Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/806 E. 2019/39 K. 25.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/806 Esas
KARAR NO : 2019/39

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/09/2017
KARAR TARİHİ : 25/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkil şirket ile davalı şirket arasında mal alım satımından kaynaklanan ticari ilişki nedeniyle cari hesap ilişkisi olduğunu, müvekkil şirketin cari hesap ilişkisine göre davalıdan alacağı olduğundan tahsili için … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasından davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını ve davalı tarafın kötü niyetli olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı şirket tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalı şirketin alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı ve davaya ilişkin herhangi bir cevap vermediği anlaşıldı.
GEREKÇE:
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davacının davalı taraftan cari hesap alacağı bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 22.424,98-TL alacağının tahsili amacıyla 21/06/2017 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 06/07/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 11/07/2017 tarihinde borca itiraz ettiği, davalı borçlunun itirazının süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dava dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması ile uygulanan faiz yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, mali müşavir bilirkişi tarafından sunulan 04/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda; ”Davacı şirketin davalı şirketten icra takibine konu olan 22.424,98-TL alacaklı olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Davalı tarafa ticari defterlerini sunması için ihtaratlı davetiye çıkartılmış ancak sunmadığı görülmüştür.
Tarafların iddiaları ile toplanan delillere göre; davacı tarafın davalı tarafa mal satış faturaları düzenlediği, davalı tarafın borcun bir kısmını ödediği bakiyesini ödememesi üzerine icra takibi yapıldığı, davalı tarafça icra takibine itiraz edildiği, davalı tarafça mal alındığı halde borcun ödenmediği ve başkacada bir savunmada bulunulmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, haksız ve kötü niyetli icra takibine itiraz ettiği anlaşıldığından davalı tarafın asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
22.424,98 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 1.531,85-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 270,85-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.261,00-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 270,85-TL harç, 700,00-TL bilirkişi ücreti ve 148,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.118,85-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/01/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır