Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1160 E. 2019/1006 K. 06.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1160 Esas
KARAR NO : 2019/1006
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2018
KARAR TARİHİ : 06/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkili firmanın catering firması olduğunu, tabldot ile yemek satışı yaptığını, davalıya çeşitli tarihlerde yemek verdiğini ve davalının borcun tamamını müvekkiline ödemediğini, alacağın tahsili için …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını ancak davalı tarafından itiraz edildiğini beyanla, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideriyle ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Müvekkili şirketin davacı şirkete borcu bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 21/11/2018 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 28/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 29/11/2019 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Yargılama sürecinde bilirkişi olarak görevlendirilen … tarafından sunulan 04/07/2019 tarihli raporda özetle; Davacının ve davalının ibraz edilen ticari defterlerinin ilgili kanun hükümlerine göre uygun tutulduğunun tespit edildiği, davacının ve davalının muhasebe kayıtlarının bilgisayar sistemi ile tutulduğu, muavin defter kayıtları ana grup hesap hesapları ve defterlerin birbiriyle mutabakat içinde olduğu, davacının muhasebe kayıtlarında takip tarihinde davalıdan 7.254,63-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalının muhasebe kayıtlarında takip tarihinde davacıya 7.254,63-TL borçlu olduğunun tespit edildiği, tarafların icra takibine konu 7.254,63-TL tutarında defter kayıtlarında mutabık olduklarının tespit edildiğinin icra dosyasında takip tarihi sonrası için talep edilen faiz oranının doğru olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Bilirkişi raporunda tarafların icra takibine konu 7.254,63-TL tutarında defter kayıtlarında mutabık olduklarının tespit edildiğinin belirtildiği görülmekle davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 7.254,63-TL alacağının olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla 7.254,59 alacağın %20 si olan 1.450,91-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu Hükümlerine göre alınması gereken 495,56-TL ilam harcından peşin alınan 87,63-TL harcın mahsup edilerek 407,93-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 123,53-TL ilk gider, 60,00-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 700-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 883,53-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan taraflar vekillerinin yüzüne açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/11/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)