Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/696 E. 2019/53 K. 29.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/696 Esas
KARAR NO : 2019/53

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/08/2017
KARAR TARİHİ : 29/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkil şirketin alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine cari hesaptan kaynaklanan borç nedeniyle … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, davalının süresinde borca, borcun ferilerine, faiz oranına ve yetkiye itiraz ederek takibi durdurduğunu, alacaklı vekili olarak yetki itirazını kabul ettikten sonra takibin … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına kaydedildiğini, davalı tarafa ödeme emrinin 09/12/2016 tarihinde tebliğinden sonra 12/12/2016 tarihinde borca, borcun ferilerine ve faiz oranına yeniden itiraz edilerek takibin durduğunu, davalının yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalı tarafın alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; davacının … İcra Müdürlüğü’nin … Esas sayılı dosya ile müvekkil aleyhine “Cari Hesap Ekstresi Gereği Ödenmeyen Borç Yekünü” şeklinde dayanak göstermek suretiyle ilamsız icra takip başlattığını, iş bu cari hesap ekstresi dosyaya sunulmadığı gibi taraflarına da tebliğ edilmediğini, sadece soyut beyanlarla yetinen davacı tarafın cari hesap ekstresine ilişkin dosyaya hiçbir belge ibraz etmediğini, davacının alacaklı olduğunu ispatlaması gerektiğini, müvekkilin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkile ait ticari defterler incelendiğinde de iş bu durum açıklığa kavuşacağını ve müvekkilin herhangi bir borcu olmadığının tespit edileceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, davacının kötü niyetle işbu davayı ve icra takibini ikame ettiğinden %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davacının davalı taraftan fatura alacacağı bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 27.212,97-TL alacağının tahsili amacıyla 05/12/2016 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 09/12/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 12/12/2016 tarihinde borca, borcun ferilerine ve faiz oranına itiraz ettiği, davalı borçlunun itirazının süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dava dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması ile uygulanan faiz yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, mali müşavir bilirkişi tarafından sunulan 31/10/2018 tarihli bilirkişi raporunda; ”Davalının 2016 yılı dönem sonu muhasebe kayıtlarında 27.212,97-TL tutarda davacıya borçlu olduğu, gözükmekte olup, 2017 yılında borcun ödendiği ve davacıdan 2017 yılı dönem sonu bakiyesinde 1.348,29-TL alacaklı olduğu tespit edildiği ” kanaatiyle rapor etmiştir.
Davacı tarafa ticari defterlerini sunması için ihtaratlı davetiye çıkartırmış ancak sunmadığı görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları ile toplanan delillere göre; davalı tarafça icra takibine konu asıl alacak borcunun icra takibinden sonra 30/12/2016 tarihinde ödendiği, bu suretle davanın asıl alacak yönünden konusuz kaldığı, davalı tarafın likit ve bilinebilir olan borcunu zamanında ödemeyerek icra takibine yol açmak suretiyle haksız olduğunun sabit olduğu, bu suretle davalı tarafın icra inkar tazminatı ve yargılama giderlerinden sorumlu olduğu anlaşıldığından dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Asıl alacak 27.212,97-TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 44,40-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 328,67-TL harçtan mahsubu ile bakiye 284,57-TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.265,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan harç, bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere toplam 843,90-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.29/01/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır