Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/330 E. 2020/799 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/330 Esas
KARAR NO : 2020/799
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2017
KARAR TARİHİ : 08/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirket ile davalı borçlu şirket arasında mal alım satımı yapıldığını, cari hesapta kalan bakiye bedel 5.506,11 TL nin tahsili amacıyla davalı borçlu şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı firma sicil kaydı kapalı gözüktüğünden firma temsilcisi …’a dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun tebliğine rağmen duruşmaya katılmadığı ve davanın esasına ilişkin herhangi bir cevap vermediği görüldü.
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davacının cari hesap alacağının davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Taraflarca delil olarak; … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı icra dosyası, faturalar, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu şirket aleyhine 21/03/2017 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlu şirkete 24/04/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket vekili tarafından 28/03/2017 tarihinde borca ve tüm fer’îlere itiraz edildiği ve davalı borçlu şirketin itirazının süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dava dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması ile uygulanan faiz yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, Mali Müşavir bilirkişi … tarafından sunulan 14/03/2018 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”Davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olduğu, davalı şirkete ait herhangi bir defter ve belge sunulmadığından inceleme yapılamadığı, davacı şirketin davalı şirketten 16/03/2017 tarihli icra takibine konu olan 5.354,02 TL ana para tutarından farklı olarak 5.352,07 TL alacaklı olduğu 2016 yılı dönem sonu muhasebe kayıtlarında yer aldığı ve farkın 2 TL olduğu” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davanın konusunun ticari mal satımından kaynaklı bakiye alacak için yapılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu, davacı taraf ticari defterlerine göre taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafın borcunun büyük kısmını ödediği ancak 5.352,07.-TL bakiye borcu kaldığı, davalı tarafın ödeme yaptığına ilişkin mahkememize herhangi bir belge sunmadığı anlaşıldığından davanın tespit olunan miktar üzerinden kısmen kabulüne, davalı tarafın ödeme yapmadığı halde likit ve bilinebilir borca haksız olarak itiraz ettiği anlaşıldığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 5.352,07 TL asıl alacak ve 152,04 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.504,11 TL üzerinden aynen devamına,
Asıl alacak 5.352,07 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 375,99-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 94,04-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 281,95-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 94,04-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 600,00-TL bilirkişi ücreti ve 161,30-TL posta giderleri olmak üzere toplam 761,30-TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 761,02-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/12/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪