Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/278 E. 2019/960 K. 22.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/278 Esas
KARAR NO : 2019/960
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2018
KARAR TARİHİ : 22/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; davalı şirket ile müvekkil şirket arasında cari hesap ilişkisi çerçevesinde defalarca alış veriş yapıldığını, müvekkilinin faturalar karşılığında aldığı ipliklerin bir kısmını müşterisi olan …ve Ambalaj San. Ve Tic. Ltd. Şti. unvanlı şirkete satıp teslim ettiğini, …ve Ambalaj San. Ve Tic. Ltd. Şti. işbu ipliklerle yaptığı üretim neticesinde ortaya çıkan ürünlerde, ipliklerden kaynaklı hatalar olduğunu tespit edip, durumu müvekkil şirkete bildirdiğini ve müvekkil şirket de durumu davacıya aktardığını, yapılan inceleme ve gözlemler neticesinde davacı şirket yetkilisi …’in üretimde meydana gelen hataların, ipliklerin ayıplı olmasından kaynaklandığı hususunu tanıklar huzurunda kabul ettiklerini, …tarafından örülmüş haldeki mamullerin hurdaya verilmesi davacı şirket yetkilisi …’in muvafakati ile gerçekleştiğini, davacı şirketten alınan ipliklerin bir kısmının henüz satılmadığından müvekkil şirket tarafından iade faturaları ile doğrudan davacı şirkete iade edildiğini, iade edilen mallara karşılık olmak üzere … Bankası AŞ. … Şubesi’ne ait 21.01.2018 keşide tarihli 20.000 USD bedelli çekin davacı şirket tarafından müvekkil şirkete teslim edildiğini ve çek bedelinin tahsil edildiğini, müvekkil şirket tarafından … Tekstile ödenen 123.120,00 TL bedelin davacı şirket tarafından karşılanması hususunda taraflar tanıklar huzurunda anlaşmış olmasına rağmen, …tarafından üretilen ürünlerin hurdaya verilmesi, müvekkil şirketin henüz satmadığı iplikleri davacıya iade etmesinin ve çek bedelinin tahsil edilmesinin ardından davacı taraf zararı ödeme yönündeki sözünden caydığını, davacıya 123.120,00 TL bedelli faturanın ödenmesi talebiyle … Noterliği’nin 08.03.2018 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ve ekinde müvekkil tarafından düzenlenen fatura gönderildiğini, davalının ihtara ayıplı ifa iddialarının mesnetsiz olduğundan bahisle cevap verdiğini, cari hesaba 123.120,00 TL miktarlı faturanın işlemediğinden, davacının kendi tuttuğu cari hesapta 68.151,71 TL alacaklı göründüğünü, davacı taraf bu sebeple … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında müvekkile karşı icra takibi başlatmış olup, takibe yasal süresi içinde itiraz edildiğini ve tüm bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 57.110,29 TL alacağı ve 279,12 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 57.389,41 TL’nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVA CEVAP:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı tarafın iddiaları hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin ticaretinde kullandığı iplerde ayıp bulunmadığını, bu yönde müvekkili tarafından …’den alınmış 13/02/2018 tarihli Test Raporu olduğunu, davacı tarafın TTK m. 23 hükmüne aykırı olarak ayıp ihbar sürelerine uymadığını, ayıp bildirim hakkı mevcut olsa dahi bu hakkın usulüne aykırı olarak kullanımı halinde hukuk düzenince korunmaması gerektiğini, davacı tarafın faize ilişkin talebi hukuki gerekçeden yoksun olduğunu ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Taraflarınca başlatılmış icra takibine borçlu tarafından itiraz edilmesi sebebiyle itirazın iptali davası açılması zarureti doğduğunu, davalının itirazları haksız ve mesnetsiz olduğunu, ticari defter incelemeleri yapıldığında da somut gerçek ortaya çıkacağını, bu kapsamda … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyanın da incelenmesi gerektiğini, davalı taraf itirazında kötüniyetli olduğu için hükmolunacak meblağın %40’ı oranında, bu kabul görmediği takdirde hükmolunacak meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına, müvekkilin tüm alacak haklarına en yüksek faiz oranının uygulanmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA CEVAP:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; davalı şirket ile müvekkil şirket arasında cari hesap ilişkisi çerçevesinde defalarca alış veriş yapıldığını, müvekkilinin faturalar karşılığında aldığı ipliklerin bir kısmını müşterisi olan …ve Ambalaj San. Ve Tic. Ltd. Şti. unvanlı şirkete satıp teslim ettiğini, …ve Ambalaj San. Ve Tic. Ltd. Şti. işbu ipliklerle yaptığı üretim neticesinde ortaya çıkan ürünlerde, ipliklerden kaynaklı hatalar olduğunu tespit edip, durumu müvekkil şirkete bildirdiğini ve müvekkil şirket de durumu davacıya aktardığını, yapılan inceleme ve gözlemler neticesinde davacı şirket yetkilisi …’in üretimde meydana gelen hataların, ipliklerin ayıplı olmasından kaynaklandığı hususunu tanıklar huzurunda kabul ettiklerini, …tarafından örülmüş haldeki mamullerin hurdaya verilmesi davacı şirket yetkilisi …’in muvafakati ile gerçekleştiğini, davacı şirketten alınan ipliklerin bir kısmının henüz satılmadığından müvekkil şirket tarafından iade faturaları ile doğrudan davacı şirkete iade edildiğini, iade edilen mallara karşılık olmak üzere … Bankası AŞ. … Şubesi’ne ait 21.01.2018 keşide tarihli 20.000 USD bedelli çekin davacı şirket tarafından müvekkil şirkete teslim edildiğini ve çek bedelinin tahsil edildiğini, müvekkil şirket tarafından … Tekstile ödenen 123.120,00 TL bedelin davacı şirket tarafından karşılanması hususunda taraflar tanıklar huzurunda anlaşmış olmasına rağmen, …tarafından üretilen ürünlerin hurdaya verilmesi, müvekkil şirketin henüz satmadığı iplikleri davacıya iade etmesinin ve çek bedelinin tahsil edilmesinin ardından davacı taraf zararı ödeme yönündeki sözünden caydığını, davacıya 123.120,00 TL bedelli faturanın ödenmesi talebiyle İstanbul 16. Noterliği’nin 08.03.2018 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ve ekinde müvekkil tarafından düzenlenen fatura gönderildiğini, davalının ihtara ayıplı ifa iddialarının mesnetsiz olduğundan bahisle cevap verdiğini, cari hesaba 123.120,00 TL miktarlı faturanın işlemediğinden, davacının kendi tuttuğu cari hesapta 68.151,71 TL alacaklı göründüğünü, davacı taraf bu sebeple … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında müvekkile karşı icra takibi başlatmış olup, takibe yasal süresi içinde itiraz edildiğini ve tüm bu nedenle davanın reddine, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatması sebebiyle takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere takdir edilecek tazminatın davacıdan tahsili ile müvekkile verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının 25/09/2018 tarihli kararı ile mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, birleştirme kararı verilen dosyanın konusu ve tarafları aynı olması sebebiyle hukuki ve fiili bağlantı bulunduğundan mahkememiz dosyası ile birleştirildiği anlaşıldı.
Asıl dava, davacının ayıplı maldan doğan zarar miktarının, cari hesap bakiyesinin mahsubundan sonra avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili istemidir.
Birleşen dava, iplik satışı sebebiyle bakiye alacağın tahsili istemiyle yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanmış ve mahkememizce dosyanın bilirkişi heyetine tevdi ile asıl dava ve birleşen dava yönünden rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş olup dosya Tekstil Mühendisi … ve Mali Müşavir …’ten oluşan bilirkişi heyetinin 19/08/2019 tarihli raporu özetle; ”Asıl dava yönünden … ve dava dışı …n yapmış oldukları ayıplı kumaşların üretiminden çıkan reklamasyon bedelinden …’in sorumlu tutulamayacağı, bu anlamda asıl davanın davacısı … ‘in taleplerinin yerinde olmadığı, birleşen dava yönünden teknik değerlendirmeler neticesinde davacı …’in … ve dava dışı … ‘in yapmış oldukları ayıplı kumaşların üretiminden çıkan reklamasyon bedelinden sorumlu tutulamayacağı kanaatine varıldığından, davacı alacağından herhangi bir mahsup yapılamayacağı, dolayısıyla da davacı yanın 68.151,71 TL cari alacak üzerinden başlattığı takibin yerinde olduğu, mali değerlendirmeler yönünden asıl davada davacının davalı şirketin aralarındaki cari ilişkiyi gösteren muavin hesap ekstrelerinin sunulu olduğu, ekstrelerin incelenmesinde davacı yanın kendi kayıtlarına göre 15/12/2017 tarihi itibariyle davacı yana 66.009,71 TL borçlu olduğu, davalı yanın ise kendi kayıtlarına göre yine 15/12/2017 takip tarihi itibariyle davalı yandan 68.151,71 TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki cari hesap farklılığının davacı tarafından 20.000,00 USD bedelli çekin kaydı aşamasında dikkate alınan USD/TL kurundaki farklılık ile davalıya yapmış oldukları 15/12/2017 tarihli 2.000,00 TL tutarındaki ödemenin davalı kayıtlarında yer almaması olarak açıklandığı görülmekle birlikte dava dosyasında 2.000,00 TL lik ödemeye ilişkin herhangi bir ödeme belgesi sunulmadığından davacı yan beyanları tesvik edilemediği” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller ile alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı … tarafından davalı …’ne iplik satılmış, davalı …’nin de işbu iplikleri dava dışı şirkete sattığı, bu şirketin de iplikleri başka bir şirkete sattığı, son şirketin bu iplikleri işlemesi sonucu ipliklerin ayıplı olduğu iddiasında bulunduğu, tüm tarafların katılımıyla ipliklerin incelendiği, gelinen noktada örnek olarak inceleme yapılacak iplik veyahut kumaş bulunmadığı, Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre yazılı olarak ayıp ihbarında bulunulmadığı görülmüştür. Taraflar tacir olup basiretli iş adamı gibi hareket etmeleri zorunludur. Davalı tarafa satılan ipliklerin kutusunda “KD” yazmaktadır. KD’nin anlamı “kalite dışı” olup, tüm taraflar sektör içinde olduğundan bunun anlamanı bildiği kabul edilir, her ne kadar ayıp ihbarı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine uygun yapılmamış ise de, dinlenen tanık beyanları ile davalı …’nin iplik üzerinde inceleme yaptırması göz önünde bulundurulduğunda ayıp ihbarında bulunulduğundan haberi olduğu açıktır. Yine davacı taraf satın aldığı ipliklerden bir numüne üzerinde deneme yapmadan tamamını kullanarak basiretli iş adamı gibi davranmayarak zararın büyümesine yol açmıştır. Yukarıdaki kabul ve mevcut deliller karşısında her iki tarafında işbu ticaret kapsamında meydana gelen zarar ve eksik ödemeden yüzde 50 oranında müterafik kusurlu oldukları sonuç ve kanaatine varıldığından asıl ve birleşen davadaki taleplerinin yarısı oranında davaların kabulüne, itirazın iptali davasındaki talep yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜ ile,
28.694,71 TL’nin dava tarihi olan 23/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Birleşen davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 34.075,86 TL asıl alacak üzerinden aynen devamına,
Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
3-Asıl dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 1.960,14-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 980,07-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 980,07-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Asıl davada davacı tarafından peşin yatırılan 980,07-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Asıl dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.443,37-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Asıl dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.443,36-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Asıl dava yönünden davacı tarafından yapılan 2.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 161,10-TL posta gideri olmak üzere toplam 2.161,10-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 1.080,55-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Birleşen dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 2.327,72-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 823,11-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.504,61-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Birleşen davada davacı tarafından peşin yatırılan 823,11-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Birleşen dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.089,10-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Birleşen dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.089,10-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-Birleşen dava yönünden davacı tarafından yapılan 42,00-TL posta gideri olmak üzere yargılama giderinin kabul red oranına göre 21,00-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
13-HMK. 333. md. uyarınca taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonra talebi halinde taraflara iadesine,
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.22/10/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır