Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/377 E. 2021/148 K. 23.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/377 Esas
KARAR NO : 2021/148
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/04/2017
KARAR TARİHİ : 23/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 24/11/2016 tarihinde … plakalı otobüsün sürücüsü … trafikte yaşanan tartışmanın siniri ile durakta yolcu indirdiği sırada, kırmızı ışıkta yanında duran müvekkilin abisinin kullandığı araca, müvekkilin sağ kapıdan indiğini görür görmez kamera görüntülerinden de kasten yapıldığı anlaşılacağı üzere direksiyonu sola doğru hızlıca kırıp gaza basarak müvekkilimi sağ kapı ile araç arasına sıkıştırarak müvekkilinin yaralanmasına ve maluliyet yaşamasına neden olduğunu, olayla ilgili kaza tespit tutanağı ve kusur raporu bulunmadığını, … plakalı otobüsün olay tarihinde geçerli poliçe ile davalı şirketine trafik sigortalı olup daha önce yapılan başvuruya rağmen ödeme yapılmadığından, temerrüt tarihi olan 07.04.2017 tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte limit aşılmamak üzere maddi tazminata hükmedilmesi istendiğini, davalı … şirketinin sigortalısının kusurunu kabul ettiğinden müvekkilinin kaskosu olan … Sigorta’ya rücuen hasar ödemesini yaptığını ve tüm bu nedenlerle trafik kazasında yaralanarak kalıcı beden gücü ve geçici iş göremezlik kaybına uğrayan davacının, toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarı belirlenerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere işleten ve sürücü yönünden olay tarihinden; sigortacı yönünden sigorta limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, 20.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden işletilecek faiz ile birlikte birlikte işleten ve sürücüden tahsiline, işleten ve sürücünün taşınır taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin ortaklaşa ve zincirleme davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … AŞ.vekilinin cevap dilekçesi özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde trafik sigorta poliçesi ile 24/02/2016 – 2017 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ve sigortalının kusuru oranında olduğunu, davacı tarafın müvekkil şirkete yaptığı başvuruya istinaden hasar dosyası açıldığını ancak ibraz etmesi zorunlu evrakların eksik olması nedeniyle yeterli değerlendirme yapılamadığını ve yapılan başvurunun KTK.nun 97.maddesi uyarınca geçerli bir başvuru sayılamayacağını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının maluliyetinin tespiti için ATK ndan maluliyet raporu aldırılacak aktüerya tazminat hesabı yaptırılması gerektiğini ve davacının kazaya ilişkin SGK ndan herhangi bir ödeme alıp almadığının araştırılması gerektiğini, kaza nedeniyle davacının talep ettiği geçici iş göremezlik tazminatının ve tedavi giderleri taleplerinin SGK dan talep edilebileceğini, müvekkilinin bu hususlarda sorumluluğunun bulunmadığını, davacı tarafça başvuru şartı yerine getirilmediğinden temerrüdün söz konusu olamayacağını, müvekkil şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğünün dava tarihinde muaccel hale geldiğinden mahkemece faize hükmedilecek ise dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olabileceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekilinin cevap dilekçesi özetle; 24/11/2016 tarihinde meydana gelen kazada … plakalı …nün mülkiyeti müvekkili …’a ait ve sürücüsü müvekkil …’un kullandığını, müvekkili … yönetimindeki otobüs ile seyir halinde iken davacının da içinde bulunduğu … plakalı aracın trafik kurallarını hiçe sayarak ve yol güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde müvekkilinin ilerlediği yolda yolun ortasında geri geri gelmekte olduğunu gören müvekkilinin önünde bulunan aracı klaksonla uyardığını, klaksondan rahatsız olan davacının bir süre yolu kapatıp müvekkilinin geçişine izin vermediğini, davacının aracını müvekkilinin aracının önüne kırarak kaldırıma çarpmasına sebep olduğunu, akabinde yoluna devam eden müvekkilinin yolcu indirmek için durağa geldiğini, duraktan hareket ederken davacı tarafından saldırıya uğrayacağı telaşı ile aniden hareketlenmiş ve kullandığı otobüsün sol yan tarafı ile bu esnada davacının bulunduğu aracın açık olan sağ kapısına çarptığını, kazada davacının asli ve tam kusurlu olduğunu, davacının kendi tedbirsiz ve dikkatsiz hareketlerinin sonucunda kendisinin yaralanmasına yol açtığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının maluliyetinin tespiti için ATK ndan rapor alınması gerektiğini, davacının kazaya ilişkin SGK ndan herhangi bir ödeme alıp almadığının araştırılması gerektiğini, davacının kendi tedbirsiz ve dikkatsiz hareketlerinin sonucunda kendisinin yaralanmasına yol açtığından kusurlu olan davacının manevi tazminat talebinde bulunmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin maliki olduğu … plakalı aracın … Sigorta AŞ.tarafından kaza tarihi itibariyle sigortalı olduğunu ve teminat limitleri kapsamında sorumlu bulunduğunu, davacının ihtiyati tedbir talebinin 6100 sayılı HMK.nun 389.maddesi şartlarının mevcut olmadığından usul ve yasaya aykırı olduğunu ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacının trafik kazası nedeniyle gördüğü tedavilerle ilgili ödemelerin müvekkil kurum tarafından yapıldığını, ihbar olunan davada davanın ihbar koşullarının mevcut olmadığını, davacının tedavi giderlerine ilişkin herhangi bir talebinin olmadığından müvekkil kuruma yapılan ihbarın hukuka uygun olmadığını, geçici iş göremezlik maddi manevi tazminat ve bakıcı giderleri gibi müvekkil kurumca karşılanmayan talepler için sigorta şirketlerinin sorumluluklarının devam ettiğini, müvekkil kurumun bu sorumluluğunun zarar görenlere karşı olduğunu ve tüm bu nedenlerle davanın ihbarına ilişkin usuli işlemin geri alınmasıyla davanın ihbarı talebinin ihbarı talebinin reddine, ihbar edilen davada müvekkil kurum aleyhine hüküm kurulmamasını talep etmiştir.
Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanarak malûl kalması sebebiyle maddi ve manevi tazminatın davalılardan tahsili istemidir.
Yüksek Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında belirtildiği üzere, maddi tazminatların, kazanın kaza tarihinden itibaren günümüze ve bilinen dönem sonuna kadar gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlere göre tespit ve hesaplanması gerekmektedir. Yine Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince, kişinin vücut bütünlüğünün ihlali nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazmitanı olarak ifade edilmektedir. Bu durum her ne kadar sorumluluk hukukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de, burada vücut bütünlüğü ihlal edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durum ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir.
Taraflarca delil olarak; kaza tespit tutanağı, poliçe, hastane kayıtları, hasar dosyası, tedavi evrakları, … Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyası, iddialar, savunmalar, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce davacıya ait hastane evrakı getirtilerek maluliyet raporu aldırılmak üzere Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’ndan alınan 19/02/2020 tarih ve … sayılı raporda; ”Davacının 24.11.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında; Tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Dosyanın kusur ve aktüerya bilirkişilerine tevdi edildiği, raporun henüz sunulmadığı görülmüştür.
Davacı vekilinin 23/02/2021 tarihinde saat 14:40’da olan celse için Uyap sistemi üzerinden saat 17:05’de mazeret dilekçesi gönderdiği görülmüştür.
GEREKÇE :
Açılan davanın 03/11/2020 tarihli duruşmasında davacı hazır bulunmadığından HMK.nun 150. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
03/11/2020 tarihinde davacı taraf yenileme dilekçesi ibraz etmiştir.
12/11/2020 tarihli davacı vekilinin yenileme talebi kabul edilerek tensip zaptı düzenlenmiş, 23/02/2021 tarihi saat 14:40’a duruşma günü verilmiş ve davacı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davacı tarafın 23/02/2021 tarihli duruşmaya katılmadığı ve mazeret dilekçesini de 23/02/2021 tarihinde duruşma saati olan 14:40’dan sonra saat 17:05’de Uyap sistemi üzerinden gönderdiği görülmüştür.
Mahkememizde görülen işbu dava basit usule tabidir. HMK’nun 320/4. maddesi gereğince basit usule tabi olan davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa dava açılmamış sayılır. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK.nun 320/4 maddesi uyarınca DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 59,30-TL karar harcının davacıdan peşin alınan 409,86-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 350,56-TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davalı …Ş. tarafından yapılan 11,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …Ş.’ye verilmesine,
6-Davalı … tarafından yapılan 47,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
7-HMK.nun 333. maddesi uyarınca taraflarca tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonra mahkememizce resen taraflara iadesine,
Dair, davalılar … ile … vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/02/2021

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪