Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1218 E. 2022/7 K. 07.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1218 Esas
KARAR NO : 2022/7
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 29/12/2018
KARAR TARİHİ : 07/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirketin, davalıya ait emtianın Ankara’dan Bucharest/Romanya’ya taşınması konusunda anlaştıklarını, müvekkili şirketin taşıma işleri komisyoncusu olarak taşıma işini organize ettiğini, belirlenen tarih olan 08/11/2016’da müvekkili şirket edimini ifaya hazır olmasına karşın davalı yanın emtiasını hazır etmediğini, yüklemeyi de iptal etmediğini, bu sebeple dava dışı taşıyıcı firma açısından demuraj/sigorta ücreti oluştuğunu, davalının talimatları doğrultusunda gerçekleştirilen işlemleri için müvekkili şirket tarafından taşıyıcıya bekleme ücreti firmaya ödendiğini, ikinci rezervasyon ise “18/11/2016” tarihinde gerçekleştirildiğini, araç yola çıkmış ve taşıma işi tamamlanıp, emtia alıcıya eksiksiz ve hasarsız bir biçimde ulaştırıldığını, Davacı müvekkili şirketin kendisine düşen tüm edimleri ifa etmiş olmasına rağmen davalı şirket kendi kusuru nedeniyle oluşan demuraj/bekleme ücretini (22.11.2016 Tarih … No.lu 3.750,00 Euro Bedelli E-Fatura, 30.01.2017 Tarih … No.lu 3.000,00 Euro Bedelli E-Fatura, 12.12.2016 Tarih … No.lu 238,50 Euro Bedelli E-Fatura) ödeme edimini yerine getirmediğini, bu hususta temerrüde düştüğünü, yapılan tüm görüşmelerden olumlu sonuç alınamayınca alacağın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü 2017/… E. numaralı dosya ile icra takibine geçildiğini, ancak davalı borçlunun takibe itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine, karar verilmesinin talep ve dava ettiği görülmüştür.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davanın yetkisiz Mahkemede açıldığını, yetkili mahkemelerin Ankara Mahkemeleri olduğunu, davacı şirketin yaptığı hizmetin bedeli kendilerine ödendiğini, müvekkil şirketin davacıya herhangi bir borcu olmadığını, söz konusu taşıma işinde müvekkil şirketten kaynaklı bir gecikme yaşanmadığını, dava konusu faturaların hangi sözleşmeye dayanarak ne şekilde hesaplanarak kesildiğinin anlaşılamadığını, söz konusu faturaların davacıya iade edildiğini, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek haksız davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesinin talep etmiştir.
Mahkememizce davalının ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmak üzere yazılan talimat uyarınca … Asliye Mahkemesinin 2019/… Talimat sayılı dosyasından bilirkişi olarak görevlendirilen Mali Müşavir tarafından sunulan 26/11/2019 tarihli bilirkişi raporu özetle Davacının icra tarihi olan 18/03/2017 tarihi itibariyle davalıdan 3.238,50 Euro alacağı olduğunu belirtmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen … tarafından sunulan 19/11/2020 tarihli bilirkişi raporu özetle;
“1.Detayları yukarıda zikredilen, takip konusu yapılan 3 adet faturadan … nolu 3.750,00EUR0 tutarlı fatura muhtevası hizmetin verildiği denetlenemediğinden, davacının bu fatura tutarı kadar takibinin yerinde olamayacağı,
2.Takipteki toplamı 3.238,50EUR0 tutarında olan diğer iki faturanın davalı kayıtlarında yer alması nedeniyle, davacının takibin kadarlık kısmı için itirazın iptalini talep edebileceği,
3.Davalının takip öncesi temerrüde düştüğüne dair bir bulgu olmadığından davacının takipteki işlemiş faiz talebinin yerinde olamayacağı, davacının asıl alacak olarak yerinde olan 3.238,50,00EUR0 alacağı için, 3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi gereği Kamu Bankalarının Euro cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uyguladığı en yüksek faiz oranında faiz talep edebileceği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığı,” belirtilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen Mali Müşavir … ile Lojistik ve Taşımacılık Uzmanı Dr. … tarafından sunulan 14/06/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle;
“1.Davacının ibraz olunan e-defter Beralarının süresinde oluşturulduğu olduğu, davacının 2016 – 2017 yılı ticari defterlerinin sahibi lehinde delil vasfına haiz olduğu,
2. Davacının ticari defterlerine göre davacının 13.03.2017 takip tarihi itibariyle 6.988,50€ alacaklı göründüğü,
3. Davacının takip konusu alacağının dayanağı faturaların esasen taşıma faturası değil; iki ayrı demuraj ve bir de sigorta poliçe bedeli yansıtması kaynaklı davalı aleyhine borç doğurduğu,
4. Davalı yan ticari defter kayıtlarında ise 3.238,50 EURO toplamında iki ayrı faturanın kayıtlı ve karşılıklı ticari defterlerde örtüşmesine karşın; 3.750 EURO yükleme aşaması beklemesine dayanan davacı demuraj faturasına itiraz edildiği,
5. Davalı ile davacı yan arasında bir mutabakat, sözleşme veya sair bir irade uyuşması şeklinde 08.11.2016-18.11.2016 dönemi için davalının doğrudan davacıya bekleme ücreti ödemesi konusu sabit olmadığı sürece, davacının ancak dava dışı … firmasına ödediği BEKLEME ÜCRETLERİNİ davalıya yansıtabileceği,
6. Mutabık olunmayan 3.750 EURO açısından davacının bu miktarı fiili taşıyıcıya ödediğini ispatlayamaması halinde, doğrudan bu miktarı kendisi için talep edemeyeceği gözetilerek, davacı alacağının takip ve dava tarihi itibariyle 3.238,50 EURO miktarında olduğu,
7. Takipten önce temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu,
8.Davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 13.03.2017 takip tarihi itibari ile Kamu Bankalarınca EURO Üzerinden Açılan 1 Yıla Kadar Vadeli Döviz Tevdiat Hesaplarına Uygulanacağı Bildirilen Azami Faiz Oranı yıllık %2,5 olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davacının belirlenecek asıl alacağına takip tarihinden itibaren %2,5 oranında Azami Faiz yürütülebileceği” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup, dosyaya getirtilen … İcra Dairesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyası üzerinden, davacı alacaklı vekili tarafından davalı borçlu aleyhine 6.988,50 EURO asıl alacak 62,03 EURO işlemiş faiz ( yasal faiz) olmak üzere 7.050,53 EURO toplam alacağının tahsili amacıyla 13/03/2017 tarihinde örnek nolu 7 ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 22/03/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket vekilinin 23/03/2017 tarihinde takibe konu borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı şirketin; davalıya ait emtianın Ankara’dan Bükreş/Romanya’ya taşınması konusunda
anlaştıklarını, müvekkili şirketin taşıma işleri komisyoncusu olarak taşıma işini organize ettiğini, davalının talimatları doğrultusunda gerçekleştirilen işlemleri için müvekkili şirket tarafından taşıyıcıya bekleme ücreti ödendiğini, davacı müvekkili şirketin kendisine
düşen tüm edimleri ifa etmiş olmasına rağmen davalı şirketin kendi kusuru nedeniyle oluşan
demuraj/bekleme ücretini ödemediğini iddia etmiştir.
Alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; davacının ticari
defterlerindeki kaydî verilere göre, takip ve dava tarihi itibariyle davacının
6.988,50€ davalıdan alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerinde ise 3.750 Euro iade faturası olduğu için davalının davacıya 3.238,50 Euro borçlu göründüğü, taraflar arası hesap farkının 3.750 Euro “bekleme ücreti – demuraj kaynaklı olduğu anlaşılmıştır. 08.11.2016 tarihinde yapılması gereken taşıma, davalının malı hazır edememesi
sebebi ile ancak 18.11.2016 tarihinde yapılabilmiştir. Bu taşıma için davacının düzenlediği ek demuraj ücreti 3.000 EURO ve 238,50
EURO sigorta kaynaklı iki (2) adet fatura ve alacaklı olduğu miktar 3.238,50 EURO
tutarındadır. Bu miktar karşılıklı ticari defter kayıtlarında da uyumlu olarak teyit
edilmektedir. Bu noktada davalı ticari kayıtlarına göre kendisi katlandığı demuraj ve
sigorta poliçe bedeli bakımından bu borcu kabul ettiği değerlendirilmektedir. Mail
yazışmalarında da 03.12.2016-08.12.2016 boşaltma sürecinde gümrük ve yük
ilgilisi kaynaklı beş (5) günlük bekleme için demuraj faturası düzenlendiği
anlaşılmıştır. İhtilaf 08.11.2016 tarihinde taşıma sözleşmesi konusu taşımanın yapılamaması
sebebi ile davacının talep edebileceği gecikme kaynaklı zarar hususundadır. Bu
durumda, davacı yanın da kabul ettiği üzere yükleme aşamasında bir süre bekleme
ve seferin yapılamamasına karşın, 08.11.2016 tarihli seferin 18.11.2016 tarihinde
yapıldığı davacı yanca da kabul edilmektedir. Tehir-gecikmeli yükleme ve sefer başlangıcında geçen 11 gün süre için bekleme
ücreti dahi ödenecek olsa, taraflar arası anlaşma olması halinde, rayiçler
gözetilerek hesaplanabilecek demuraj-bekleme ücreti olmak gerekir. Yoksa
davacının fiili taşıyıcıya ödemek suretiyle katlanmadığı bekleme ücretini
davalı yana yansıtması da söz konusu olamaz. Nitekim davacı yanın yazdığı 25.11.2016 tarihli e-mailde, yükün özel niteliği gereği,
yol ve güzergahta alınması gereken önlemler ve izinler gözetilerek 18.11.2016
itibarı ile gecikme veya süre aşımı yaşanmadığı, ancak 08.11.2016 ile 18.11.2016
tarihi arasında bekleme veya aracın yük için hazır edilmesinden kaynaklı zarar var
ise bunun tazmini söz konusu olabilir. Taşıma dava dışı … firması tarafından … plakalı
araçla yapılmıştır. davacı yan eğer, 08.11.2016-18.11.2016 dönemi için bir bedele
katlanmış, bekleme ücreti ödemiş ise ancak bunu davalıya yansıtabilir. Davacının
kendisi için bekleme ücreti faturası tanzimi söz konusu olduğunda, aynen varma
yeri için düzenlenen faturayı kabul ettiği gibi kabul etmesi ve ödeme yönünde
akden üstlenmede bulunması gerekir.
Davacı yanın 3.750 EURO çıkış aşaması için düzenlenen bekleme faturasını kabul
etmeyip iade fatura şeklinde itiraz etmesi karşısında; davacı yanın rapora itirazları
irdelendiğinde, iade faturası itiraz olarak kabul edilmelidir. İade faturası başlı başına
davalının söz konusu faturadan borçlu olmadığı anlamına gelmez. Ancak aynı şekilde,
davacının tek yanlı 3.750 EURO fatura düzenlemesi de davacıyı alacaklı konuma
getirmez. Davalı yanın sunulan bilirkişi raporuna itirazları bakımından, davalı yan her ne kadar
itiraz edilmemesi borçluluk anlamına gelmeyeceğini ileri sürmüşse de; 3.000 EURO ve
238,50 EURO faturalar esasen iş görme veya mal teslimi faturaları değildir. Taraflar
arasında sözleşme gereği hesaplaşma amaçlı, demuraj-varma yeri, sigorta poliçe
bedeli yansıtma faturalarıdır. Davalı yan bu faturalara itiraz etmemekle, taraflar
arasında akden bu ödemelerin üstlenildiği değerlendirmesi yapan dosyada mevcut
bilirkişi raporunun yerinde olduğu değerlendirilmektedir. Davalı yan bu iki faturayı
kabul ederken, 3.faturaya itiraz etmekle bir iradi uyuşmaya da işaret ettiği kabul
edilmek gerekir. Mutabık olunmayan 3.750 EURO açısından davacının bu miktarı fiili taşıyıcıya ödediğini ispatlaması halinde, doğrudan bu miktarı kendisi için talep edebileceği, davacının dava dışı … firmasına 3500,00 Euro ödediğini 29.11.2016 tarihli dekont ile ispatladığı, taraflar arasındaki akdi faiz yönünden bir sözleşme olmadığından ve takipten önce
temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulü ile 6.738,50 (3.500,00 ve 3.238,50 euro toplamı) EURO asıl alacak üzerinden takibin devamına, alacak likit olduğundan davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜ K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının … İcra Dairesinin 2017/… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 6.738,50 EURO asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren kamu bankalarınca EURO üzerinden açılan bir yıla kadar vadeli döviz tevdiat hesaplarına uygulanacağı bildirilen azami faiz oranı yıllık % 2,5 oranında faiz uygulanmasına,
2-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Asıl alacağın icra takip tarihi itibariyle merkez bankasınca belirlenen döviz efektif satış tutarı karşılığı 27.004,5388 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.790,43-TL Harçtan peşin alınan 585,54-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.204,89-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 6.110,43 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 1.891,55-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 621,44-TL ilk gider, 220,50-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 2.850,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.691,94-TL yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 3.556,05-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
8-HMK 333. md. uyarınca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/01/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır