Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/325 E. 2019/143 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/325 Esas
KARAR NO : 2019/143

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 09/04/2018
KARAR TARİHİ : 14/02/2019

Mahkememizde görülen Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA / Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Müvekkillerinin ortakları olarak 18/07/2008 tarihinde kurdukları ” … Ltd Şti” 07/07/2014 tarihinde ticaret sicil müdürlüğünce resen terkin edildiğini, ancak tasfiye işlemlerinin gerçekleşmediğini, tüzel kişiliğinin devam ettiğini, firmanın mülkünde bulunan malvarlığının kullanılamadığını , … Ltd Şti nin Kocaeli ili … ilçesi … pafta , … ada, … parselde taşınmazının bulunduğunu belirterek
Tüzel kişiliği devam eden firmanın üzerinde bulunan malvarlığını kullanılabilmesi için 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesinin 15. Bendinin son cümlesi gereğince şirketin ihyasına karar verilmesinin gerektiğini belirterek TTK’nun 547/2 maddesi gereğince … Ltd Şti ‘nin sicil kaydının ihyasına ve … Serbest muhasebeci mali müşavirler odasına kayıtlı … ‘in tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; müvekkili kurumun TTK’nun 32. Maddesine göre işlem yaptığını, münfesih durumundaki şirketin 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesine göre re’sen terkin edildiğini, bu aşamada devam eden davası olduğuna dair herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, işlemin hukuka uygun olduğunu, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE /
Dava, Limited Şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Dava dışı … Ltd Şti nin dava tarihi itibariyle Ticaret Sicilinde kayıtlı bulunan merkez adresinin …/İstanbul olduğu ve mahkememizin yargı yetkisinin bulunduğu idare sınırlar içinde kaldığı saptanmıştır. Uyuşmazlığın çözümünde HMK. 14/2. ve T.T.K.nun 547/1 . maddesi hükmü gereğince mahkememiz kesin yetkilidir.
Tüzel kişiliği olan bir şirketinin Ticaret Sicilinden terkin işlemi yapıldıktan sonra, ortaklığın tüzel kişiliği sona erer. Bu terkinden sonra ortaklığın alacakları, borçları yada ortaklığın sorumluluğunu gerektiren bir durum ortaya çıkarsa, tasfiye memurları , ortaklığın pay sahipleri veya alacaklılar sicildeki terkin kaydının kaldırılmasını isteyebilirler.
6102 sayılı Yasanın geçici 7. Maddesinin 15. Fıkrasında
“Bu maddede düzenlenmeyen hususlarla ilgili kanun ve esas sözleşmelerde öngörülen usullere göre hareket edilir. Bu madde gereğince tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek mal varlığı, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren 10 yıl sonra Hazineye intikal eder. Hazine bu şirket ve kooperatiflerin borçlarından sorumlu tutulmaz. Tasfiye memurlarının sorumlulukları konusunda özel kanunlardaki sorumluluğa ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu kanun veya kooperatifler Kanunu hükümleri uygulanır. Ticaret Sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmü düzenlenmiştir.
Dosya içerinde bulunan Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısından ve ihyası istenen şirket sicil dosyası kapsamından ihyası istenilen şirketin 6102 sayılı T.T.K.nun geçici 7. Maddesi uyarınca 07/07/2014 tarihinde re’sen terkin edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır. Bu durumda şirket hakkında resen terkin işlemi uygulanması nedeniyle ihya davası sadece Ticaret Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilmek suretiyle açılabilecektir. Terkin tarihinden itibaren davanın öngörülen 5 yıllık süresi içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Kocaeli İli, … İlçesi, … pafta, … ada 1 parsel sayılı taşınmazın satışı ile münhasır olmak üzere şirketin terkin kaydının kaldırılarak yeniden ihyası ve ticaret sicilde tesciline karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Şirketin tasfiye sürecine girdiği münfesih olmasına rağmen tasfiye işlemlerinin yapılmadığı ve sicilden resen terkin edildiği anlaşılmıştır. İhya halinde tüzel kişiliğinin ek tasfiye şeklinde sürdürülmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. T.T.K.nun 547/2 maddesi gereğince tasfiye memuru olarak İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler odasına kayıtlı … ‘in açık duruşmada beyanı alınmış,tasfiye memuru olarak atanmasına karar vermek gerekmiştir. Tasfiye memuru görevi için ücret istemediğini beyan etmiş, bu beyan gereğince tasfiye memuru için ücret takdir edilmemiştir.
Davacı tarafın dilekçesinde yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığı anlaşılmıştır.Bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücreti davacı üzerinde bırakılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KLÜNE,
İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’nun … sicil numarasında kayıtlı iken terkini yapılan … Limited Şirketi’nin terkin kaydının İPTALİ ile yalnızca Kocaeli İli, … İlçesi, … pafta, … ada … parsel sayılı taşınmazın satışı ile münhasır olmak üzere ticaret siciline TESCİL VE İLANINA,
Tasfiye memuru olarak … T.C kimlik numaralı …’in atanmasına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL harç için; peşin alınan 35,90 TL karar harcının mahsubuna, eksik 8,5 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına
Talep edilmediğinden davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına
HMK.nun 333.maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansından artan kısımların hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14/02/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …