Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/975 E. 2020/301 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/975 Esas
KARAR NO : 2020/301
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 10/07/2013
KARAR TARİHİ : 30/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkili şirkete sigortalı … plakalı aracın 10/12/2012 tarihli kaza neticesinde hasarlandığını, hasarın 26.358,00 TL olduğunun ve olayın davalı idarenin % 100 kusuru neticesinde oluştuğunun tespit edildiğini, kusur bedelinin taraflarından ödendiğini, davalıya iadeli taahhütlü rücu mektubu gönderildiğini ve 26/06/2013 tarihinde cevabi yazısının alındığını beyanla, 26.358,00 TL nın 23/01/2013 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; davacı sigortalısı aracın yoldaki su birikintisi nedeniyle hasara uğradığı iddiası ile belediyeleri hakkında hizmet kusuru bulunması nedeni ile iadeleri hakkında dava açıldığını, bu halde idari yargının görevli olduğunu, böylece davanın öncelikle görevsizlik yönünden reddi gerektiğini, ayrıca davanın karayolları genel müdürlüğüne yöneltilmesi gerektiğini, yani husumet itirazlarının da olduğunu, olay ile idarenin eylemi arasında nedensellik bağı bulunmadığından davanın esas yönündende de reddi gerektiğini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, sigortalı aracın uğradığı hasarı ödeyen sigorta şirketinin zararın idarece giderilmesi isteminden ibaret bulunan rücuen tazminat davasıdır.
Taraflarca delil olarak; Devir Protokolü, harita, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
….Asliye Ticaret Mahkemesi’nde yapılan yargılama sonucu mahkememizce 21/10/2013 tarih ve 2013/184 Esas 2013/327 Karar sayılı ilamıyla davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 02/03/2015 tarih ve 2015/1184 Esas 2015/3674 Karar sayılı ilamıyla; ”Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına” gerekçesiyle davacının temyiz talebinin reddine karar verildiği, 25/08/2015 tarihinde kararın kesinleştiği, … İdare Mahkemesi’nin 2016/2382 Esas sayılı dosyasından yapılan başvuru neticesinde Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün 10/07/2017 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamıyla; ”2918 sayılı Yasanın 19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 110.maddesi ile Anayasa Mahkemesi’nin işaret edilen kararı gözetildiğinde, bahsi geçen Kanun maddesinin karayollarında, can ve mal güvenliği yönünden trafik düzeninin sağlanarak trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemleri kapsadığı ve Kanunun, trafikle ilgili kuralları, şartları, hak ve yükümlülükleri, bunların uygulanmasını ve denetlenmesini, ilgili kuruluşları ve bunların görev yetki ve sorumlulukları ile çalışma usullerini kapsadığı, dolayısıyla oluşan trafik kazası nedeniyle açılacak sorumluluk davalarının görüm ve çözümünde adli yargının görevli olduğu, meydana gelen zararın tazmini istemiyle açılan bu davanın da adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğuna, bu nedenle … İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile, … Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 21/10/2013 tarih ve 2013/184 Esas 2013/237 Karar sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına” gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiş ve dosya yeni bir esas almıştır.
Mahkememize tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda bilirkişi heyet raporu alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler İnşaat Mühendisi … , Prof.Dr…., Sigorta Hukuk Uzmanı … tarafından sunulan 07/04/2019 tarihli heyet raporu özetle; ”Dava konusu olayda sigortacının TTK.1301.maddesi anlamında halefiyet hakkını oluşturan unsurlar gerçekleşmiş olduğu, davacı sigortacının dava dışı sigortalısına yaptığı ödeme dolayısı ile sigortalı araçta meydana gelen hasarlar karşılığını kusurlu davalı yandan talep etmeye hakkı bulunduğu, kaza tespit tutanağında … Kavşağı’na 200 metre kala olayın yaşandığı, … ve … arasında yapılan protokolün 6.1.maddesine göre hukuki sorumluluğun … ye ait olduğu, dava konusu araca yapılan hasar bedelinin 26.358,42 TL olduğu, dava konusu 26/05/2012 tarihli trafik kazası neticesinde dosyada bir örneği mübrez ibraname karşılığı sigortalı aracın tamirinin karşılığı ödenmek suretiyle tazmin edilen 26.358,42 TL tazminatın bu tür davalarda Yargıtay’ın müstekar içtihatları uyarınca ödeme tarihinden temerrüt faizinin başlatılmasına ilişkin genel kabulü uyarınca ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilinin talep ve dava edilmesinin mümkün olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
Mahkememizce tarafların itiraz ve beyanları doğrultusunda meydana gelen kazada davalı tarafın kusurunun net şekilde belirtilmesi yönünden bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler İnşaat Mühendisi …, Prof.Dr. … , Sigorta Hukuk Uzmanı … tarafından sunulan 13/02/2020 tarihli heyet ek raporu özetle; ”Kaza tespit tutanağında net olarak belirtildiği üzere yolda bulunan suyun sebebi ile araç sürücüsünün kontrolünü kaybettiği anlaşıldığı, davalı tarafın kusuru yol üzerinde birikmiş olan suyun temizlenmemesi olduğu, davacının talebi fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 26.358,00 TL olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.
GEREKÇE :
Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı sigorta şirketinin sigortaladığı aracın karıştığı tek taraflı kaza sonucu oluşan zararı ödediği, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu davalı idarenin sorumluluğundaki yolda biriken su birikintisinin kazanın oluşumunda yüzde yüz kusur sayıldığı, davacı tarafça kazalı araç için ödenen 26.358,00-TL tamir masrafının kadr-i maruf olduğu, yine … ile … arasında yapılan protokolün 6.1 maddesine göre kazanın meydana geldiği yolun sorumluluğunun davalı …’nde olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
26.358,00 TL’nin 23/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 1.800,51-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 450,15-TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.350,36-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 450,15-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.958,70-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.500,00-TL bilirkişi ücreti ve 188,50-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.688,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde Yargıtay’a hitaben yazılacak dilekçeyle TEMYİZ yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/06/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪