Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/50 E. 2019/807 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/50 Esas
KARAR NO: 2019/807

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ: 16/01/2017
KARAR TARİHİ: 17/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; dava dışı …Şti.’nin faaliyet gösterdiği “…” adresindeki işyeri müvekkil sigorta şirketi tarafından 03.06.2015-03.06.2016 vade tarihli, … Numaralı Kapsamlı İşyeri Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, 17.04.2016 tarihinde sigortalı işyerinde davalının sorumlu olduğu elektrik dağıtım hizmetlerindeki kalitesizlik ve akım dengesizlikleri sonucu toprak altı kablolarda meydana gelen arıza nedeniyle bir yangın hadisesi yaşanmış ve sonucunda sigortalı değerler üzerinde zarar meydana geldiğini, hasarın ihbarı üzerine 10/620811 sayılı Hasar Dosyası açılarak hasarın meydana geliş nedeni ve miktarının tespiti için bağımsız ve konusunun uzmanı eksper tayin edildiğini, eksper raporu ile poliçe kapsamında olduğu belirlenen 299.492,45-TL hasar tazminatının 24.06.2016 tarihinde sigortalı hesabına ödendiğini, bu ödeme ile TTK.’nın 1472. maddesi gereği müvekkil şirketin sigortalının halefi haline geldiğini, ayrıca dava konusu yangın hasarından kaynaklanan tüm alacak ve talep hakları müvekkil şirketin ödediği sigorta tazminatı tutarında devir ve temlik alındığını, dava konusu olayda davalının kendisine yüklenen sorumlulukları yerine getirmemesi nedeni ile dava konusu yüksek voltaj dalgalanması sonucu çıkan yangından kaynaklı hasardan sorumlu olduğunu, davalıya yapılan müracaatlardan bir sonuç alınamadığını ve tüm bu nedenlerle davanın fazlaya ilişkin tüm haklarımız saklı kalmak kaydıyla 299.492,00-TL tazminat bedelinin 24.06.2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; öncelikle davacı tarafından ikame edilmiş bulunan davada tahsili talep edilen alacaklar zamanaşımına uğradığını, şartları bulunmadığı halde dava dilekçesinde davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı somut olayda davacıya herhangi bir süre verilmeden hukuki yarar yokluğundan davanın reddi gerektiğini, gerek davacı taraf gerekse dava dışı sigortalı tazmin için müvekkil şirkete süresi içerisinde müracaat etmediğini, davacı tarafın halefiyet ilkesi gereği tazmini talebinde bulunduğu zararların giderilmesi ve tazminine ilişkin olarak özel bir başvuru usulü ve süresi öngörüldüğü ilgili yönetmelik hükmü nazarında görüldüğünü, hasarın müvekkil şirketin dağıtım şebekesinin işletilmesinden kaynaklandığının davacı şirket tarafından ispatı gerektiğini, hasarın müvekkil şirketin dağıtım şebekesinin işletilmesinden kaynaklanmadığını, müvekkil şirketin arıza yönetim sistemi kayıtları incelenmiş ve söz konusu tarihte ilgili adres ve çevresini etlikeyen hiçbir arıza kaydı olmadığı tespit edildiğini, yalnızca davaya konu yerde meydana gelen yangına müdahale edilebilmesi için itfaiyenin talebi doğrultusunda ilgili adresi besleyen elektrik tesisinin enerjisiz bırakıldığını, meydana gelen hasarda dava dışı sigortalının kusurunun ve illiyet bağını kesen nedenlerin bulunup bulunmadığı ve müvekkil şirketin hasardan sorumlu tutulup tutulamayacağının, dava dışı sigortalının tesisatının da yerinde incelenerek şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilmesi gerektiğini ve tüm bu nedenlerle haksız ve yersiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacının sigortalısına ödediği zarar tazminat bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; dava konusu meydana gelen yangında davalının kusurunun olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Taraflar kanıt olarak; poliçe, hasar dosyası, yangın raporu, ekspertiz raporu, ödeme dekontu, ibraname, rücu yazısı, arıza kayıtları, bilgi, belge ve bilirkişi incelemesine dayanmıştır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Dava …Şirketi’ne ihbar olunmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller doğrultusunda bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verildiği, Makine Mühendisi Prof.Dr…., Elektrik Mühendisi …, Hesap Uzmanı … tarafından sunulan 08/06/2018 tarihli bilirkişi heyet raporu ile 24/07/2018 tarihli bilirkişi heyet ek raporu özetle; ”Dava konusu olayda davacı şirkete sigortalı işyeri sahibinin %75 oranında asli kusurlu olduğu, davalı şirketin %25 oranında tali kusurlu olduğu, davacı şirketin davalı şirketten talep edebileceği maddi zararının kusur oranına göre 74.873,11-TL olduğu” kanaatiyle rapor tanzim edilmiştir.
Mahkememizce tarafların itirazları doğrultusunda ve önceki raporla çelişkiler olması halinde gerekli teknik izahatların da yapılarak yeni bir bilirkişi heyetinden rapor aldırılmasına karar verildiği, Elektrik Elektronik Mühendisi …, Makine Yüksek Mühendisi Prof.Dr…., Sigorta Uzmanı … tarafından sunulan 09/04/2019 tarihli bilirkişi heyet raporu özetle; ”Dava dışı sigortalı şirketin 03/06/2015 – 03/06/2016 tarihleri arasında davacı sigorta şirketi tarafından poliçe ile Kapsamlı İşyeri Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalı olduğu, davacının sigortalı işyerinde meydana geldiği tespit olunan dava konusu hasar içinde yer alan hasar onarım bedellerinin olay tarihi itibariyle rayiç piyasa değerine denk ve dolayısıyla gerçek zarar olduğu, davalıya kusur atfedilebilecek yeterli delil bulunmadığı” kanaatiyle rapor tanzim etmişlerdir.

GEREKÇE:
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ile alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; dava rücuen tazminat davası olup, davacı sigorta şirketi dava dışı sigortalısı şirkette meydana gelen zararı ödediğini ve kusurlu olduğunu düşündüğü davalıdan zararın tazminini talep ettiği görülmektedir. İlk bilirkişi raporunda …’ın olay mahallinde arıza çalışması yaptığından dolayı % 25 oranında kusurlu bulunduğu bildirilmiştir. Alınan ikinci bilirkişi raporunda davalı şirketin sorumluluk bölgesinde arıza çalışması yaptığına ilişkin resmi veya gayri resmi bir belge, zemin incelemesi, delil vs. birşey bulunmadığı, yangının sigortalı şirketin sorumluluk alanında bulunan tali pano sonrasında baskı makinesini besleyen kabloda başladığı, baskı makinesinin kumanda / kontrol ve koruma yükümlülüğü sigortalı şirkete ait olduğundan davlı tarafa atfedilebilecek bir kusur yoktur. Her iki bilirkişi raporu da yangının başlangıç noktasında hem fikir olduğundan ve başlangıç noktasındaki sorumluluk davalı şirkete ait olmadığından ayrıca davalı şirketin arıza çalışması yaptığına ilişkin de bir delil olmadığından ikinci bilirkişi raporunun oluşa uygun olduğu sonuç ve kanaatiyle davalı şirketin bir sorumluluğu bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 44,40-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 5.114,58-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 5.070,18-TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 23.919,52-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 22,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde taraflara iadesine,
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır