Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/159 E. 2019/714 K. 08.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/159 Esas
KARAR NO: 2019/714

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 21/10/2010
KARAR TARİHİ: 08/07/2019

Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Müvekkilinin yurt dışında (Tataristan – Rusya’da) ticari faaliyette bulunan … isimli firmanın yetkili ve temsilcisi sıfatıyla davalı şirket ile 10/08/2009 tarihinde Rusya Federasyonu sınırları içinde yer alan … şehrinde inşa edilen Yüzme havuzu ve buz pateni salonu inşaatının “Uzay Çatı Sisteminin” yapılması işi sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşme kapsamında satıcı ve yüklenici davalı firmanın, ilk avans ödemesi olan 350.000 ABD Dolarını peşin olarak 11/08/2009 tarihinde almak suretiyle işe başladığını, iş kapsamında davalının sözleşmede ön görülen mal teslimi tarihlerine uyamayacağı anlaşıldığında, sözleşmenin devam edebilmesi için, sözleşmede değişiklik yapıldığını, bu amaçla imza tarihi değiştirilmeden bu kez yeniden gecikmeleri de kapsar şekilde sözleşmenin düzeltildiğini, davalı firmanın yoğun baskı ve istemine uyan müvekkilinin 90.000 USD’yi erken ödemek zorunda bırakıldığını, ekibin ehil olmadığı gibi zamanında işe başlayamaması, istenilen evsaf ve sayıda olmamaları ve verimli çalışmamaları nedeniyle bastıran kış koşulları sebebiyle taahhüt edilen işin bu güne kadar bitirilemediğini belirterek; müvekkilinin zarara uğraması ve müvekkilinin fazla ödemede bulunması sebebiyle fazlaya ait kısmı talep ve dava etme hakkı saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000 Amerikan Doları ile davalının sözleşme konusu işi yazılı olduğu üzere yapmamasından teminat olarak muhatap elinde bulunan ve bedelsiz kalan … Bankası … Şubesine ait 20/12/2009 keşide tarihli, … hesap numaralı,… çek numaralı 165.000 TL meblağlı çek nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, anılan çekin istirdadına, icra-i iş ve işlemlerin durdurulması zımnında İhtiyati-i Tedbir kararı ittihazına, masraf ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP /Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle;
Davacının iki ayrı maddi ve hukuki sebebe dayalı olarak – aktif husumet ehliyeti bulunmadığını, dilekçenin gerek konu kısmı gerekse sonuç ve istem kısmında ileri sürülen taleplerin açık ve kesin farklılık gösterdiğini, davacının Rusya’da ikamet ettiğini ve Türkiye’de yerleşik bir ikametgahının bulunmadığını HUMK 97.maddesi gereği öncelikle teminat gösterme zorunluluğu olduğunu, müvekkilinin Tataristan – Rusya da ticari faaliyette bulunan … isimli firma ile sözleşme imzaladığını, davacının bu sözleşmenin tarafı olmayıp, sadece … ın yetkilisi sıfatı ile sözleşmeyi imzaladığını, davacı …’in taraf olmadığından zarar taleplerine ilişkin davasının aktif husumet yokluğundan ve davalının tazmin sorumluluğu bulunmaması sebebiyle de esastan reddedilmesi gerektiğini, haksız ve kötü niyetli olarak dava ikame eden davacının İİK’nun 72.maddesi uyarınca asıl alacağın % 40’ından aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine, yargılama gideri ile avukatlık ücretinin de davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, eser sözleşmesi gereğince davalıya verilen, işin yapılmaması nedeniyle bedelsiz ve konusuz kalan çekin iadesi ve istirdadı ile davaya konu çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ve maddi tazminat davasıdır. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; 30/04/2013 tarih ve … karar sayılı davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm verilmiştir.Tarafların temyizi üzerine mahkememiz kararı Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 23.02.2015 tarihli 2014/2081 Esas 2015/912 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, yapılan yargılama sonunda 07/03/2017 tarih ve 2015/601 -2017/161 karar sayılı davanın reddine ilişkin hüküm verilmiştir.Mahkememiz kararının taraflarca temyizi üzerine Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 2017/1508 esas 2017/4304 karar sayılı ve 06.12.2017 tarihli kararı ile mahkememiz kararı bozulmuştur.Bozma ilamında;
” Şöyle ki bozma ilâmında; öncelikle hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında davacının talep konusu ettiği 5.000 ABD doları alacağın, herbir kalem talep için ne miktarda olduğu davacı tarafa verilecek uygun süre ile açıklattırılmalı, bu açıklama yapıldıktan sonra 6100 sayılı HMK’nın 266 ve devamı madde hükümlerine uygun seçilecek uzman bilirkişi yada bilirkişiler kurulu aracılığıyla davacı iş sahibinin dava konusu ettiği kalemlerden varsa alacak miktarları ayrı ayrı belirlenmeli, açıklama dikkate alınarak bu miktarlar değerlendirilmeli, ayrıca davalı yüklenicinin iş bedeli belirlenmeli, davalının iş bedelinden alacağının bulunup bulunmadığı belirlendikten sonra iş bedelinin teminatı niteliğindeki çekten dolayı borçlu olunup olunmadığı hüküm altına alınmalı iken aksine düşüncelerle davacının talebi açıklattırılmaksızın talep sadece gecikme cezasına ilişkin kabul edilerek bu alacağın hüküm altına alınması ve iş bedeli belirlenmeksizin iş bedelinin teminatı niteliğinde ki çekten dolayı menfi tespite karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilmiş ve bozma kararına da uyulmuş olduğu halde, bu hususa riayet edilmeyerek yeni bilirkişi raporu alınmaksızın, bozma kararından önce alınan bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak karar verilmesi doğru olmamış” gerekçesi açıklanmıştır
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuştur.Bozma ilamı gereğince davacı vekiline 30/04/2018 ve 29/04/2019 tarihli dilekçeleri ile talebi açıklattırılmıştır. Bu açıklamalar doğrultusunda SMM bilirkişi … , inşaat bilirkişisi … ve gümrükçü bilirkişi … ‘ün 03/01/2019 tarihli heyet raporu alınmıştır. Alınan bilirkişi raporu hüküm vermeye yeterli bulunmuş, karara esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre:
Davacı işveren … – … İnşaat ile Davalı yüklenici … Şti. arasında …’da inşaa edilen Yüzme Havuzu ve Buz Pateni Salonlarının uzay çatı sistemlerinin yapımı konusunda 10.08.2009 tarihli sözleşmenin bağıtlandığı sabittir.Bu nedenle davalı tarafın aktif husumet ve teminat itirazları önceki bozma ilamlarında açıklanan gerekçelerle yerinde bulunmamıştır.
A-Uyulan bozma ilamı doğrultusunda davacı … – … vekili dava dilekçesinde istediği 5.000 USD zararın hangi kalemler için ve ne miktarda olduğunu 30/04/2018 tarihli dilekçesi ile şu şekilde açıklamıştır;
-Davacı işin gecikmesi nedeniyle uğradığı zarar için 1.000 USD istemiştir;
Davalının sözleşme konusu işi süresinde tamamlayarak davacıya teslim etmediği sabit bulunmuştur. Taraflar arasındaki sözleşmede gecikme halinde uygulanacak gecikme cezası 750.-USD/gün olarak belirlenmiştir.
Ancak iş davalı tarafından değil davacı tarafından tamamlanmıştır. Bu nedenle işin bitiriliş tarihinin belirlenip, bu tarihe göre davacının sözleşme gereğince isteyebileceği miktar belirlenecektir.Ancak dosya kapsamı belgelerden işin kesin bitiriliş tarihi belirlenememektedir.
Davacı vekiline bu nedenle 01/04/2019 tarihli celsede açıklama ve belge sunma için kesin süre verilmiş, davacı vekili 29/04/2019 tarihli dilekçesi ile de işin bitiriliş tarihini açıklamamış ve belgelememiştir.
Alınan önceki raporlarda her ne kadar 150 günlük gecikmeden bahsedilmiş isede, Aralık 2009 tarihi itibariyle işin bitirilmediği dosyadaki davacı beyanları ile sabittir.
Davacı işin kesin bitiriliş tarihini belgeleyip ispat edemediğinden,
gün x 750.-USD/gün = .. USD gecikme cezası hesaplanamamıştır.İspat edilemeyen istem kabul edilmemiştir.
-Davacı işin yapılmasında vinç kiralama ve çalıştırma zararı için 1.000 USD istemiştir;
Taraflar arasındaki sözleşmede 2 adet yaklaşık 200 tonluk ve 2 adet yaklaşık 65 tonluk vinçlerin işveren tarafından temin edileceği kararlaştırılmıştır.Yani vinç temin etme-kiralama işini zaten davacı sözleşme ile yüklenmiştir.
Davacı dava dilekçesinde; vinç bedeli olarak 71.300.-USD ödemeden bahsetmiştir. Dava dosyasında üzerinde “Fatura” yazılı Rusça bir makbuzun altına el ile ve Türkçe olarak “Vinç için ödenen 71.300 $, Bu bedel normal bir şantiye sorumlusu olsaydı ödenmeyebilirdi.” yazılmıştır. Davacı tarafça bu yazıdan başka vinç kiralama ve çalıştırma için dosyaya sunduğu belge ve delil yoktur.Anılan bu belgede talebin ispatı için yeterli kabul edilmemiş, davacı talebi reddedilmiştir.
-Davacı işin gecikmesi nedeniyle ilave olarak ödediği gümrük ve vergiler karşılığı 1.000 USD istemiştir;
Dava dosyasına biri 14.09.2009, diğeri 10.11.2009 tarihli 2 adet Gümrük Çıkış Beyannamesi davacı tarafça sunulmuştur. Ancak beyannamelerin gümrük vergi hesaplamasını (tahakkuk eden vergi hesabını) gösteren sayfalar sunulmamıştır. Bu nedenle iki beyannamenin karşılaştırılıp, gümrük vergi matrah hesaplaması( ilave gümrük vergisi ödenip ödenmediği) hususu incelenememiştir. Gümrük beyannameleri kapsamında ödenmiş olan gümrük makbuz alındıları ibraz edilmediğinden davacı iddiası ispat edilememiştir. (Davacı vekiline bu nedenle 01/04/2019 tarihli celsede açıklama ve belge sunma için kesin süre verilmiş, davacı vekili 29/04/2019 tarihli dilekçesi ile açıklama ve tahakkuk eden vergi hesabını gösterir sayfaları sunmamıştır)
Davacı Rusya Federasyonu’na kayıtlı bir şirkettir.Bu sıfatı ile aynı zamanda Türkiye den iş için yine kendisinin gönderdiği-ihraç ettiği malzemeyi Rusya ya ithal etmektedir. İhracatçi ve ithalatçı sıfatları birleşmiş olup davalının gümrüğe tabi malzemeyi Türkiye den geç göndermesi söz konusu değildir.İnşaat kararlaştırılan hızda ilerlemediği için malzemeler inşaat hızına göre Türkiye den gönderilmiştir. Bu nedenlede malların gümrüğe verilme aşamasında gecikme olmuştur. Davalının sorumluluğu işi zamanında yapmamaktan kaynaklanmıştır.Bu nedenle davacının davalıdan ilave gümrük ve vergi masraflarını istemesi mümkün değildir.
-Davacı işin yapılması için ilave nakliye ödemesi olarak 1.000 USD tazminat istemiştir; Davacı dilekçesinde; nakliyenin kış mevsimine düşmesi nedeni ile nakliye bedelinin artması sonucu oluşan fiyat farkı 12 Tır x 2.000.-USD = 24.000.- USD talep etmektedir. Dosyadaki belgelerden malzeme şevkinin Eylül 2009 sonlarından başlayıp Kasım 2009 sonlarına kadar devam ettiği, dolayısıyla sevkiyatta yaklaşık 2 aylık gecikme yaşandığı ve söz konusu gecikme sonucu şantiye mahalline sevkiyatm daha olumsuz havalarda (kış mevsiminde) yapıldığı anlaşılmaktadır. Ancak dosya muhtevasında artan nakliye / b bedeli konusunda geçerli ve somut nitelikte bilg[ve belge bulunmadığından Heyetimizcev t bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılamamış olup takdiri Sayın Mahkeme’ye aittir.
-Davacı işin yapılmasında yeni personel alımı – çalıştırılması zararı için 1.000 USD istemiştir;
Dava dilekçesinde; davalının montaj ekibinin geç gelmesi nedeniyle ilave maaş ödemeleri, konaklama, sair tüm giderleri ile vinç bedeli olarak 71.300.-USD, gelen ve çalışmayan ekibin masrafları, rus ekibine yapılan ödemeler vs için de toplam 293.264.- USD ödeme yapıldığı açıklanmıştır.
Sözleşmede davacı işverenin “her türlü ekip ve ekipman ile şantiyede 6 yerel işçi temin edeceği ve gönderilen montaj ekibinin barınma, yemek, yol, vize vs masraflarını karşılayacağı” kararlaştırılmıştır.
Dosyaya sunulan ve üzerinde “Fatura” yazılı Rusça bir makbuzun altına el ile ve Türkçe olarak “Vinç için ödenen 71.300 $, Bu bedel normal bir şantiye sorumlusu olsaydı ödenmeyebilirdi.” yazılmıştır
Dosyaya 32.705.USD tutarında ve üzerinde “atıcılar için ödenen masraflar” başlıklı bir belge sunulmuştur.Ancak bu belge teknik ve mali olarak ( mühendislik, malzeme, fatura niteliği bakımından) incelemeye ve denetlemeye uygun nitelikte değildir.
Kaldı ki davacı sözleşme ile 6 yerel işçi, her türlü ekip ve ekipman temin etmeyi üstlenmiştir.Bu nedenle davacı iddiaları ispatlanamadığından kabul edilmemiştir.

B-Uyulan bozma ilamı gereğince; davalı yüklenicinin iş bedeli belirlenip, davalının iş bedelinden alacağının bulunup bulunmadığı, buna göre iş bedelinin teminatı niteliğindeki çekten dolayı davacının menfi tespit isteminin değerlendirilmesi gerekmiştir;
-Davalı yüklenicinin iş bedelinin belirlenmesi,
Davanın tarafları arasındaki 10.08.2009 tarihli sözleşmede ;
imalat yapılacak alanlar X m2 birim fiyatlar = 933.335 USD şeklinde belirlenmiş olup, işin bedeli 933.335.-USD olarak kararlaştırılmıştır.
Dava dosyasına sunulu belgelerden yapılacak imalatın malzeme, atölye işçiliği ve şantiyede kurulum işçiliği miktar ve oranları tespit edilememektedir. Bu nedenle davalı yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin tam olarak tespiti mümkün değildir.
Bununla birlikte dosyadaki beyanlardan yapılacak imalatın şantiye mahallindeki kurulum işçiliğinin eksik olduğu görülmektedir. Bayındırlık Bakanlığı’nın “23.086 – Uzay Sistem Çelik Yapılması ve Yerine Monte Edilmesi” pozu analizinden mahallinde kurum işçiliğin sözleşme yılında (2009) toplam birim fiyat içindeki oranın %11,50 olduğu belirlenmiş olup, buradan hareketle davalı yüklenicinin talep edebileceği iş bedelinin 933.335.-USD x (1,00-0,1150) = 826.001.-USD olabileceği bilirkişi raporu ile hesaplanmıştır.
-Davalının bu iş bedelinden alacağı bulunup bulunmadığı
Taraflar arasındaki sözleşmeye göre ;davalıya
350.000.-USD nakit, 530.000.-USD çek=880.000 USD
montaj ve iş bitiminde de 53.335.-USD olarak toplam = 933.335.-USD( iş bedeli) ödeneceği kararlaştırılmıştır.
Davalının sözleşme bedeli olan 933.335,00.-USD tutarındaki işin 826.001,00.-USD lik kısmını tamamladığı anlaşılmaktadır.
22.02.2012 tarihli bilirkişi raporunda davalı defterleri üzerinde yapılan tespitlerde; davalının davacıdan 790.000,00 USD karşılığı 1.173.315,20 TL banka havalesi ve 110.000,00 USD karşılığı 165.000,00 TL tutarında çek aldığı belirlenmiştir.
Davalı yanın teslim ettiği iş bedeli 826.001,00 USD
Aldığı ödeme – 790.000,00 USD
Davalı alacağı 36.001,00 USD olduğu,
bu tutar için de elinde 110.000,00 USD karşılığı (165.000,00 TL tutarlı çek) çeki bulundurduğu sabittir.
-Davacının iş bedelinin teminatı olarak davalıya verdiği menfi tespite konu çekten dolayı borcu olup olmadığı
Yukarıda yapılan hesaplama çerçevesinde, davacının davaya konu 165.000,00.-TL (110.000,00.-USD karşılığı olarak verilen) lik çekten 36.001,00 USD borçlu olduğu,
bu anlamda davacının huzurdaki menfi tespit davasına konu edebileceği tutarın
110.000,00 USD – 36.001,00 USD = 73.999,00 USD olacağı
çekin verildiği tarihteki kur üzerinden; 73.999,00 USD x 1,5 (kur) = 110.998,50 TL davacının borçlu olmadığı sabittir.
Bu nedenle mahkememizce davacının menfi tespit talebinin kısmen kabulü ile 20/12/2009 tarih 0120888 çek numaralı 165.000 TL bedelli çek nedeni ile 110.998,50 TL borçlu olmadığının tespitine, fazla istemin reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;

H Ü K Ü M /
1-Davacının menfi tespit talebinin kısmen kabulü ile davacının 20/12/2009 tarih … çek numaralı 165.000 TL bedelli çek nedeni ile 110.998,50 TL borçlu olmadığının tespitine fazla istemin reddine
2-Davacının 5.000 USD alacak talebinin sabit olmadığından reddine.
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 7.582,31TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.561,65 TL harcın mahsubu ile eksik 5.020,66 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
4- Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan 9.384,80 TL yargılama giderinin kabul nispetine göre 6.966,99 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına.
5- Davalı tarafından bu dava sebebi ile yapılan 2.300,00 TL yargılama giderinin red nispetine göre 817,07 TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine geri kalan miktarın davalı üzerinde bırakılmasına.
6-Kabul olunan menfi tespit talebine göre; Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 11.629,88 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine.
Red olunan menfi tespit talebine göre; Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 6.290,17 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine.
Red olunan alacak talebine göre ; Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine.
7- Artan Gider Avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE
Dair, Davacı vekili Av…. Davalı vekili Av…. in yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içinde Yargıtay da temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …

Hakim …