Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/66 E. 2019/124 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/66 Esas
KARAR NO : 2019/124

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2017
KARAR TARİHİ : 12/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkili şirketin, davalıya ait şahsi eşyalarını New York-Amerika’dan, İstanbul’a taşınması için üstlendiği ve söz konusu malları eksiksiz ve hasarsız olarak ilgili mevzuata uygun bir şekilde taşıma işini bitirdiğini, bu taşıma işlemini eksiksiz ve hasarsız olarak yapılmasına rağmen, davalının, bu taşıma işine ilişkin olarak ifa etmesi gereken ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkili tarafından, davalıya defalarca yazılı ve sözlü olarak bu borcun hatırlatıldığını, ancak, davalının bu borcunu ödemediğini, daha sonra davalıya ihtarname keşide edildiğini, niye tahsilatın yapılmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, alacaklarının ihtar tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; davacının alacak iddiasının faturalara dayandığını, faturaların ve hesap özetinin taraflarına tebliğ edilmediğini, icra takibindeki döviz kuru ile davada ki dözviz kurunun farklı olduğunu, döviz kurlarını hangi tarihe göre hesap edildiğinin belli olmadığını, ihtar tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini, davacı vekilinin yaptıkları icra takibini gizlediklerini ve tüm bu nedenlerle kötü niyetli olarak açılan davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; davacının davalıdan konşimentoya dayalı alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Buna göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın yukarıda anılan madde uyarınca deniz alacağından kaynaklı olduğu ve Denizcilik İhtisas Mahkemesi’nin görev alanına girdiği anlaşılmaktadır.
28.04.2004 tarih, 25446 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 5136 Sayılı Yasanın 1. maddesiyle 6762 Sayılı TTK.nun 4. maddesine eklenen son fıkra ile; iş durumunun gerekli kıldığı yerlere, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığınca, bu kanunun dördüncü kitabında yer alan Deniz Ticaretine ilişkin uyuşmazlıklara bakmaya ve Asliye derecesinde olmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemelerinin kurulacağı, yargı çevresinin de Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirleneceği hükme bağlanmıştır.
6102 sayılı TTK’nun görev hususunu düzenleyen 5. Maddenin 2. Fıkrası gereğince “Bir yerde Asliye Ticaret Mahkemesi var ise, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4. Madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca Ticaret Mahkemesinde görülecek diğer işlere Asliye Ticaret Mahkemesi’nde bakılır. Bir yerde Ticaret davalarına bakan birden çok Asliye Ticaret Mahkemesi varsa iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca Asliye Ticaret Mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanun’dan ve diğer Kanunlardan doğan Deniz Ticaretine ve Deniz Sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilir.” hükmü getirilmiştir.
Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulunun 20.07.2004 gün ve 370 Sayılı kararı ile İstanbul’da Deniz İhtisas Mahkemesi kurulmuş ve faaliyete geçirilmiştir. İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi (Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatıyla) görevlendirilmiştir.
HMK nun 1. Maddesi hükmüne göre; göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca, dava şartı olan bu husus, HMK nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinde araştırılır. Dosya içeriği delillerin incelenmesinden taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6102 sayılı TTK’nun 931 ve devamı maddelerine dayalı konşimentodan kaynaklandığı anlaşıldığından, mahkememiz davaya bakmakla görevsiz olup, bu dava şartı noksanlığını sonradan giderilmesi de mümkün olmamakla, davanın saptanan dava şartı noksanlığı nedeni ile HMK nun 115/2 maddesi hükmü uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Dosyanın Deniz Ticaret İhtisas Mahkemesi olan … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne karar kesinleştiğinde ve süresinde talep halinde gönderilmesine,
2-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli mahkemesine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na gönderilmesine,
3-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra davaya yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin ihtaratına,
4-Harç ve masrafların görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.12/02/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır