Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1177 E. 2020/429 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1177 Esas
KARAR NO : 2020/429
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2018
KARAR TARİHİ : 09/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili şirketin davalı/ borçlu şirkete çeşitli tarihlerde fatura karşılığı mal sattığını, fakat davalı borçlu şirketin zamanla borcunu ödememesi nedeniyle, ödenmeyen karşılığında çek ya da başkaca evrak alınmayan ve ödenmemiş bakiye borç için … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, borçlu vekili aracılığıyla 26.11.2018 olarak tarih görünen dilekçeyle 03.12.2018 tarihinde borca ve faize itiraz edildiğini, müvekkili ile davalı şirketin çalışmasına yönelik olarak 3 ADET faturanın, sevk irsaliyelerinin, ambar teslim fişi ve hesap mutabakatları ile birlikte dilekçe ekinde dosyaya sunulduğunu, dosyaya sunulan hesap mutabakatlarının da davalının haksızlığını açıkça gösterdiğini beyanla, davalarının kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline haksız ve kötüniyetli borçlu aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava harç ve masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Müvekkili olan şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı taraf ile müvekkili şirket arasında malzeme alım satımı hususunda anlaşma sağlandığını, malzemelerin davacı şirket tarafından müvekkili şirkete teslim edildiğini, müvekkili olan şirketçe de ödemelerin davacı şirkete yapıldığını, müvekkili şirketin davacı tarafa hiçbir şekilde borcu bulunmadığını, davacıya malzeme satımından doğmuş olan alacaklarının müvekkili şirketçe yapıldığını, kaldı ki davacı şirket tarafından müvekkili şirkete hiçbir şekilde ne bir e-mail ne de bir ihtarname gönderildiğini, temerrüde düşürülmediğini, müvekkili şirketin davacı tarafa borcu olduğu iddiasını kabul etmediklerini beyanla, davacının haksız davasının reddine, davacı tarafın asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Davacı dava dilekçesinde delil olarak; … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası, ticari defterler, fatura ve sevk irsaliyeleri, hesap mutabakatı, banka kayıtları, bilirkişi incelemesi, tanık, yemin deliline dayanmıştır.
Davalı cevap dilekçesinde delil olarak; Sipariş teyitleri, ticari defterler, … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi, keşif, tanık, yemin, banka kayıtları, fatura ve çek deliline dayanmıştır.
Dosyaya getirtilen … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine 27/11/2018 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 29/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, ayrıca fiziken gelen dosyada itiraz dilekçesi bulunmadığı görülmekle, UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemeden davalının 03/12/2018 tarihinde borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın ve 11/12/2018 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen bilirkişi … tarafından sunulan 10/09/2019 tarihli bilirkişi raporu özetle; İncelenen davacı şirkete ait 2018 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdik/beratlarının süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davacı şirketin kendi ticari defter kayıtlarına nazaran, 27.11.2018 takip tarihi itibarıyla davalı yandan 60.000,00 TL alacaklı olduğu, incelenen davalı şirkete ait 2018 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdik/beratlarının süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davalı şirketin kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 27.11.2018 takip tarihi itibarıyla davacı yana 60.000,00 TL borçlu olduğu belirtilmiştir.
Dosyada alınan bilirkişi raporu mahkememizce incelenip denetlenmiş, raporun toplanan delillere dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere uygun olduğu görülmüş, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
İ.İ.K’nun 294.maddesinde “Mühlet içinde borçlu aleyhine 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur, ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haciz kararları uygulanmaz, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez….” hükmü düzenlenmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/08/2019 tarih E. … sayılı kararı ile 07/08/2019 tarihinden geçerli olmak üzere 1 yıl süre ile kesin mühlet verilmesine karar verildiği görülmekle birlikte, İ.İ.K’nun anılan hükmü gereği, bu kararın mahkememiz dosyasındaki davanın görülmesine engel olmadığı sabittir.
Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Bilirkişi incelemesi ile davacı şirketin kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 27.11.2018 takip tarihi itibarıyla davalı yandan 60.000,00 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 27.11.2018 takip tarihi itibarıyla davacı yana 60.000,00 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davalının malzemelerin teslim edildiğini kabul ettiği ve borcu ödediğini belirtmesi nedeniyle ispat yükü kendisinde olan davalının ödeme iddiasını ispatlayamadığı görülmekle, davacının davalıdan 60.000,00-TL’sı alacaklı olduğu anlaşıldığından, davanın ve davalı taraf likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiğinden icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, … İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2- 60.000,00-TL’sı asıl alacağın %20 si olan 12.000,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 4.098,60-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 724,65-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.373,95-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 8.600,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 760,55-TL ilk gider, 750-TL bilirkişi, 194,10-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 1.704,65-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası resen davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, taraflar vekillerinin yüzüne karşı karar verildi. 09/09/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza