Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/515 E. 2023/595 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/515 Esas
KARAR NO : 2023/595

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/06/2017
KARAR TARİHİ : 08/06/2023

Mahkememizde görülen Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;
Müvekkili Şirket ile Davalı arasında 28.01.2013 tarihinde … Merkezi inşaatı ile… İnşaat’ının… Betonarme işlerinin görülmesi için sözleşme imzalandığını , sözleşme neticesinde davalı üzerine düşen edimleri gereği gibi ifa etmemesi neticesinde söz konusu sözleşme karşılıklı mutabakat ile sözleşme çerçevesinde doğan alacaklar saklı kalmak kaydıyla 29.06.2014 tarihinde fesih edildiğini,
Hakkediş tutanakları ve tüm dosya kapsamı ile tutanaklı kesintiler, demir zayiat bedellerindeki fireler, beton zayiat bedellerindeki fireler ve de bakiye işin yapılması ile ilgili olarak üçüncü şahıs firmalara ödenen fiyat farkları doğrultusunda, Müvekkil Şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığının tespit edildiği
Müvekkili Şirket ile Davalı arasında 28.01.2013 tarihinde … inşaatı ile …inşaatının… Betonarme işlerinin görülmesi için sözleşme imzalandığını İşbu Sözleşmeye göre Müvekkil Şirket, Yüklenici, Davalı… Ltd. Şti. ise Alt Yüklenici konumunda olduğunu,
Fesih tarihinden sonra Davalı ile olan sözleşmesel ilişki neticesinde doğmuş hakkediş ve borçların kesin hesabı yapıldığını, bu hesap neticesinde Parsell-A-B Blok (1,2,3,9,10 ve 16 rıo’lu Anolar) Kaba işler ve Kule Vinç Kiralama işeri ile ilgili kesin hesap doğrultusunda; tutanaklı kesintiler, demir zayiat bedellerindeki fireler, beton zayiatı bedellerindeki fireler, bakiye işin yapılması ile ilgili olarak înaltaş ve Perspektif Firmalarına ödenen fiyat farkları, Davalının Cari hesap ve kesin hesap bakiyesi uyarınca toplam 3.515.051,96.-TL borçlu olduğunu Bu tespit akabinde Müvekkili Şirket yetkilileri Davalı ile gerek yazılı gerek sözlü birçok görüşme yapmasına rağmen borcun ödenmediğini ,
Müvekkili Şirket çeşitli yazılı/sözlü taleplerinin karşılıksız kalması karşısında Beşiktaş …Noterliği …yevmiye nolu 02.06.2016 tarihli ihtarnamesini keşide ettiğini ve bakiye borcun ödenmesini talep ettiğini
Müvekkili Şirket, Davalı tarafından geciktirilen ve tamamlanmayan işleri Sözleşme dışı üçüncü kişilere yaptırmak zorunda kaldığını doğan fiyat farkları sebebiyle mali açıdan büyük zarara uğradığını, Beşiktaş … Noterliği … yevmiye no’lu 07.04.2017 tarihli ihtarnamesi ile Davalının borçlu olduğu tutarı ödemesini talep ve ihtar ettiklerini , davalı her türlü ihtara rağmen herhangi bir cevap vermediğini ödeme yapmadığını,
Sözleşme kapsamında 14 farklı hakkediş kesintisi ve 08.05.2015 tarihli 15 no’lu kesin hakkediş tutanaklı kesintiler” de söz konusu olduğunu müvekkil Şirket,…Teknoloji ve …Merkezi ile…Merkezi Projesinin kaba yapı, betonarme işleri ile ilgili olarak; kesin hakedişe dâhil edilecek olan kesinti tutanaklarını 10.06.2015 tarihli yazısıyla” Davalıya bildirdiğini,davalının ödeme yapmadığını,
Betonarme Demir imalatı için öngörülen maksimum fire oranı sözleşmede 3 olarak belirlenmiş olup, işbu Sözleşmenin, Kaba Yapı işleri Teknik Şartnamesinin 4.3. maddesinde Betonarme Demir imalatı konusu incelenmiş ve Şartnamede “Projede gösterilmeyen demirler ve zayiat için ödeme yapılmaz. Bağlama teli, birim ağırlık tablolarındaki farklılıklar, mesnet demirleri analize dâhil edildiğinden hesaba katılmaz. Projelerde yer almayan montaj için gerekli demirler sahada karşılıklı tutanakla belirlenecektir. Bu miktar, zayiat oram hesabından düşülecektir. Bu doğrultuda da fire oranı anlaşmada belirtilmiştir. Bu oran geçen demir tonajının güncel fiyatlarla hesap edilen tutan alt yükleniciden kesilecektir.” Hükmü yer aldığını, Davalının demir imalatına ilişkin olarak fire yüzdesi, taraflar arasında imzalanan sözleşmede belirlenen miktarın üzerinde olup sözleşmede belirlenen oranın üzerinde meydana zayilerden Davalı sorumlu olacağını,
14.01.2015 tarihli Beton Zayi at Tablosunda göre zayi at miktarı 1.958,33 metreküp olup, Sözleşmede yer alan orana göre olabilecek miktar 1.118,30 metreküp olduğunu, bu durumda Alt yüklenici olan Davalının sorumlu olduğu kısım 840,03 metreküp olup, bu durumda KDV dâhil 107.052,99.-TL’Iik Beton Zayiat kesintisi ortaya çıktığını
Müvekkili Şirketin 07.02.2014 tarihinde… A.Ş. ile Sözleşme imzaladığını, İnaltaş Şirketinin Altyüklenici sıfatını kazandığını, Müvekkil Şirket ile İnaltaş arasında imzalanan Ek Protokole göre İnaltaş’ın işi terminlere uygun olarak tamamlaması halinde, 19.05.2014 tarihinde 174.000,00 TL, 25.08.2014 tarihinde 174.000,00 Müvekkil Şirket tarafından İnaltaş’a ödeneceğini,
Davalının edimlerini gereği gibi ifa etmemesi ve işi tamamlamaması sebebi ile zarara uğrayan Müvekkili Şirket zararın artmaması amacı ile işin kalan kısımlarını sözleşme dışı inaltaş’a devrettiğini, bu devrin sorumlusunun davalı tarafın olacağını , bu nedenle Müvekkil Şirket tarafından İnaltaş’a ödenen 410.640,00 TL bedelin Davalı tarafça Müvekkil Şirkete iadesi gerektiğini,
Müvekkili Şirketin, İnaltaş dışında … A.Ş. ile de anlaşmış olup, işçilik ödemeleri, yemek tutarı ve kamp kesintileri, personel maaş ve yemek giderleri ve malzeme tutarlarını kapsayan 31 Temmuz 2014, 1 Eylül 2014, 1 Ekim 2014 ve 1 Kasım 2014 tarihli maliyet özetleri toplamında 653.072,89.-TL harcama Perspektif tarafından yapılmış olup, bu miktarın KDV hariç 361.847,59.-TL’sinden Sözleşme kapsamında Davalı sorumlu olacağını belirterek ;
Davacı müvekkilinin alacaklarının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına Fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL’lik alacak miktarının Davalıdan alınarak müvekkili şirkete verilmesine yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı… A.Ş Vekili Av. … 20.02.2023 tarihli ıslah dilekçesinde ve özetle ;
Davaya konu 50.000,00 TL olan taleplerini 716.722,46 TL arttırarak 766.722,46 TL’ye çıkardıklarını , müvekkili şirketin davalıdan olan ve bilirkişi raporu ile tespit edilen 766.722,46 TL tutarındaki alacağının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari işlere uygulanan en yüksek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep etmiştir .

CEVAP /Davalı şirket vekilinin 11.09.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle;
Davacı ve asıl işveren şirketin sözleşmeden kaynaklanan edimlerini süresinde ve gereği gibi yerine getirmemesi ve müvekkili şirket katlanılamaz zararlara uğratmaları nedeniyle, anılan sözleşme, müvekkilin talebi ile 27.06.2014 tarihinde feshedildiğini, Sözleşme feshedildiği halde müvekkili şirketin gerek hak edişlerinden kaynaklanan alacakları ve gerekse de davacı ve asıl işverenin kusuru nedeniyle müvekkilin uğradığı zarar ziyan bedelleri, ödenmediğini,
Müvekkili şirket tarafından imalatı yapılan işlerden kaynaklanan ancak, kesin hesabı ve hakedişleri onaylanmadığından bu güne kadar ödenmemiş olan alacaklar toplamının KDV dahil 687.000,00- TL olduğunu,
Müvekkili şirket ile davacı arasında, mülkiyeti müvekkile ait olan kule vinçlerin (2 adet) davacı ve asıl işverene kiralanması konusunda, 25.02.2013 tarihli bir kira sözleşmesi imzalanmış olup 2 adet kule vinç, davacı tarafından yukarıda anılan inşaat projesinde çalıştırıldığını, sözleşmede kule vinçlerin her türlü servis, bakım ve hasarından davacı şirketin sorumlu olduğunu, sözleşmeye rağmen kule vinçlerin tahakkuk eden kira bedelleri ile yine müvekkili şirket tarafından ödenen servis, bakım ve onarım bedelleri kule vinç hakedişlerinin onayı verilmediği için henüz kesilemediğini, kira sözleşmesine konu olan kule vinçlerin kira bedelleri ile servis, bakım onarım bedellerinden kaynaklanan alacakları toplamı 186.000,00 TL olup bu bedel de davacı tarafından ödenmediğini
Davacı tarafından, yasaya ve taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı bir şekilde ve müvekkili şirkete atfı kabil bir kusur olmadığı halde müvekkili şirketin kesinleşmiş hak edişlerinden, dava açılmadan 182.000,00.- TL kesinti yapıldığını,
Sözleşme devam ettiği sürede davacının kusuru nedeniyle 86 gün boyunca müvekkili şirketin sahada çalışma yapamadığını, Müvekkil şirketin işçilerine çalışmadığı günler için de tam yevmiye ödemek zorunda kaldığını, müvekkil şirket, davacı ve asıl işverene ait şantiyede günlük ortalama 250 personel ile çalıştığını, Çalışma yapılmayan günlerde de işçilere tam yevmiye ödenmek zorunda kalındığını,
Davacı ve asıl işveren olan… Ortaklığı A.Ş. ne Beyoğlu … Noterliğini 01.04.2015 Tarih ve …Yevmiye sayılı ihtarnamesi gönderilerek müvekkili şirketin alacaklarının ödenmesi ve müvekkili şirket tarafından davacıya teslim edilen teminat mektubunun iadesi talep edildiğini, İhtarname hem asıl işverene ve hem de davacıya tebliğ edildiği halde davacı bu ihtarnameye cevap dahi vermediğini,
Müvekkili şirketin sözleşme gereğinde hak kazandığı alacakları, kira sözleşmesi gereğince hak kazandığı alacakları ile davacının kusuru ile çalışanlarına fazladan yaptığı ödemelerin karşılığı yazılı ve sözlü olarak talep edildiği noter kanalı ile gönderilen ihtarname ile de ayrıca talep edildiği halde bu güne kadar ödenmediğini, müvekkili şirketin davacıdan bu gün itibarıyla toplamda 4.977.096,61.- TL alacağı olduğunu
Beton firesi ile ilgili olarak müvekkili şirketin davacı ile herhangi bir mutabakatı ya da sözleşmede belirtilenden daha çok fire olduğuna dair herhangi bir yazılı kabulü olmadığını, dava dilekçesinde İnaltaş firmasının 07.02.2014 tarihinde alt yüklenici olarak işleri devraldığı açıkça ikrar edildiğini,
İnaltaş adlı firmaya ödendiği iddia edilen 348.000,00.-TL ve 410.640,00.-TL’nin müvekkili tarafından davacıya ödenmesi gerektiği iddiasının da hiçbir geçerliliğinin olmadığını,belirterek şirketin tüm yasal talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile haksız ve yersiz davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Taraflar arasındaki Uyuşmazlığın; taraflara arasında imzalanan 28/01/2013 tarihli … inşati ile …Merkezi inşaatının kaba yapı betonarme işlerinin görülmesi konusundaki sözleşmenin 29/06/2014 tarihinde fesih edilmesi nedeniyle davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere işin 3. Kişilere gördürülmesi, yapılan işteki ayıp, işin gecikmesinden dolayı uğranılan zarar için 50.000-TL alacağın tahsili istemi konusunda olduğu tespit edilmiştir.
Taraflarca bildirilen deliller dosya içine alınmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre; Taraflar Yüklenici davacı “…A.Ş.” ile Alt Yüklenici davalı …LTD.ŞTİ” arasında, ” …ve …İNŞAATI ile … İNŞAATI” nın “…İŞLERİ” ile ilgili olarak 28.01.2013 tarihli (17 Maddeden oluşan) Sözleşme imzalanması sonucunda iş ilişkisinin başladığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı muvacehesinde yapılan incelemede; davacı iddiası, davalı savunması ve dosya kapsamına giren delillerin kül halinde değerlendirilmesi amacı ile bilirkişi incelemesi yapılmış, dosya kapsamına alınan 21.11.2019 tarihli bilirkişi raporunda; “Taraflar arasında bir kesin hesap yapılmadığı, davacının, hak ediş kesintilerinin 1.952.683,18- TL ye ulaştığını iddia ettiği ancak dosyada bu kesintilerin detaylı açıklamasının bulunmadığı, davacının, bu kesintilerin neler olduğunu gösteren bir belge bilgi ve tablo sunmadığı, son kesin hesap hak edişlerinin olmadığı, davacının 14 ayrı hak ediş kesintisinden bahsettiği, bu kesintilerin dayanakları ile tek tek açıklanması gerektiği, bu dayanakların açıklanması durumunda ancak hesap yapılabileceği, bu kesintilerden dolayı 14 hak ediş boyunca yapılan kesintilerin bedelinin her hak edişte kesildiği ayrıca bir kesinti yapılmasının doğru olmadığı, sadece 15 nolu hak ediş kesintisinin incelenmesi gerektiği, bu kesintilerin toplam miktarının da 915.606,93- TL olduğu ve ispat yükünün davacıda olduğu, davacı tarafından, davalı şirketin sözleşmede belirtilen orandan daha fazla demir fire verdiğinin iddia edildiği 626.561,82- TL talep edildiği ancak; bu rakamın nasıl hesaplandığının belli olmadığı, demir miktarlarının hesaplanması için davalı şirketin yaptığı işlerin hangi blokta ve hangi katlarda ne kadar demirin gerekli olduğunun projeden çıkarılarak tablo halinde sunulması gerektiği, diğer yandan davalı şirkete teslim edilen ve davalı tarafından imzalanan demir tartı/teslim tutanakları ve fişlerin de tablo halinde sunulması gerektiği, ancak bu yönde bir delilin mevcut olmadığı taraflar arasında, imzalanan sözleşmeye göre beton zaiyatı oranının %2 olduğu, davacının 840,03 m3 betonun zayi edildiğini iddia ettiği ancak sözleşmeye göre beton tesliminin “pompa ucunda teslim” olduğundan pompa ucunda teslime edilen beton miktarıın belirlenmesi gerektiği, bu durumda sahaya gelen ve davalı tarafından teslim alınan betonun fişleri ve imzalı teslim tutanaklarının listelenerek sunulması gerektiği, öte yandan davalı tarafından binada yapılan bloklarda kullanılması gereken betonun miktarının da proje üzerinden hesaplanması ve bu miktarların karşılaştırılarak gerçek beton zaiyatının hesaplanabileceği, dosyada bu yönde herhangi bir bilgi ve belge olmadığı, beton zaiyatının miktarı ve bedelinin davacı tarafından ispatlanması gerektiği, davacı tarafından, davalı tarafından eksik bırakılan işlerin bir an önce tamamlanması ve termin süresine uyulması için … firmasına 410.640- TL ödeme yapıldığı ve bu bedelden de davalının sorumlu olduğunun ve davalı şirketin alacaklarından kesilmesi gerektiğinin iddia edildiği, buna karşılık, söz konusu bedellerin… firmasına ödenip ödenmediğinin belli olmadığı, diğer taraftan karşılıklı anlaşma ve mutabakat ile sözleşme feshedildiğinden, davacının işini yaptırdığı 3. şahıs firmalara, işi zamanında bitirme karşılığı ödeyeceği para/primleri davalı şirketten isteme hakkı bulunmadığı, davacının, sözleşme feshedildikten sonra … YAPI firması ile anlaştığı işçilik ödemeleri, yemek tutarları, kamp kesintileri, personel yemek ve maaş giderleri, malzeme tutarlarını kapsayan 31.07.2014 01.09.2014,01.10.2014,01.11.2014 tarihli maliyet özetleri kapsamında 653.072,89- TL harcamanın bu şirket tarafından yapıldığı, davacının, harcanan bu miktarın KDV hariç 361.847,59 TL sinden davalı şirketin sorumlu olduğu iddiasında olduğu ancak yukarıda yazılı bedelin ne kadarının perspektif firmasına ne kadarının ise davalı şirkete ait olduğunun anlaşılamadığı, bu bedellerin ayrımının nasıl yapıldığının belli olmadığı, yukarıda sayılan giderlerin ne kadarının davalı işçilerine ait olduğunun ve hangi işçilere ait olduğunun kanıtlanması gerektiği, dosyada bu yönde bilgi ve belge bulunmadığı anlaşılmaktadır.” tespitleri yapılmıştır.
Mahkememizce, bilirkişi kök raporunda davanın aydınlatılması için gerekli ve dosya kapsamında eksik olduğu tespit edilen bilgi ve belgelerin temini için 18/02/2020 tarihli duruşmada her iki tarafa da kesin ve ihtarat ihtiva eden süreler verilmiş, ilgili yerlerden de eksik evraklar temin edilerek , sözleşme hukuku alanında uzman bilirkişinin de iltihakı ile müteaddit defa ek rapor aldırılmış, eksiklerin ikmali sonrası yapılan inceleme neticesinde de davacının, yapılan kesintilerin haklı olduğunu ispatlamaya elverişli bir delilin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Yapılan tetkik ve incelemede; taraflar arasında 14 nolu hakediş üzerinde herhangi bir ihtilaf olmayıp, bu kesintiler hakediş ödemesi yapılırken kesilmiş, kalan bakiye davalıya ödenmiştir. 15 nolu kesin hakediş ve bu hakedişe yansıyan kesintiler üzerinde ihtilafın var olduğu, bu yönde mahkememizce inceleme yapılmış, kesintiler tek tek irdelenmiş , 15 nolu hak edişin taraflarca imzalanmamış ve kabul edilmemiş olduğu mahkememizce tespit edilmiştir. Ancak davacı tarafından tek taraflı çıkarılan bu hak edişte kesintiler toplamı 2.500.174,79- TL olarak gözükmektedir. Davalının 15 nolu hak ediş alacak bedeli 508.411,16 TL dir. Bu alacağa karşılık 2.500.174,79- TL kesinti hesabı çıkarılarak alt yüklenici – 1.991.763,63- TL borçlu çıkarılmıştır. Kesinti hesabında, “Demir Zaiyatı” KDV dahil, 626.561,82- TL olup bu kesinti hesabı, sözleşmesine göre % 3 üzerinden yapılmıştır. Ancak şantiyeye gelen demirlerin davalı alt yükleniciye teslim edildiğine dair irsaliyeli teslim tutanak listesi yoktur. Şantiyeye gelen demirleri diğer taşeronlar da kullanabilmektedir. Tır üstünde gelen teslim gelen demirlerin hangilerinin hangisinin davalı- taşerona teslime dildiği tam olarak anlaşılamamaktadır. Dosyada bir demir tablosu bulunmakla beraber, bu tablo davacı tarafından hazırlanmış imzasız olup karşılıklı mutabakat da yoktur. Ayrıca davalı, proje revizyonu yapıldığı ve bu yüzden daha önce hazırlanan bir miktar demirin zayi olduğunu iddia etmiş ve yapılan incelemede, proje revizyonunun yapıldığı ve tadilat ruhsatlarının alındığı görülmektedir. Ancak tadilat sonrası ne kadar demirin zayi olduğu belli değildir. Hülasa ne kadar demir teslim edildiğinin ispat edilemediği, sözleşmesine göre pompa ucunda teslim denilen beton % 2 zaiyatı da aynı şekilde 107.052,99- TL (KDV Dahil) olarak kesinti hesap tablosunda gözükmektedir. Bununla ilgili bir teslim fişi, tesellüm tutanağı bulunmamaktadır. Her ne kadar davacı tarafından beton zaiyatı iddiası ile davalının hak edişinden 107.052,99- TL tutarında kendince kesinti yapılmış ise de davacı tarafından yapılan beton kesintisine dair taraflar arasında bir mutabakat olmadığı, bunun da ötesinde davacının kesintiye dayanak edebileceği herhangi bir teslim fişi, tesellüm tutanağı dahi olmadığı dosyada davacı tarafından tek taraflı düzenlenen ve davalının imzası bulunmayan- kesin hak ediş içinde bulunan tutanaklı kesintiler 915.606,93TL olarak gözükmektedir. Ancak bu kesintilere ait imzalı tutanağa rastlanmamıştır. Bu kesintilerden imalat kesintileri 753.555,84- TL nin (KDV Dahil 915.606,936- TL) yapılıp yapılmadığı veya davalı namına yapılıp yapılmadığı tam olarak anlaşılamamış her ne kadar davacı tarafından tutanaklı kesintiler adı altında bir takım kesintiler yapılmış ve davalının alacakları ödenmemiş ise de bilirkişiler tarafından, davacının tutanaklı kesintiler adı altında yaptığı kesintilere ilişkin olarak herhangi bir imzalı tutanağın bulunmadığı, yine imalat kesintileri olarak bildirilen kesintilere konu imalatların yapılıp yapılmadığı, davalı adına yapılıp yapılmadığının anlaşılamadığı, Perspektif firmasına yapılan ödemeler 426.980,59- TL ve İnaltaş firmasına yapılan ödemeler de 410.640- TL olarak kesinti hanesinde gösterilmiştir. Dosyada yapılan incelemede, bu işlerin neler olduğu ve davalıya ait olup olmadığı tam olarak anlaşılamamıştır. Davacı, davalının işlerini eksik bıraktığını ve diğer taşeronlara tamamlatıldığını iddia etmektedir. Bu imalatların neler olduğu ve ne miktarda olduğu anlaşılamamıştır. Sözleşmesi feshedildikten sonra sahada bir durum tespit tutanağı tutulması gerekmekte olup sözleşmesi 27.06.2014 tarihinde feshedilen davalının işi yarım bıraktığı, tamamlamadığı da anlaşılmaktadır. Diğer taraftan kesin hak ediş tablosunda bu bedellerin kesilebilmesi için önce davalıya bu imalat bedellerinin ödenmesi gerekir. Ödenip ödenmediği belli değildir. Eksik kalan işlerden dolayı davalı şirkete herhangi bir ödeme yapılmamış olması yapılan işlerin neler olduğu, bu işlerin davalının yapması gereken işler olup olmadığı ve işlerin bedellerinin davacı tarafından ispat edilememiş olması karşısında, davacının bu iki firmaya ödediğini iddia ettiği toplamda 837.620,59- TL nin davalının hak edişlerinden kesilmesinin mümkün olmadığı ve yine kesin hak ediş tablosunda daha evvel (14 nolu hak edişe kadar) % 10 luk nakit teminat kesintileri toplamı 722.393,17- TL olduğu görülmektedir. Davalının kesin hesabı çıkarılırken, daha evvel kesilen bu nakit teminatların iade edilmesi gerekir. Oysa kesin hak edişte hala kesinti olarak kesilmiştir. 14 hak ediş boyunca her bir hak edişte % 10 nakit teminat kesintisi yapan davacı, bu kesintilerin toplamını bir kez de kesin hak edişte yine teminat kesintisi olarak davalı şirketin alacaklarından mahsup edilmesinin de yerinde olmadığı, dosya kapsamına alınan tüm bilirkişi raporlarında davacının davasını ispat edecek bir delilinin bulunmadığı tespiti yapılmış ancak bilirkişiler tarafından mahkememizce davacının haklı olduğunun değerlendirilmesi ihtimaline binaen hesaplama yapılmış, davacı vekili de bu miktar üzerinden ıslah işlemini gerçekleştirmiş ise de; yukarıda da belirtildiği üzere davacının davasını ispat edemediği ve yine bir an için davacının yukarıda bahsi geçen uyuşmazlığa göre davalıdan alacaklı olduğu varsayılsa dahi 27.06.2014 tarihli fesih ve ibra protokolü ile davacının davalı şirketi ibra ettiği, bu durumda iş bu davaya konu alacak talebinde bulunma imkanının da anılı protokol sebebi ile mümkün olmadığı mahkememizce değerlendirilmiş, anılan sebeplerle sabit olmayan davanın reddine dair aşağıdaki hali ile hüküm tesis edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Sabit olmayan davanın reddine
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin ve ıslah harcı olarak alınan toplam 13.093,88-TL den 179,90 -TL nispi karar harcının mahsubu ile kalan 12.913,98 -TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 102.339,47-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,

5-Davalı tarafça yapılan 48,50 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider ve delil avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Davacı vekili Av… Davalı vekili Av…’ün yüzüne karşı , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul BAM da istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/06/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır