, ödeme tarihinden itibaren faiz talep edildiğini, sigortacının ödeme tarihinden itibaren talep edilen faizin kabul edilemeyeceğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Somut olayda; …’ın malik olduğu, … Sigortası nezdinde 03/08/2013-03/08/2014 tarihlerini kapsayan poliçe ile sigortalı olan … plaka aracın yaptığı kaza sonucunda … Sigorta A.Ş tarafından … ve … plakalı araçlar nezdinde oluşan hasarın ödendiği, ancak dava konusu trafik kazasında … Sigorta A.Ş nezdinde sigortalı … plakalı araç sürücüsünün %25 kusurlu oduğunun anlaşıldığı ve ödenen miktarın %25 kusur oranına tekabül eden 5.825,25 TL’sının davalının sorumluluğunda olduğu belirtilerek eldeki dava açılmıştır.
Davacı vekili dava ve delil dilekçesinde delil olarak; Kaza tespit tutanağı, hasar dosyası, poliçe, ödeme belgeleri, ruhsat ve ehliyet örnekleri, bilirkişi incelemesi, keşif belirtilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde delil olarak Poliçe ve genel şartları, bilirkişi incelemesi, icra dosyası belirtilmiştir.
Dosyaya getirtilen … İcra Dairesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 27/02/2018 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 12/03/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu … Sigorta A.Ş’nin 15/03/2018 tarihinde, zamanaşımı itirazında bulunduğu, borca ve fer’ilere itiraz ettiği, itirazın ve 18/05/2018 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/… E. ve 2016/… E. Sayılı dosyaları dava dosyası içine alınmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/… E. sayılı dosyasının incelenmesinden; … tarafından …, …’a karşı tazminat davası açıldığı ve yargılama sonucunda 07/10/2015 tarih ve E.2014/… K.2015/… sayılı karar ile “… DAVANIN KISMEN KABULÜNE, 2- 2.700,00 TL’nin kaza tarihi olan 27/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine…” karar verilmiş olup, 23/12/2016 tarihli kesinleşme şerhinde anılan kararın 19/06/2016 tarihinde kesinleştiği belirtilmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… E. sayılı dosyasının incelenmesinden; … tarafından … Sigorta A.Ş’ne karşı dava açıldığı ve yargılama sonucunda 23/12/2016 tarih ve E.2016/… K.2016/… sayılı karar ile “…DAVANIN KABULÜ İLE; 4.900,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE…” karar verilmiş olup, anılan karara dayanakla … İcra Dairesi’nin 2017/… E. Sayılı dosyasında … tarafından … Sigorta Şirketi’ne karşı icra takibi başlatılmış ve eldeki davanın davacısı … Sigorta Şirketi tarafından 11/10/2017 tarihinde 8.409,87-TL’sı ödeme yapılmıştır.
Davalı tarafından zamanaşımı itirazında bulunulmuştur.
6100 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 82. maddesinde “Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar…” hükmü yer almaktadır.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 07/10/2015 tarih ve E.2014/… K.2015/… sayılı kararı 19/06/2016 tarihinde kesinleşmiş olup, davacı tarafından … İcra Dairesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasında davalı aleyhine 27/02/2018 tarihinde icra takibi başlatıldığı görülmekle zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 10/05/108 tarih ve E.2018/… K.2018/… sayılı kararında “…Talep dayanağı sebepsiz zenginleşmeye dayalı olup bu durum mahkemenin kabulündedir. B.K 82.maddesine göre 2 yıllık sürenin geçmiş olması nedeniyle zamanaşımı süresi dolduğundan red kararı verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Somut olayda; davacı şirket tarafından ödeme 24.09.2012 tarihinde yapılmıştır. Hırsızlık olayına ilişkin … Çocuk Mahkemesi’nin 2012/… sayılı dosyasının karar tarihi 09.11.2012’dir. Karar 19.02.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Mahkemece davacının 22.04.2013 tarihinde hırsızlık olayını öğrendiği kabul edilerek bu tarihe göre zamanaşımı süresi işletilmiş ise de bu kabul yerinde olmayıp, zamanaşımı süresinin davalının sebepsiz zenginleştiğini öğrendiği ceza mahkemesi kararının kesinleşme tarihi olan 19.02.2015 tarihi itibariyle başladığı dava tarihi olan 28.08.2015 tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla işin esasına girerek karar verilmesi gerekirken zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir…” gerekçelerine yer verilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen … tarafından sunulan 09/12/2019 tarihli bilirkişi raporu özetle; Kusura göre hesaplanan hasar tutarının 5.825,25 TL olduğu, hesaplanan hasar tutarına ödeme tarihlerinden icra takibinin başladığı tarihe kadar hesaplanan faiz tutarının 1.323,21 TL olduğu, davacının talebinin yerinde olduğu belirtilmiştir.
Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Bilirkişi raporunda kusura göre hesaplanan hasar tutarının 5.825,25 TL olduğu, hesaplanan hasar tutarına ödeme tarihlerinden icra takibinin başladığı tarihe kadar hesaplanan faiz tutarının 1.323,21 TL olduğunun belirtildiği görülmekle, Davacı … Sigortası nezdinde sigortalı olan … plaka aracın yaptığı kaza sonucunda … Sigorta A.Ş tarafından … ve … plakalı araçlar nezdinde oluşan hasarın ödendiği ancak dava konusu trafik kazasında Davalı … Sigorta A.Ş nezdinde sigortalı … plakalı araç sürücüsünün %25 kusurlu olduğu anlaşıldığından, davacının davalıdan 5.825,25 TL’sı asıl alacağı ile taleple bağlı kalınarak 1.321,77-TL’sı işlemiş faiz alacağı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kabulüne, … İcra Dairesi’nin 2018/… sayılı icra takibinde (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Dava konusu alacak yargılamayı gerektirdiğinden İcra inkar tazminatının reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 488,21-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 122,06-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 366,15-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 157,96-TL ilk gider, 750,00-TL bilirkişi ücreti ve 145,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.052,96-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davacı vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda karar verildi. 30/11/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)