Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/566 E. 2019/125 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/566 Esas
KARAR NO : 2019/125

DAVA : İtirazın İptali (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2017
KARAR TARİHİ : 12/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkil davacı şirketin kendi müşterilerini yemek, alışveriş ve birtakım turistik faaliyetler açısından … Tic. A.Ş kapsamındaki ticari işletmelere yönlendirdiğini ve bu müşteri bulma faaliyetinin sonucunda davalı şirketten komisyon geliri elde ettiğini, müvekkil şirket ve davalı şirket arasındaki hukuki ilişki kapsamında cari hesap sözleşmesi tutulduğunu ve faturalar düzenlenip davalı şirkete teslim edildiğini, davalı şirkete gönderilen faturalara süresinde ve usulünce itiraz edilmediğini ve alacağın likit olduğunu, davalı şirketin fatura borcunu ödememesi üzerine aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın kötü niyetli olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı şirket tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalı şirketin alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı ve davayanın esasına ilişkin herhangi bir cevap vermediği anlaşılmıştır.
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davacının davalı taraftan cari hesap alacağı bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 158.502,65-TL asıl alacak ve 1.459,09-TL faiz olmak üzere toplam 159.961,74-TL alacağının tahsili amacıyla 30/05/2016 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 02/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 06/06/2016 tarihinde borca itiraz ettiği, davalı borçlunun itirazının süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dava dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması ile uygulanan faiz yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, mali müşavir bilirkişi tarafından sunulan 02/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda; ”Davacının 2016 yılı muhasebe kayıtlarında icra takip tarihinde davalıdan 252.953,76-TL alacaklı olduğu ve 158.502,65-TL tutarlık kısmını icra takibine konu ettiği” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Davalı tarafa ticari defterlerini sunması için ihtaratlı davetiye çıkartılmış ancak sunmadığı görülmüştür.
GEREKÇE:
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu ile toplanan delillere göre; taraflar arasında müşteri teminine yönelik ticari ilişki bulunduğu, buna göre davacı tarafın davalı tarafın işletmesine müşteri yönlendirdiği, davacı tarafın davalı tarafa cari hesap alacağı için fatura düzenlediği, davalı tarafın borcunu ödememesi üzerine icra takibi yapıldığı, davalı tarafça icra takibine itiraz edildiği, davalı tarafça borcun ödenmediği ve başkacada bir savunmada bulunulmadığı, bilirkişi raporununda bu durumu teyit ettiği anlaşıldığından davanın kabulüne, davalı tarafın borcunu ödemediği halde haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiği anlaşıldığından asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacak 158.502,65 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince peşin için alınması gereken 10.926,99-TL karar ve ilam harcının davacıdan peşin alınan 1.931,94-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 8.995,05-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 15.547,94-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 1.931,94-TL harç, 121,50-TL dava masrafı ve 700,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.753,44-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.12/02/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır