Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/195 E. 2020/783 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/195 Esas
KARAR NO : 2020/783
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/02/2018
KARAR TARİHİ : 01/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkillerinin murisi olan … …’ın 16/01/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde vefat ettiğini ve müvekillerinin destekten yoksun kaldıklarını, murise çarpan … plakalı aracın sürücüsü … … olduğunu ve davalı … Sigorta AŞ.nin aracın sigortacısı olduğunu, 02/05/2017 tarihinde davalı sigorta şirketine başvuru yapılmasına rağmen sürücü … …’ın kusursuz olduğundan bahisle olumsuz yanıt verildiğini ve tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik müvekilleri için ayrı ayrı 3.000,00-TL olmak üzere toplam 9.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatın kaza tarihi olan 16/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, müvekkilleri için ayrı ayrı 30.000,00-TL olmak üzere toplam 90.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalı … …’dan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara müteselsilen yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin cevap dilekçesi özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde kaza tarihi itibariyle Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, kaza tespit tutanağı ve Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 21/07/2017 tarihli kusur raporu ile sigortalı araç sürücüsü … …’ın kusursuz olduğunun tespit edildiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla mahkemece öncelikle kusur tespiti açısından ATK’ndan rapor alınarak aktüerya tazminat hesabı yaptırılması gerektiğini, davacıların herhangi bir sosyal kurumdan kazaya ilişkin tazminat alıp almadığının araştırılması gerektiğini, davacılar tarafından dava öncesi her ne kadar müvekkil şirkete başvuru yapılmış ise de tazminat hesabı yapmaya yarayacak evrakları eksiksiz olarak taraflarına iletmediklerinden müvekkil şirketin temerrüde düşmediğini, davaya konu anlaşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığını ve bu sebeple davacı tarafça sadece yasal faiz talep edilebileceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … …’a usulüne uygun yapılan tebligata rağmen duruşmalara katılmadığı ve davanın esasına ilişkin herhangi bir cevap vermediği anlaşıldı.
Dava, trafik kazası nedeniyle davacıların destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; trafik kazası nedeniyle desteğini kaybeden davacıların bu zararını davalılardan tazminini talep edip edemeyeceği ve miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Yüksek Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında belirtildiği üzere, maddi tazminatların, kazanın kaza tarihinden itibaren günümüze ve bilinen dönem sonuna kadar gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlere göre tespit ve hesaplanması gerekmektedir. Yine Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince, kişinin vücut bütünlüğünün ihlali nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazmitanı olarak ifade edilmektedir. Bu durum her ne kadar sorumluluk hukukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de, burada vücut bütünlüğü ihlal edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durum ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir.
Taraflarca delil olarak; … CBS’nın 2017/… soruşturma sayılı dosyası, trafik kaza raporu, kaza tespit tutanağı, hastane kayıtları, trafik kayıtları, hasar dosyası, mirasçılık belgesi, ATK kusur raporu, iddialar, savunmalar, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davaya konu kaza sebebiyle davalı araç sürücüsü … …’ın kusurunun bulunup bulunmadığı hususunda Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinden oluşacak bilirkişi heyetinden rapor alınması için Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmasına karar verilmiş olmakla, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Talimat sayılı dosyasına KGM Trf.Güv.D.Başkanlığında görevli bilirkişi Trafik Teknik Elemanı İsmail Binici, bilirkişi Trafik Teknik Elemanı … ve bilirkişi Makine Mühendisi/Trafik İşaretleme Şefi … tarafından hazırlanan 12/11/2018 tarihli heyet raporu özetle; ”Müteveffa yaya … …’ın meskun mahalde havanın sisli ve yağmurlu olduğu sırada gece vakti aydınlatmanın bulunmadığı kesimde, dava konusu olay öncesinde nedeni anlaşılamaz şekilde ile trafik güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde yol yüzeyinin üzerinde yatar vaziyette bulunduğu ve bu sırada sürücü … …’ın yönetimindeki araç ile olay yerinde taşıt yolu üzerinde yatmakta olan … …’ın üzerinden geçtiği, davalı sürücü … …’ın meskun mahalde havanın sisli ve yağmurlu olduğu sırada gece şartlarında aydınlatmanın bulunmadığı kesimde yönetimindeki araç ile iki yönlü yolu takiben seyir halinde iken taşıt yolu üzerinde yatmakta olan üzerinde koyu renkli kıyafetleri bulunan şahsı fark edip önlem almasının, kamera görüntüleri de izlenerek oldukça güç olduğu değerlendirilmiş, olayın oluşumu ile illiyetli herhangi bir dikkatsizliği ve tedbirsizliği bulunmadığı kanaatine varıldığı, meydana gelen olayda davalı sürücü … …’ın tamamen kusursuz bulunduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda kamera kayıtları, yol çizgileri ve sair hususlardan aracın hızının teknik olarak hesaplaması yönünden makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, Makine Yüksek Mühendisi / Otomotiv-Trafik-İş Güvenliği Uzmanı bilirkişi Dr.Müh. … tarafından hazırlanan 11/10/2019 tarihli raporu özetle; ”Davaya konu olay esnasında … plakalı aracın hızının, açıklandığı üzere yapılan inceleme ve hesaplamalar sonucunda +- %10 hata payı / tolerans ile 50,4 km/s olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davaya konu trafik kazasında kusur oranlarının tespiti açısından İTÜ Trafik Kürsüsünden oluşacak bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, Makine Mühendisi bilirkişi Prof.Dr. …, bilirkişi Makine Mühendisi Dr.Öğr.Üyesi … ve bilirkişi Dr.Öğr.Üyesi … tarafından hazırlanan 06/06/2020 tarihli heyet kök raporu ve 01/10/2020 tarihli heyet ek raporu özetle; ”Dava konusu olayda ölen yaya … …, karayolu üzerinde herhangi bir önlem almadan bulunduğundan ve üzerinde tamamen siyah elbiseler olduğundan, asfalt kaplama üzerinde yeterli uzaklıktan fark edilmesi mümkün olmadığından olayın meydana gelişinde % 100 oranında tamamen kusurlu olduğu, Davalı sürücü … … ise, kamera görüntülerine göre meskun mahal şartlarına uygun hızda ve meskun mahal için zorunlu olan kısa huzmeli farlarıyla seyri sırasında gece karanlığında yol üzerinde yatar vaziyetteki … …’a çarptığı olayda kusursuz olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları ile toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, trafik kazasından kaynaklı desteğin ölümü nedeniyle mirasçıların maddi ve manevi tazminat isteklerine ilişkindir. Trafik kazasının oluşumunda muris ve sürücünün kusur durumlarının tespiti açısından aldırılan her iki heyet raporuna göre, muris … …’ın gece vakti üzerinde siyah elbiseler ile karayolunda yatar vaziyette bulunmasının asfalt kaplama üzerinde yeterli uzaklıktan fark edilmesi mümkün olmadığından olayın meydana gelişinde yüzde yüz oranında tamamen kusurlu bulunduğu, davalı sürücünün ise meskun mahal şartlarına uygun hızda ve kısa huzmeli farlarıyla seyri sırasında gece karanlığında yol üzerinde yatar vaziyetteki muris … …’a çarptığı olayda kusursuz bulunduğu, davacı taraf her nekadar davalı sürücünün hızını yol, hava ve trafik durumuna göre ayarlamadığı için kazanın gerçekleştiği itirazında bulunmuş ise de, kazanın meydana gelmesindeki etken hız değil yani sürücünün yavaş ya da hızlı olması değil tek etken murisin gece vakti siyah elbiseler ile karayolunda yatar vaziyette olması olduğu, davalı tarafa kusur atfedilemeyeceği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 54,40-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 338,14-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 283,74-TL harcın kararın kesinleşmesi sonrasında talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … Sigorta A.Ş. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı … Sigorta A.Ş. ye verilmesine,
5-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan 28,00-TL yargılama giderinin davacı taraftan alınarak davalı … Sigorta A.Ş. ye verilmesine,
6-HMK 333 (1) maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 01/12/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪