Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/449 E. 2020/274 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/449 Esas
KARAR NO : 2020/274
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/05/2018
KARAR TARİHİ : 23/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalı şirket aleyhine ödenmeyen cari hesap borcuna istinaden ….İcra Müdürlüğü’nün 2018/308 Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı şirket tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Müvekkil şirketin davacı tarafa karşı herhangi bir borcu bulunmadığını, icra takibinin haksız olduğundan bahisle itiraz ettiklerini, müvekkil şirket tarafından yapılan itirazın kötü niyetli olmayıp davacı tarafa hiçbir borcun bulunmaması nedeniyle haklı bir itiraz olduğunu, dolayısıyla ortada bir kötü niyetten söz edilemeyeceğini, davacı tarafın müvekkil şirkete başlatmış olduğu icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğu hususunun ticari defter kayıt ve belgelerin incelenmesinde anlaşılacağını ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davacının cari hesap alacağının davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; … İcra Müdürlüğü’nün 2018/308 Esas sayılı icra dosyası, 13/10/2017 tarihli cari hesap mutabakat formu, faturalar, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün 2018/308 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 08/01/2018 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip talebinde 33.086,92.-TL asıl alacak talep edildiği, ödeme emrinin davalı borçluya 01/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekili tarafından 05/02/2018 tarihinde takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği ve davalı borçlunun itirazının süresinde olduğu görülmüştür.
Bodrum Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılarak davacı ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişi … ‘ın sunduğu 17/10/2019 tarihli rapor özetle; “Davacıya ait ticari defterlerin usulüne uygun açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırılmış olduğu, takibe konu yapılan faturaların tamamının defterlere kaydedilmiş olduğu, davalı ile takip edilen cari hesaba göre, 48.414,92.-TL’lik fatura karşılığı 15.06.2017 tarihli 358. Sayfada … yevmiye numarasında 15.388,00.-TL’lik çek alındığı, aynı defterin 749. sayfasındaki 2543 nolu yevmiyesindeki kapanış fiş kaydında 120.01.L04 cari hesap kaydında davalıdan 33.026,93-TL alacaklı olarak 2018 yılına devrettiği, bir başka ifade ile davacı defter kayıtlarına göre davalının davacıya 33.026,93.-TL borçlu olduğu ayrıca davacıya ait BS formlarında da BS form bildirim sınırını aşan 7. ve 8. aylara ait formlarda davalıya yapılan satışlarında bildirildiği” hususları tespit edilmiştir.
Mahkememizce dava dosyası, icra dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı yönünden konusunda uzman mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verildiği, Mali Müşavir bilirkişi … … tarafından sunulan 06/12/2019 tarihli raporu özetle; ”Taraflardan davacı şirketin fatura düzenlemesinden dolayı ticari ilişkisinin olduğu, davacı tarafın dava konusu 2017 yılına ait olan yevmiye defter dökümlerinin olduğu sahibi lehine delil olacağı, davacı tarafın ticari defterlerindeki kayıtlardan davalı şirkete 2017 yılında toplam tutarı 48.475,12 TL olan 29 adet satış faturası düzenlenmiş olduğu, 28/08/2017 tarihinde davacı tarafın davalıdan 33.086,35 TL alacağının kaldığı, davalı şirket tarafından davacı şirkete çek yolu ile 15.388,77 TL ödeme yaptığı (48.475,12 – 15.388,77 = 15.388,77) ve herhangi bir başka ödeme yapmadığı, ticari defterde yer alan kapanış tasdik maddesinde de 33.086,35 TL borçlu bulunduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmalar ve tüm dosya kapsamı ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında alım – satımdan kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafın cari hesaptan kalan borcunu ödemediği, buna istinaden icra takibi yapıldığı, davalı/borçlunun takibe itiraz ettiği, taraf ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, ticari defterlerin, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış onaylarının yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davalı tarafın davacı tarafa 33.086,00.-TL borcu olduğunun sabit olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalı taraf likit ve bilinebilir borç için yapılan icra takibine ödeme yapmadığı halde haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğinden icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2018/308 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 33.086,00 TL asıl alacak üzerinden aynen devamına,
Asıl alacak 33.086,00 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.260,10-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 399,60-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.860,50-TL harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 399,60-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.962,90-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.200,00-TL bilirkişi ücreti ve 151,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.351,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/06/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪