Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/808 E. 2018/1041 K. 09.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/808 Esas
KARAR NO : 2018/1041

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2017
KARAR TARİHİ : 09/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirket ile davalı taraf arasında uzun zamandır süre gelen bir ticari ilişki olduğunu, müvekkil iş bu ticari ilişki kapsamında davalı tarafa boya malzemeleri satmakta ve davalı taraf da buna ilişkin ödemeleri belirli aralıklarla yüklü miktarda ödeme yaparak hesap açığını kapattığını, davalı taraf ödemelerini uzun bir süre geciktirdiğinden müvekkilinin mağdur olduğunu, bu nedenle davalı hakkında … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatmak zorunda kalındığını, davalı taraftan 7.167,79-TL cari hesap alacağı olduğunu, davalı tarafın iş bu icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, taraflar arasındaki ticari ilişki yıllardır süregelmesine rağmen, davalı adına kesilmiş ve davalı tarafa teslim edilmiş birçok fatura olmasına ve iş bu takip tutarı kadar borçlarının olduğunu bilmelerine rağmen icra takibine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiklerini ve tüm bu nedenlerle davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili beyanlarında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya bir örneği getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 7.598,42-TL nin tahsili amacıyla 16/08/2017 tarihinde örnek 7 nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdi ile … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında göz önüne alınarak iddia ve savunmalar ile dosyaya sunulan deliller, icra takip dosyası ve tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, Mali Müşavir Bilirkişi tarafından düzenlenen 04/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı tarafından ticari defter sunulmadığı, davacı tarafından sunulan ticari kayıt, dayanak fatura ve yazılı düzenlenen belgeler ile ve dosyaya gelen yazı cevapları kapsamında yapılan tespit ayrıntıları rapor içerisindeki gibi olup, davacının takibe konu yapılan fatura sebebi ile takip tarihinde 7.167,63-TL tutarda davalıdan alacaklı olduğunu bildirdiği görülmüştür.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Taraflar arasında alım satıma dayalı ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafın almış olduğu boyaların bedellerini ödemediği, buna istinaden yapılan icra takibine de itiraz ettiği, davacı tarafça tutulan defterlerin usul ve yasaya uygun olup davacı alacağını doğruladığı, davalı tarafın bilirkişi incelemesine herhangi bir defter sunmadığı, bundan başka davalı tarafın ödeme veya başka bir savunmada da bulunmadığı anlaşıldığından davalı tarafın icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına,
Anılan durum karşısında takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davalı tarafın …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile ödeme emrinin tebliği tarihi itibaren ana paraya uygulanacak avans faiziyle takibin devamına,
7.167,63-TL cari hesap alacağının %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 489,62-TL karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 122,41-TL harcın mahsubu ile bakiye 367,21-TL harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.180,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 153,81-TL ilk gider, 600,00-TL bilirkişi, 78,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 831,81-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.09/10/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır