Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/901 E. 2018/1324 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/893
KARAR NO : 2018/1360

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/10/2017
KARAR TARİHİ : 18/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12/10/2006 tarihinde … plakalı aracın sürücüsü olan … tarafından seyir halinde iken müvekkillerinin desteği müteveffa …a çarpması sonucu …ın vefat ettiğini, kaza tarihinde … plakalı aracın KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin mevcut olmadığını, bu nedenle davayı …na yönelttiklerini, dava konusu kaza sonucu evlatlarını ve ileriki yıllardaki desteklerini kaybettiklerini, davalı …nın müvekkillerinin maruz kaldığı destekten yoksun kalma zararlarının tamamının sigorta teminatları dahilinde tazmin etmekle mükellef olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulü ile esas itibari ile destekten yoksun kalan 3. Kişi olan bağlantılı olarak anne baba mirasçı sıfatı da bulunan müvekkilleri için 3.000-TL’şer destekten yoksun kalma zararının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …ndan tazmin ve tahsili ile müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazanın 12/10/2006 tarihinde meydana geldiğini, dava tarihi olan 13/10/2017 kaza tarihi itibariyle geçerli olan 765 sayılı TC’nın 102/3 maddesinde öngörülen zanamaşımı süresinin 12/10/2016 tarihinde sona erdiğini, söz konusu dava talebin zamanaşımına uğramış olduğundan müvekkili şirketin kaza ile ilgili herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, be nedenle davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin gerektiğini, esasa ilişkin itirazlarında ise; davacı tarafın zararını usulen ispat etmesinin gerektiğini, davacıların kaza sebebiyle uğradıkları gerçek zararının tespitinin gerektiğini, kusur durumunun belirlenmesi aşamasında müterafik kusurun bulunup bulunmadığının incelenmesi müterafik kusurun varlığı halinde de belirlenen tazminattan BK’nun hakkaniyet ve müterafik kusur hükümlerine göre indirim yapılmasının gerektiğini, dava konusu olayın haksız fiilden kaynaklandığı göz önüne alınarak davacının hükmedilecek tazminat bedeline avans faizi temerrüd faizi uygulanması talebinin haksız olup reddinin gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava Zorunlu mali mesuliyet sigorta güvencesi bulunmayan aracın karıştığı kazada desteğini kaybeden davacıların açmış oldukları destekten yokun kalma tazminat istemidir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın sigorta teminatı olmayan aracın tek taraflı kazası ile işleten sürücü konumunda olan mütevefa desteğini kaybeden davacıların … aleyhine açtıkları destekten yoksun kalma tazminatı istemi olduğu açıktır.
Mahkememizce dosyanın taraf iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller kapsamında rapor aldırılmak üzere dosyanın bilirkişi heyetine tevdi ile rapor aldırılmasının istenilmesine karar verildiği, Bilirkişiler Prof. Dr. … ve Aktüeryal Hesap Uzmanı Yük. Müh. … tarafından sunulan 12/11/2018 tarihli raporda; Mevcut bilgi ve bulgular ışığında, 12/10/2006 tarihli trafik kazasında … plakalı kamyonetin sürücüsü …’a atfedilecek kusuru bulunmadığı, kaza tarihi itibariyle 3 yaşında olan ve yaşı itibariyle trafik bilincinde olması beklenemeyecek müteveffa yaya …’ın davranışlarının olayın meydana gelmesinde etkili olduğu, sigortasız araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusuru olmadığından ve %100 kusur tenzili yapılmakla davacıların talep edebilecekleri maddi zarar da bulunmadığından davalının sorumluluğuna gidilemeyeceği kanaati bildirilmiştir.
TTK’nın 1268 maddesi gereğince, ” Sebepsiz yere ödenmiş bulunan primin veya sigorta bedelinin geri alınması alacakları dahil mukavelesinden doğan bütün mutalebeler, iki yılda müruruzamana uğrar. “,
KTK’nun 109 maddesi gereğince, ” Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.
Dava cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre tazminat talepleri için de geçerlidir.” hükmü mevcuttur.
Somut olayda ölümlü kazanın 12/10/2006 tarihinde meydana geldiği her iki tarafında kabulündedir.Kaza tarihi itbari ile yürürlükte olan 765 sayılı TCK 102/3 maddesi uyarınca ceza zamanaşımı süresi de 10 yıldır.
Davanın ” Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. ” maddesi gereği 10 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 13/10/2017 tarihinde huzurdaki davanın açıldığı sabittir. Dolayısıyla 2918 sy KTK 109 md. 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra dava açılmıştır. Davalının süresinde zamanaşımı itirazı vardır.
Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Zaman aşımı sebebiyle davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 35,90-TL karar harcının davacıdan peşin alınan 31,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,50-TL harcın davacıdan tahsiline,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 2.180-TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-HMK 333. md. uyarınca davacılar tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacılara iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/12/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır