Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/321 E. 2019/71 K. 01.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/321 Esas
KARAR NO : 2019/71

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2018
KARAR TARİHİ : 01/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; davalının arasında 06/07/2015 tarihli 5 yıl süreli Bayilik Sözleşmesi ile Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) dağıtım şirketi olan müvekkilin bayiliğini yaptığını, sözleşmenin sona erme tarihinin 06/07/2020 olduğunu, sözleşmenin ana konusu muhatabın müvekkil şirketten aldığı LPG’yi düzenli bir şekilde abonelere aktarması olduğunu, savalının LPG alım bilgileri incelendiğinde 2016 yılının tüm aylarında düzenli şekilde LPG alımı yaptığı görülürken, 2017 yılı Ocak ayında ise hiç LPG alımı yapmadığını, müvekkil şirket ile imzaladığı 06.07.2015 tarihli 5 yıllık süre tüplü LPG bayilik sözleşmesini … Noterliği’nin 27.01.2017 tarihli ve … Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile haksız ve kötü niyetli bir şekilde fesih ettiğini, davalının haksız fesih bildirimine karşı … Noterliği’nin 16.02.2017 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile cevap verildiğini ve mülkiyeti müvekkile ait olan 37.807 adet tüpü iade etmesi aksi takdirde beher tüp için imalat bedeli üzerinden cezai şart talep edileceği belirtilerek cari hesap borcunu ödemesi de talep edildiğini, bu tüplerin bayilik sözleşmesinin 17. maddesine göre sözleşme sona erdiğinde 15 gün içinde müvekkile teslim edilmesi gerekmesine rağmen halen müvekkile teslim edilmediğini, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshetmekle veya feshine sebebiyet vermekle müvekkilinin zarara uğramasına neden olduğunu, davalı tarafın sözleşmenin 21/b maddesine göre sözleşmeye aykırı davranışlarından dolayı sözleşmenin feshine neden olduğu için cezai şart ödemekle yükümlü olduğunu ve tüm bu nedenlerle tüplerin iade edilmemesi sebebiyle tazminat taleplerinin bilirkişi tarafından davalının takas ettikleri depozito alacağının da mahsup edilmek suretiyle hesaplandığında artırılmak üzere şimdilik 1.000-TL, kâr mahrumiyeti olarak bilirkişi tarafından hesaplandığında artırılmak üzere şimdilik 1.000-TL, cezai şart olarak ise 18.000-TL olmak üzere şimdilik toplam 20.000,00-TL’nin fesih ihtarnamesinin tebliği tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiz oranı üzerinden faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; öncelikle taraflar arasında hukuki ve ticari ilişkinin kaynağı bayilik sözleşmesi olduğundan davacı yanca huzurdaki dava tarihinden önce 05.01.2018 tarihinde Ticaret Mahkemesi sıfatı ile …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile bayilik ilişkisinden kaynaklı alacaklarına ilişkin olarak davalı müvekkil aleyhine itirazın iptali davası açmış bulunduğunu, söz konusu davanın ön incelemesi 13.11.2018 tarihinde yapılmış olup dosyanın halen derdest olduğunu, Ticaret Mahkemesi sıfatı ile …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacısının … A.Ş., davalısının müvekkil … olduğu, davanın konusunun taraflar arasında var olan bayilik ilişkisinden kaynaklı alacağa ilişkin olarak icra takibine yapılan itirazın iptali olduğu, söz konusu davada ve iş bu davada davalı müvekkil tarafından davacı yana verilen nakit teminatlar ile tüp depozito bedellerinin takas mahsuba konu edildiği görüleceğini, usul ekonomisi bakımından da değerlendirildiğinde huzurdaki davanın …. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Ticaret Mahkemesi Sıfatı ile) … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesi gerektiğini, davacı yanın kendi kusuru nedeni ile fesih olan sözleşmeye dayalı olarak talep etmiş olduğu Kar Mahrumiyeti ve Cezai Şart talepleri mesnetsiz olduğunu, davalı müvekkilin … ilinde, davacı yanın LPG tüplü bayiliğini yapmakta olan … Ltd. Şti. isimli bayisini devir almak sureti ile bayiliğini üstlenmiş olup, bayilik süreci boyunca tüm edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, davacı yanın … ilinde … adında başka bir bayisi daha bulunduğunu, davalı müvekkilin satışlarında özellikle 2016 yılının ikinci yarından itibaren anormal düşüşler yaşanmaya başlamış olup bunun nedeni araştırdığında davacı yanın …’de bulunan diğer bayisi … ‘ın, davalı müvekkilin perakende 72,85TL’den satmış olduğu … Markalı 12 Kg. Lık LPG tüpünü 62,00-TL den satmakta olduğunu, bu hal altında … gibi küçük bir ilde tüketicilerin aynı marka ve miktarda ki tüpü 10,00-TL’den daha fazla düşük bir fiyata satan … isimli davacı bayisine yöneldiğini tespit ettiğini, davacı yanın tek taraflı söz konusu ticari tutum ve davranışları sözleşme hukukunun genel prensibi olan menfaat dengesi ve irade eşitliği prensibine aykırı bir durum arz ettiğinden davalı müvekkil açısından artık sözleşmeye bağlı kalmak ve onu sürdürme iradesi MK 2 çerçevesinde imkansız kalmış olup bu sebeple taraflar arasında kurulu bayilik sözleşmesi davalı müvekkil tarafından … Noterliği’nin 27.01.2017 tarih, … Yevmiye sayılı ihtarı ile haklı nedenlerle fesih edildiğini, davacı yanın Cezai Şart Tazminatı talebi yönünden ise taraflar arasında kurulu bayilik sözleşmesi davacı yanın kusuru nedeni ile davalı müvekkil tarafından haklı nedenlerle fesih edildiğini, dolayısı ile davacı yanın cezai şart tazminatı talep edebilmesinin koşulları oluşmadığını, davalı müvekkilin davacı yanın … ilinde bulunan … Ltd. Şti. İsimli bayisini devir almış olup, bayiliği süresince kullanmış olduğu tüpleri söz konusu bayiden bedelini ödemek sureti ile fatura karşılığından aldığını, söz konusu faturaların delillerinde yer aldığını, davacı yanın da ikrarında olduğu üzere davalı müvekkil davacı yana 100.483,37-TL depozito bedeli adı altında tüp bedeli ödediğini, davacı yanca davalı müvekkile gönderilen 11.01.2017 tarihli hesap mutabakat bildiriminde dahi davalı müvekkilin sadece 214 adet tüp bedeli kadar 9.980,00-TL emanet tüp bedeli borcu olduğu davacı yanca kabul ve ikrar edildiğini ve tüm bu nedenlerle öncelikle huzurdaki davanın …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, aksi takdirde mesnetsiz ve kötü niyetli açılan davanın tüm yönleri ile reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili aralarında bağlantı bulunan … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyasının birleştirilmesini talep etmiştir.
Davaya konu kazayla ilgili ilk açılan davanın … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası olduğu, dosyanın taraflarının aynı olduğu ve dava konusu talebin taraflar arasındaki bayilik sözleşmesine dayandığı anlaşılmıştır.
HMK 166/1.maddesinde, “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve ikinci mahkemenin verdiği karar diğer mahkemeyi bağlar.” denilmiştir.
HMK 166/4.maddesinde de; “Davalıların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
GEREKÇE:
Mahkememizin işbu dosyası ile …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası arasında HMK 166/4. maddesi anlamında bağlantının olduğu kabul edilmiştir. Nitekim her iki dava taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi ve buna istinaden doğduğu iddia edilen alacak ve tazminat talebine ilişkin olduğu yine teminat mektubunun tazminat ve alacağa sayılması konularında da taraflar arasında ihtilaf bulunduğu anlaşılmış olup, biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunduğu açıktır, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası bizim davamızdan daha önce açılmış olmakla, mahkememizin işbu dosyasının …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesi gerektiği kabul edilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememiz dosyasının …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) … Esas sayılı dosyasıyla BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
3-Yargılama harç ve giderlerinin birleşen mahkemece karara bağlanmasına,
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.01/02/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır