Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/388 E. 2018/1293 K. 10.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/388
KARAR NO : 2018/1293
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 27/04/2018
KARAR TARİHİ : 10/12/2018

Mahkememizde görülen İpoteğin kaldırılması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
İstanbul, Sarıyer, …, … Mevkii, … pafta, … parsel, … blok, 4 nolu bağımsız bölümün müvekkili şirket tarafından … ile … isimli proje kapsamında imzalanan konut satış vaadi ile satın alındığını, taşınmazın hâlihazırda müvekkili şirketin sahibi tarafından kullanıldığını, anılan sözleşmede “Vaat Edilen” taraf olarak sözleşme kapsamındaki edimlerini eksiksiz bir şekilde ifa ederek daireye ait borcunu vadeleri geldiğinde eksiksiz bir şekilde ödeyen müvekkili şirkete karşı …ın bağımsız bölümün müvekkiline tapu sicili nezdinde iskan problemi gibi türlü bahaneler öne sürerek hiçbir şekilde gerçekleştirmediğini, kamuoyuna da yansıdığı üzere ekonomik darboğaza girerek müvekkilinin halihazırda oturduğu taşınmaz dahil huzurdaki davada mevcut somut olaya benzer bir şekilde üçüncü kişilere devri vaat edilen ve sayısı yüzlerle ifade edilen taşınmazları davalı banka da dahil olmak üzere, çeşitli bankalar lehine ipotek olarak verdiğini, sözleşme kapsamındaki edimlerini eksiksiz bir şekilde yerine getiren müvekkili şirkete karşı davalı bankanın basiretli bir tacirin yapması gerektiği gibi kamuoyuna mal olmuş bir inşaat projesinde … dışında üçüncü kişilerin de hayatın olağan akışına uygun bir şekilde taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri ile hak sahibi olabileceği hususunu yeterince araştırmadan ipotek hakkı tesis ettiğini beyanla, İstanbul, Sarıyer, …, … Mevkii, … pafta, … parsel, … blok, 4 nolu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP / Davalı … A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle;
Görev ve husumet itirazın da bulunduklarını, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğini, esas yönünden ise; …ın müvekkili bankadan kredi kullandığını, firmanın borcu ödemeyince bankaca takip başlatdığını, müvekkili bankanın taşınmaz üzerindeki ipoteğin, davacının taşınmazı satın aldığını iddia ettiği tarihten yaklaşık 2 yıl önce kurulduğunu, davanın esas yönünden öncelikle bu nedenle reddi gerektiğini, tacir olan davacının üzerinde ipotek olan bir taşınmazla ilgili satış vaadi yaparak ipoteğin kaldırılmasını talep etmesinin TMK’ nın ilgili hükümlerine aykırı olduğunu, ayrıca davacının müvekkili bankanın ayni hakkına karşı şahsi hak ileri süremeyeceğini, diğer yandan tapuya şerh edilmemiş satış vaadi sözleşmesinin ön sözleşme niteliğinde olup sadece şahsi hak doğuracağını ve sadece sözleşmenin diğer tarafına karşı ileri sürülebileceğini, davacının talep hakkını sadece …’a yöneltebileceğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … adına vekaletname sunulmuş ise de davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE /
Dava, taşınmaz tapu kaydı üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ilişkindir.
Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevi de 6100 Sayılı HMK’da belirtilmiştir.
Somut olayda; Davacı İstanbul, Sarıyer, …, … Mevkii, … pafta, … parsel, … blok, 4 numaralı bağımsız bölümde adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydı üzerinde bulunan davalı banka ipoteğinin kaldırılmasını istemektedir.
Uyap ortamında yapılan sorguda … Asliye Hukuk Mahkemesi nin … E sayılı dosyasında … dışındaki davalı ve davacı arasında aynı istemle davanın devam ettiği tespit edilmiştir.Davacıda bu nedenle birleştirme isteminde bulunmuştur.
Davacı ile davalı ipotek lehdarı arasında ticari ilişki, yada ticari ilişki kapsamında genel kredi sözleşmesi yoktur. İpotek taraflar arasındaki mutlak ticari ilişki kapsamındaki bir sözleşmeden doğmamıştır. Bu nedenle Asliye Ticaret Mahkemesinin görevini belirleyen TTK. Madde 4 ve 5’te aranan görev koşulları oluşmamıştır.
Davada Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. HMK.114/1-c ve 115/2.maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulen reddi ile mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğuna karar verilmekle aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HÜKÜM /
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. Maddasi uyannca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulen REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar serileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
6-Davacı vekilinin 13/07/2018 tarihli cebri icrayı kapsar şekilde ihtiyati tedbir talebinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/12/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …