Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/800 E. 2018/1016 K. 02.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/800 Esas
KARAR NO : 2018/1016

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/09/2017
KARAR TARİHİ : 02/10/2018

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA / Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
07/03/2017 tarihinde sürücüsü …’un sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın hatalı olarak müvekkiline ait … plakalı aracın ön kısımlarına çarptığını, sigorta şirketleri ve sigortalı bilgi gözetim merkezi tarafından meydana gelen trafik kazası sonucu 10/04/2017 tarihli ekspertiz raporunda müvekkilinin aracında 2.750-TL değer kaybı ve 1.575-TL kazanç kaybı ile 250-TL eksper masrafı toplamı 4.575-TL zararı olduğunu, bunun üzerine …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasından davalılara karşı icra takibi başlatıldığını, davalılardan …’un 18/04/2017, diğer davalı … ın 21/04/2017 tarihinde takibe ve borca itiraz ettiklerini, müvekkilinin aracının serviste kaldığı hergün zarar ettiğini, kazancını aracı ile sağladığını, müvekkilinin aracında oluşan hasarlardan dolayı aracın değeinde düşme yaşandığını, haksız fiil hükümleri uygulanan araç değer kayıplarında değer kaybını kusurlu olan tarafın ödemekle yükümlü olduğunu, davalıların yaptığı itirazların haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu ve tüm bu nedenlerle davalıların itirazlarının iptaline, takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmlerine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde ve özetle;
Müvekkili şirketin … plakalı aracın kasko sigortacısı olduğunu, dava konusu olayda müvekkil şirketin bir kusuru ya da sorumluluğu bulunmadığını, davacı müvekkil şirketin aracın maliki olması nedeniyle sorumlu olduğunu iddia ettiğini, araç maliki olmak meydana gelen kaza nedeniyle kusursuz sorumluluğu doğurmada yeterli olmadığını, davacı tarafın zararına yönelik talepleri fahiş olup, davacı tarafın taleplerinin bu sebeple de reddi gerektiğini, müvekkilinin poliçe limiti ile sorumlu tutulabileceğini, kazanç kaybından müvekkilinin sorumlu olmayacağını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı …’a cevap dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmiş cevap dilekçesi vermediği gibi duruşmalara da katılmamıştır.Davalının davayı ve borcu inkar ettiği kabul edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE/
Dava haksız fiil nedeniyle araç sürücüsü ve araç işletenine karşı açılan hasar ve kazanç kaybı tazminatına ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde hangi işlerin ticari dava olarak nitelendirilecekleri belirlenmiş, anılan kanunun 5.maddesinde asliye ticaret mahkemesi ile asliye ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir.
TTK nun sigortaya ilişkin hükümlerinde haksız fiil nedeniyle açılan davalarda ancak ZMM sigortacısına karşı açılan davalarda Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir.Mahkememiz dosyasında araç için zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi düzenleyen sigorta şirketi dava edilmemiştir.Bu nedenle genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nde davanın görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Mahkememiz ile Asliye hukuk mahkemesi arasındaki TTK’ nun 5/3.maddesi uyarınca görev ilişkisi vardır. Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır.Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlarda resen dikkate alınacak hususlardan olup dava şartı yokluğu halinde HMK’nun115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan .davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HÜKÜM /
1-Dava dosyasında mahkememizin görevsizliğine, HMK 114/1-c 115 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulen reddine, talep halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
2-HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
3-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına,
4-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara alınmasına,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul BAM’da İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.
02/10/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır