Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/997 E. 2018/884 K. 10.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/997 Esas
KARAR NO : 2018/884

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2017
KARAR TARİHİ : 10/09/2018

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Davalı şirketin müvekkilinden 27/02/2014 tarihinde KDV dahil 27.416,23 TL tutarında tekstil ürünü satın aldığını müvekkilinin … numaralı faturayı düzenlediğini , ürünlerin ve faturanın davalı borçluya teslim edildiğini ancak bakiye 22.139,00 TL borcun davalı tarafından ödenmediğini bu nedenle ilamsız icra takibi başlatıldığını belirterek … 1 İcra müd … Esas sayılı dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ve %20 İcra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /
Davalıya cevap dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmiş cevap dilekçesi vermediği gibi duruşmalara da katılmamıştır.Davalının davayı ve borcu inkar ettiği kabul edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
… 1.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası takip dosyası kapsamında davacı tarafın davalı hakkında 22.139,00 TL fatura 1.484,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.623,83 TL alacağın ödetilmesi istemiyle ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu
Davalı tarafından yasal süresi içinde vaki itirazda bulunulduğu,icra takibinin İİK.nun 62 maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran da, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Mahkememizce davacı tarafın ticari defter ve kayıtları ile dayanağı belgeleri üzerinde inceleme yapılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Bilirkişi …’ın 15/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle;davacı tarafa ait 2014/2015 yılı yevmiye , defteri kebir ve envanter defterleri üzerinde yapılan incelemede
-2014/2015 yıllarına ait ticari defterlerin noter açılış kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı,
-Dava dosyası, taraf ticari defterleri ve delil niteliği dosyaya sunulu evraklar, üzerinde yapılan inceleme neticesinde, davacı şirketin davalı şirketten 10.12.2014 takip tarihi itibariyle 238.663,78 tl alacaklı olduğu, eş deyişle davalı şirketin davacı şirkete 10.12.2014 takip tarihi itibariyle 238.663,78 tl borçlu olduğu, dava konusu yapılan 27.02.2014 tarih 114131 nolu 27.416,23 TL tutarlı faturanın davacı şirket yasal defterlerinde kayıtlı olduğu, takip talebinin asıl alacak olarak 22.139,00 TL olduğu, aradaki fark olan (27.416,23-22.139,00=5.277,23 ) 5.277,23 TL’ nin 23.02.2014 tarihinde 5.300,00 TL ödemeden kaynaklanmakta olduğu, 28.02.2014 tarihinde alınan 25.200,00 TL havalenin eski borçlara mahsup edilmiş olduğu,
– Davacı tarafından düzenlenen faturaların 6102 sayılı T.T.K.’ nun 3. Fatura ve Teyit Mektubu başlıklı 21.maddesi hükmü gereği dava dosyasında davacı tarafından faturalara itiraz edildiğine dair bir bilgi veya belgeye rastlanmamış olduğu,
-İcra takibinin davalıya 17.12.2014 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, davalı borçlunun ise 23.12.2014 tarihinde itiraz dilekçesini vermiş olduğu, dolayısıyla davalı borçlunun yedi günlük yasal sürede itiraz etmiş olduğu,
– Davalı şirkete gönderilmiş bir ihtarnamenin dava dosyasında mevcut olmadığı, dolayısıyla faiz talebi değerlendirmesinin Mahkemeye ait olduğu, bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre ;
Tarafların arasında ticari ilişki bulunduğu , yapılan satış nedeni ile davacı tarafca düzenlenen 27/02/2014 tanzim tarihli 07/03/2014 vade tarihli F-114131 numaralı 27.416,23 TL bedelli faturanın ve faturaya konu ürünün davalıya teslim edildiği, davalının faturayı iade etmediği, itirazda da bulunmadığı, davacının ticari defter ve kayıtlarından tespit edilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda ayıntısı ile açıklandığı üzere davacının lehine delil niteliği taşıyan ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibari ile davacının 238.663,78 TL alacaklı olduğu takibin dayanağı olan fatura karşılığı davalının 23/02/2014 tarihinde 5.300,00 TL ödeme yaptığı , davalının 28/02/2014 tarihinde de 25.200,00 TL ödemede bulunduğu yapılan bu ödemenin davalının eski borçlarına mahsup edildiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce davacının … numaralı fatura nedeni ile 22.139,00 TL alacaklı olduğu sabit bulunmuştur. Davacı her ne kadar 1.484,83 TL işlemiş faiz isteminde bulunmuş ise de takipten önce davalının temerrüdünü doğuran ihtar tebliğ edilmediği, dosyaya buna ilişkin belge de sunulmadığı anlaşılmış, davacının işlemiş faiz talebi kabul edilmemiştir.
İİK 67 mad gereğince davacı alacağı likit ve belirlenebilir olduğundan hüküm altına alınan 22.139,00 TL nin %20 si oranın da icra inkar tazminatının tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HÜKÜM /
1-… 1 İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 22.139,00 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline ,takibin devamına,fazla istemin reddine
22.139,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren takip koşullarında yasal faiz yürütülmesine
Hüküm altına alınan 22.139,00 TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davacı lehine davalıdan tahsiline
2-Hüküm tarihinde geçerli olan alınması gereken 1.512,32 TL harçtan davacı tarafından yatırılan 434,84 TL peşin harcın mahsubuna eksik 1.077,48 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap olunan 2.656,68 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.279,84 TL (başvurma harcı, peşin harç, davetiye ve müzekkere gideri, bilirkişi ücreti) nin kabul oranına göre 1.226,73 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına
HMK nun 333. Maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansından artan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul BAM da istinaf yolu açık olmak üzere, verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/09/2018

Katip …

Hakim …