Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/746 E. 2018/119 K. 13.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/746 Esas
KARAR NO: 2018/119
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 29/12/2010
BİRLEŞEN İSTANBUL 50. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 2011/276 ESAS 2012/85 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA : Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Alacak
DAVA TARİHİ:24/08/2011
KARAR TARİHİ: 13/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA/Davacı vekili dava dilekçesinde özetle
Davacı vekili, müvekkili şirketin bayisi olan davalı şirkete 44.317,00 TL intifa bedeli, 252.433,00 TL inkişaf bedeli olmak üzere toplam 296.750,00 TL ödeme yaptığını, davalılardan …’in taşınmaz maliki olduğunu ve doğacak tüm borçlarının 200.000,00 TL’ye kadar ayrıca münferiden işlemiş ve işleyecek faizi, tazminatı ve sair fer’ileri ile birlikte nakden ve defaten ödemeyi taahhüt ettiğini, Rekabet Kurulu kararları gereğince intifa süresinin tamamının kullanılamadığını, cezai yaptırıma maruz kalmamak için müvekkili şirketçe terkinin gerçekleştirildiğini ileri sürerek, bakiye intifa süresi ve inkişaf bedeline, kıstelyenim usulü hesaplama sonucunda isabet eden 180.444,37 TL’nin KDV’si ile birlikte iktisap ettiği tarihten itibaren ayrıca söz konusu bedelin dava tarihine kadar davalılar yerinde kaldığı sürede bu iktisap sayesinde davalının elde ettiği tüm semerelerin karşılığı olarak da 267.513,93 TL’nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ve KDV’si ile birlikte davalı şirketten tahsiline, davalı … yönünden 200.000 TL ile sınırlı olmak üzere aleyhine hüküm tesis edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP/Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalılar vekili, davacının yasal zorunluluğa uymadığını, Rekabet Kurumu tebliğinin yürürlükte olduğu 01.03.2005 tarihinde 15 yıl süreli intifa hakkı tesisini içeren sözleşmeyi akdetmek ve tapuda intifa hakkının tesisini gerçekleştirmek suretiyle kusurlu olduğunu, ayrıca geçiş dönemi içerisinde (yani 18.09.2005 tarihine kadar) yasaya uyumlu hale getirerek 5 yılla sınırlamadığını, kaldı ki davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı taleplerinin kanunun amir hükmü gereğince zamanaşımına uğradığını, müvekkile ödenen inkişaf bedelinin amacına uygun olarak kullanıldığını, dava konusu istasyonun malikinin de işleticisinin de … AŞ. olduğu için ödenen intifa ve inkişaf bedelinden …’in sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
BİRLEŞEN İSTANBUL 50. ATM nin 2011/276-2012/85 K. DOSYASI
DAVA/Davacı vekili dava dilekçesinde özetle
Birleşen dava davacısı … AŞ. vekili ise, teminat mektuplarının iadesi ile faturaya bağlanmış bulunan 156.496,34 TL tutarındaki müvekkili şirket alacağından şimdilik 10.000 TL’lik kısmının ödenmesi gerektiği tarihten itibaren hesaplanacak reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında teminat mektuplarından birisinin süresi sona erdiği için hükümsüz olduğunu, 200.000 TL’lik diğer banka teminat mektubunun iadesine karar verilmesi gerektiğini, bu nedenle 400.000 TL üzerinden değil, 200.000 TL üzerinden eksik harcın ikmali gerektiğini belirtmiş, ayrıca 10.000 TL alacak talebini 156.495,84 TL olarak ıslah ederek harcını yatırmıştır.
CEVAP/Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle;
Birleşen dava davalısı …Petrol Ofisi AŞ. vekili, usulüne uygun ıslah bulunmadığını, birleşen davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış ve yapılan yargılama sonunda 11/06/2013 tarih ve 2010/741-2013/103 sayılı
“davacının vermiş olduğu intifa ve inkişaf bedeli sayesinde ticari kazanç elde ettiği, bu nedenle bayilik gereğinin yerine getirilmesi için verilen bedellerin geri istenemeyeceği, davalı şirketten talep edilemeyecek kalemlerin davalı …’ten de talep edilemeyeceği nedeniyle asıl davanın reddine birleşen dava yönünden; 29.03.2012 havale tarihli teminat mektubunun birisinin hükümsüz kaldığı ile ilgili dilekçede “ıslah kelimesi kullanılmış ise de ıslah harcı yatırılmayan bu dilekçenin ıslah değil, beyan dilekçesi olduğu 25.12.2012 havale tarihli ıslah dilekçesinin usulüne uygun bir ıslah dilekçesi olduğu, karşı tarafın ikinci ıslah dilekçesi verilemeyeceği yönündeki itirazına da yerinde görülmediği, bilirkişi kurulu raporu ile birleşen davada talep edilen 153.994,73 TL alacak isteminin yerinde olduğunun anlaşıldığı, teminat mektuplarından birisinin süresinin dolduğu diğerinin iadesine karar verilmesi gerektiğinden birleşen davanın kısmen kabulüne” karar verilmiştir.
Mahkememiz kararı davacı …Petrol Ofisi AŞ.(birleşen davanın davalısı) vekilince temyiz edilmiştir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/6852 E- 2015/13747K sayılı ve 02.11.2015 tarihli ilamı ile
“1)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı (birleşen dava davalısı) vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2)Davacının intifa hakkının başlangıcının 01.11.2004 bitiş tarihinin ise 01.11.2019 olmasına rağmen intifa hakkının mecburen 29.09.2010 tarihinde terkin edildiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bilirkişi kurulu raporunda hesaplandığı üzere, intifa bedelinin kullanılamayan kalan süreye isabet eden miktarına hükmedilmesi gerekirken bu konudaki talebin reddinde isabet görülmemiştir.” mahkememiz kararını bozmuştur.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma ilamı sonucunda davacı-birleşen dosya davalısı …vekilinin birleşen dosya yönünden olan temyiz itirazlarının reddine karar verildiği gözetilerek birleşen İstanbul 50. ATM nin 2011/276 dosyası hakkında mahkememizce verilen kararın kesinleştiği anlaşılmış bu dosya nedeniyle yeniden hüküm kurulmamıştır.
Mahkememizin asıl dava dosyasında ise uyulan bozma ilamı gereğince ; 01/11/2004 tarihinde başlayan ve rekabet kurulu kararı gereği 29/09/2010 tarihinde sona eren bayilik sözleşmesi nedeniyle davacı …tarafından davalıya ödenen ve sözleşmenin süresinden önce sona ermesi nedeniyle kullanılamayan intifa hakkı için; kullanılmayan süreye isabet eden 18.181,82 TL intifa bedelinin KDV’si ile birlikte davalının iktisap ettiği 01/03/2005 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle
HÜKÜM
1-Mahkememiz asıl dosyasında 29.09.2010-01.11.2019 tarihleri arasına isabet eden artan süre için 18.181,82 TL intifa bedelinin KDV’si ile birlikte davalının iktisap ettiği 01/03/2005 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazla istemin reddine
2-Birleşen İstanbul 50. ATM nin 2011/276-2012/85 K sayılı dosyasında verilen kararın Yargıtay 19.Hk dairesi kararı ile kesinleşmiş olması nedeniyle yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına
3- Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.242,00 TL karar harcının peşin yatırılan 6.652,20 TL harçtan mahsubu ile artan 5.410,20 TL harcın davacıya iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 16.859,09 -TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesi gereğince hesap olunan 2.181,82 -TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.767,55 TL’nin ( B.V. Harcı, Tebligat Gideri, Karar Harcı ve Bilirkişi Gideri ) red kabul oranı değerlendirilerek, 1.487,18 TL’sinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde YARGITAY da temyiz yolu açık olmak üzere, verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/02/2018

Katip …

Hakim …