Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1174 E. 2018/1317 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1174 Esas
KARAR NO : 2018/1317

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2017
KARAR TARİHİ : 13/12/2018

Mahkememizde görülen Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Davacı kurumun, tüzel kişiliğe sahip faaliyetlerinde özerk ve sorumluluğu sermayesi ile sınırlı bir kamu iktisadi kuruluşu olduğunu, kuruluş tarafından temizlik ve salon hizmetleri işi firmalardan hizmet satın alınarak, firmalarla yapılan sözleşmelerin eki teknik şartnamelerin Yasal sorumluluk başlıklı 13. Maddesi: “Şartnamenin konusu işin ifası firmanın bu işle ilgili olarak çalıştıracağı elaman ve araçlar bakımından, iş kanunu, vergi kanunları, SSK Mevzuatı, belediye tüzükleri ile ilgili kanun ve mevzuat hükümlerinin uygulamasından doğacak her türlü hukuki ve cezai sorumluluk doğrudan firmaya aittir.”
Aynca yapılan sözleşmelerin eki Teknik Şartnamenin “Yüklenicinin yükümlülükleri” başlıklı 8. Maddesinin 8. Bendi “ Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı mevzuatı ile hür türlü işçi ve işveren hakkındaki mevzuata göre işçi alınması, işçi haklarının ödenmesi, işçi çıkarılması ve sair konularda tüm sorumluluk yükleniciye ait olup, idare bu konuda sorumlu tutulamaz.” Hükmünü içerdiğini,
İş akdi fesih edilen Ahmet Bozacı tarafından … 6. İş Mahkemesi … E Sayılı dosyası ile kuruluş aleyhine feshin geçersizliği ve işe iade talepli dava ikame edildiği, yerel Mahkemenin kuruluşun asıl işveren olması nedeniyle davayı kabul ettiği, … 6. İş Mahkemesi 2012/427 E-2014/646 K Sayılı kararın Yargıtay 9. HD. 26.05.2015 tarih ve 2015/11970 E-2015/19057 K Sayılı karan işe onandığını, anılan kararın … 30. İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyasından icraya konulduğunu, icra emrinin stopaj kesintisi yapıldıktan sonra 11.097,17 TL icraya ödendiğini,belirterek ;
Kuruluşça davalı yüklenicilerin işçisi Ahmet Bozacı’ nın açtığı davada yargı kararı gereğince ödenen 11.097,17 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte sorumlu olduklan dönemler itibariyle rücuan davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle;
Görevli Mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu, işçilik alacaklarının 6552 sayılı kanun emredici hükümleri çerçevesinde idareye ait olduğunu, imzalana sözleşme ile kanunun emredici hükümlerinin bertaraf edilemeyeceğini, kıdem tazminatının rücusuna ilişkin açılan davanın husumet yokluğundan reddi gerekeceği, rücu ilişkisine gerekçe olarak gösterilen sözleşme maddeleri “genel işlem koşulu” olup, mezkur maddelerin yok hükmünde olduğu, kıdem tazminatı ödemesi yapılan işçinin hukuksal ve ekonomik bağımlılığı bulunan iki işvereni olmadığım, işçilik alacaklarından sadece asıl işverenin sorumlu olduğunu, davalının tüm işçilik alacaklarından sorumlu olamayacağı, sorumluluğun ihale dönemi ile ilgili olduğunu,
Davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesini, davanın esasına girilmesi halinde tarafların % 50 kusurlu sayılması nedeniyle dava dışı işçinin alacaklarından müvekkil firmanın kendi dönemi ile sınırlı olarak sorumlu olduğu miktarın müşterek müteselsil sorumlu sıfatıyla iş veren olan davacı kurum ile birlikte sorumluluğuna karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE/
Dava, üst işverenin işçiye ödediği işçilik alacağının alt işverene rücuu istemine ilişkindir
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda 24/04/2018 tarihli, 2017/390 Esas 2018/456 Karar ile dava kabul edilmiştir. Davalı tarafından karar istinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19.Hukuk Dairesi 2018/3166 esas – 2018/2072 karar sayılı ve 22/11/2018 tarihli ilamı ile mahkememiz kararını kaldırırmıştır.İlamda;
” Bu davanın ticari bir dava niteliği taşımadığı, taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişki olmadığı, TTK.4 ve 5.maddelerinde tarif edilen ticari davalardan sayılmadığı, görev hususunun re’sen göz önüne alınması gerektiğinden, taraflar arasındaki sözleşmeye ilişkin TTK’nun 4.maddesinde yazılı olan başka bir deyişle TBK’nuna atıf yaptığı sözleşmelerden olmadığı gibi bu davada davacı tarafın tacir olmayıp bir kamu kurumu olduğu, hal böyle olunca da TTK 4.maddesinde tarif edilen her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili olma şartının bulunmadığından nispi ticari dava olarak da kabulünün mümkün bulunmadığından ticaret mahkemesi eldeki davada görevli değildir. Dava, asıl(üst) ve alt işveren arasındaki sözleşmeden doğan rücuen tazminatın tahsili talebine ilişkin olup, davaya bakmakla görevli mahkeme genel nitelikteki Asliye Hukuk Mahkemesi’dir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.”
Gerekçesi açıklanmıştır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19.Hukuk Dairesinin 2018/3166 esas – 2018/2072 karar sayılı ve 22/11/2018 tarihli kararı kesindir.
Kesin olarak verilen kaldırma kararı ile mahkememiz bağlıdır. Bu nedenle mahkememizin görevsizliğine ve dava dosyasının genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE süresinde talepte bulunulması halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine,
2-Yargılama harç ve giderlerinin görevli mahkemece dikkate alınmasına,
3-Süresinde talepte bulunulmaması halinde dosyanın ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dair tarafların yokluğunda verilen kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/12/2018

Katip

Hakim