Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1153 E. 2019/1218 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1153 Esas
KARAR NO : 2019/1218
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/12/2018
KARAR TARİHİ : 18/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkinin, davalı firma ve firma yetkilisi ile protokol yaptığını ve bu ticari anlaşma gereği 30/12/2013 tarihli yapılacak hizmetler için fiyat teklifi servis ve montaj sözleşmesi yapıldığını, müvekkilinin protokol gereği yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ancak davalı şirketin bakiye hizmet bedelini ödemediğini, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını ve davalının borcun tamamına tüm ferileri ile birlikte itiraz ettiğini beyanla, itirazın iptaline, takibin devamı ile 15.171,91-TL en yüksek reeskont avans faiz oranı tahsiline, Davalının %20’den aşağı olamamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi özetle; Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
GEREKÇE:
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 15/03/2017 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 15/12/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 19/12/2017 tarihine borca itiraz ettiği ve fer’ilerine itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce, Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilen yazı ile davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılması istenilmiş ve sonucunda alının raporda davalının bilinen adreslerinde olmadığı ve yeni adresi hususunda bilgiye ulaşılamadığı belirtmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen Bilirkişi … tarafından sunulan 18/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafın dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulen uygun olarak yapılmış olduğu, faturalarla kayıtların uyumlu olan davacı taraf defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, davalı defter ve kayıtlarının yerel bilirkişi tarafından incelemesinin yapılamadığını, Davacı ile davalı arasında ticari ilişkiden kaynaklı sözleşmeye ve verilen hizmete istinaden 27.05.2014 tarihli 73.981 TL’lik klima sistemi ve montaj bedeli faturası düzenlendiği, davalının ise sözleşmeye istinaden peyder pey ödemeler yaptığını, Dava konusu 15.171,91 TL asıl alacağın cari hesap alacağı olduğu, 27.05.2014 tarihli 73.981 TL’lik faturanın ödenmeyen kısmından kalan bakiye alacağı olduğu, Davacı şirketin defter ve kayıtlarında eklerde yevmiye kaydı ile detayı verilen tüm faturalar ve ödemelerden sonra oluşan 31.12.2018 tarihi itibariyle 15.171,91 TL defter ve kayıtlarında davalıdan alacaklı olduğunu ve bu alacağın 2016 yılına devrettiği başkaca ödeme olmadığı bildirmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Bilirkişi raporunda davacının icra takibine konu 15.171,91-TL tutarında alacaklı olduğunun tespit edildiğinin belirtildiği görülmekle davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 15.171,91-TL alacağının olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) … İcra müdürlüğünün … esas sayılı ile başlatılan takibe yönelik itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacak 15.171,91-TL’nin %20’si oranında 3.034,38 -TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu hükümlerine göre alınması gereken 1.036,39-TL ilam harcından peşin yatırılan 183,24-TL harcın mahsup edilerek 853,15-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince 2.725,00 TL maktu ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 219,14-TL ilk gider, 671,60-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.150-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.040,74-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
6-HMK 333. maddesi uyarınca, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, Mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair verilen karar, hazır olan davalı vekilinin yokluğunda, davacının yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/12/2019

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)