Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/363 E. 2019/498 K. 14.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/363
KARAR NO : 2019/498
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/04/2017
KARAR TARİHİ : 14/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin turistik eşya, cam nazar boncuğu, seramik duvar süsü gibi ürünler sattığını, davalı ile de bu şekilde bir ticari ilişkisinin mevcut olduğunu, müvekkili şirketin 11/02/2016 tarih … sayılı 47.587,23-TL tutarlı fatura ve 13/05/2016 tarih … sayılı 57.899,84-TL bedelli fatura karşılığı olarak faturalarda yazılı ürünleri davalıya sattığını, davalının müvekkili şirkete ödemekle mükellef olduğu fatura tutarlarını ödememesinden ötürü davalıya karşı … İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalının süresinde yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazı ile borcun tamamına, faiz ve ferilerine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, davanın kabulü ile haksız itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davalıya satılan ürünler nedeni ile düzenlenen fatura bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 105.487,07-TL asıl alacacağın tahsili amacıyla 29/12/2016 tarihinde 1 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 02/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 09/01/2017 tarihine borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Mahkememizce Dava, cevap, ibraz edilen deliller tarafların ticari defter kayıt ve belgeleri, icra dosyası ve tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak davacının davalıdan alacağı olup olmadığı varsa miktarının ve faizinin belirlenmesine karar verildiği, Yeminli Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından sunulan 30/01/2018 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı defter kayıtlarına göre; davalı şirketin takip tarihi itibariyle; … hesabında 105.487,07 TL ve Alıcılar hesabında 1.127,55 TL olmak üzere toplam 106.614,62 TL borçlu olduğu, … hesabındaki borç bakiyesinin takip ve dava konusu fatura bedellerinden kaynaklandığı, Alacağa dayanak gösterilen faturaların tebliğine ve içeriği malların teslimine dayanak olabilecek herhangi bir belgenin ibraz edilmediği, Davalı şirketçe davacı şirket adına keşide edilmiş olan; 12.11.2016 vade, 47.589,00 TL ve 28.12.2016 vade, 57.900,00 TL tutarlı çeklerdeki keşideci imzasındaki sorunlar nedeniyle bankaca işlem yapılamadığı kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacı şirketin 11/02/2016 tarih … sayılı 47.587,23-TL tutarlı fatura ve 13/05/2016 tarih … sayılı 57.899,84-TL bedelli fatura karşılığı olarak faturalarda yazılı ürünleri davalıya sattığı, takip ve dava konusu; 13.05.2016 tarih, … sayılı ve 57.899,84 TL tutarlı fatura ile birlikte 57.900,39 TL olan cari hesap borcuna karşılık, 15.06.2016 tarihinde … 28.12.2016 vadeli, … sayılı ve 57.900,- TL tutarlı çekin alındığı, çeklerin banka tarafından keşideci imzasının tutmaması nedeni ile karşılıksız işlem gördüğü Davacı defter kayıtlarına göre; davalı şirketin takip tarihi itibariyle; … hesabında 105.487,07 TL ve … hesabında 1.127,55 TL olmak üzere toplam 106.614,62 TL borçlu olduğu, … hesabındaki borç bakiyesinin takip ve dava konusu fatura bedellerinden kaynaklandığı, davacıya davalı tarafından verlen çeklerin takip ve dava konusu fatura tutarlarıyla birebir aynı olduğu, bu durumun ürünlerin itirazsız teslim alındığı hususunu ortaya çıkardığı görülmekle davacının, davalıdan takibe konu fatura tutarı olan 105.487,07-TL alacağının olduğu kanaatine varılmıştır.
Anılan durum karşısında takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın iptali ile takibin takip koşulları ile devamına,
Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %20 si olan 21.097,41-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 7.250,82-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 1.274,02-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.931,80-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Dosyanın 02/05/2018 tarihli celsede HMK 320. Maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırıldığı, davacı vekilinin 1 ay geçtikten sonra 09/08/2018 tarihinde 1.274,02-TL peşin harç yatırarak yenilediği görülmekle, yatırılan 1.274,02-TL peşin harcın hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 11.188,97-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.305,42-TL ilk gider, 750-TL bilirkişi, 115,50-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 2.170,92-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda , kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır