Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/135 E. 2019/244 K. 05.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/115
KARAR NO : 2019/292
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/02/2017
KARAR TARİHİ : 19/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı bankanın … Şubesi tarafından müvekkil şirkete TCMB ihracat taahhütlü reeskont kredisi kullandırıldığını, davalı banka tarafından “ Sevk Öncesi İhracat Firma Talep Formu “ gönderildiği, anılan form doldurularak 1.000.000,00 EURO kredi talebinde bulunulduğunu, Kredinin kullanılacağı tarihte TCMB EURO kuru üzerinden kur satın alınacağı konusunda anlaşma sağlandığını ve müvekkilin TBMB tahsis ettiği 1.000.000,00 EURO olarak kullanılacağı konusunda anlaşma sağlandığını, bu durumun e-posta yazışmaları ile sabit olduğunu, Davalı bankanın 1.000.000,00 EURO ihracat taahhütlü kredi kullandırdığını, ancak yükümlülüklerini yerine getirmemesinden dolayı fiili olarak 1.000.000,00 EURO kredi kullanamadığını, davalı banka anlaşmaya uygun olarak kur satın almadığı için müvekkilinin zarara uğradığını, bu tür kredilerin EURO olarak kullandırıldığını, Euro kurunun o tarihte ne olursa olsun kullanılan kredinin 1.000.000,00 karşılığı olması gerektiğini, müvekkilin fiilen kullandığı kredi daha az olduğunu, Bu nedenle müvekkilin zarara uğratıldığını, Kredi kullanımına müteakip davalı banka yönlendirmesi ile hesaba yatan TL parayı EURO’ya çeviremediğini, davalı bankanın zararı gidermesinin beklenildiğini, davalı tarafından kusurları kabul edildiğini, ancak müvekkilin zararının giderilemediğini, bu nedenlerle şimdilik 1.000,00 EURO’nun kamu bankalarının En yüksek faizi ile birlikte müvekkile ödenmesine karar verilmesi talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkili bankanın … Şubesinden 08.11.2016 tarihinde başlayan süreç dahilinde 1.000.000,00 EURO tutarında TCMB reeskont kredisi kullandığını ve bu kredinin TL karşılığı 10.11.2016 tarihinde saat 17:07’de 3.498.278,16 TL olarak müvekkil bankaya intikal ettiğini, aynı gün saat 17:10’da davacı firmanın bilgilendirildiğini, Davacı şirkete 3.498.278,16 TL hesaplarına geçtiğininin ve hazine ile görüşülerek istenirse kur alınacağının ve vadeli mevduat olarak paranın bağlanabileceğinin yazılı olarak iletildiğini, davacının talebi üzerine günlük vadeli mevduat olarak bağlandığını, davacının talimatı dışında herhangi bir işlemin yapılmadığını, Sözleşmenin 8.01 m. göre kur farkının davacıya ait olduğunu, yine EK-A Akreditif düzenlemesine ilişkin 5/III m. göre doğabilecek bütün hukuki ve mali sonuçlardan davacının sorumlu olduğunu, yine 7 m. göre de benzeri hususun kabul edildiğini, Diğer yandan davacının basiretli bir tacir gibi imzalanan sözleşmeden doğan yükümlülükleri taşıması gerektiğini, TCMB reeskont kredisi ile … kredinin aynı prosedüre tabi olduğunu ve her kredi işleminde de kredinin TL olarak geldiği belirtilerek müvekkilin iyiniyetli girişimlerinin kötüye kullanılmasının TMK 2 m. aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava davacı tarafından kullanılan TCMB ihracat Reeskont Kredisine istinaden davalı banka tarafından anlaşma uyarınca kur satın alınmaması nedeni ile kullanılamayan 1.000.000-Euro kredi nedeni ile oluşan zararların davalı bankadan tahsili istemidir.
Mahkememizce banka kayıtları ve davacı ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde bankacı bilirkişi marifetiyle inceleme yapılarak rapor düzenlenmesine karar verildiği, banka emekli müdürü bilirkişi … tarafından sunulan 15/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı banka ile davacı kredi borçlusu/kredi lehtarı … Ltd. Şti.. arasında Genel Kredi Sözleşmesi/leri akdedildiği, anılan sözleşme kapsamında davacıya TCMB kaynaklı reeskont kredisi kullandırıldığı, TCMB reeskont kredisi kullandırım mevzuatına göre davalı bankanın TCMB döviz alış kuru üzerinden kredi bedelini EURO’ya çevirme zorunluluğu bulunmadığı, sözleşme hükümlerine göre kullanılan krediden doğabilecek kur farklarını davacının ödemesi gerektiğinin anlaşıldığı, Sözleşmesel olarak TCMB uyguladığı döviz alış kuru ile davalı bankanın satış kuru arasındaki farkı davalı bankanın üstlenebileceğine ilişkin bir sözleşme hükmü olmadığı gibi somut bir açık delilde bulunmadığı, Kredinin kullandırılması sırasında sözleşmesel olarak davalı bakaya atfedilebilecek herhangi bir kusur tespit edilemediği, Mevcut delillere göre davacının kur farkı talebinin yerinde olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları nazara alınarak dosyanın yeni oluşturulacak bilirkişi heyetine tevdine karar verildiği, … Bilirkişi Doç. Dr. … ve Banka Emekli Müdürü Bilirkişi … tarafından sunulan 21/01/2019 tarihli 2. Bilirkişi raporunda; davalı bankanın davacının kur farkından oluşan kaybını karşılama yönünde bir taahhüdü bulunmadığı ve bu kaybın oluşumunda kusuru da bulunmadığı, bu sebeplerle davacının kur farkından oluşan zararının tazminini davalı bankadan talep edemeyeceği kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan 1. ve 2. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Davacı firmanın davalı bankadan TCMB kaynaklı ihracat taahhütlü Reeskont kredisi başvurusu ve kredinin fiilen kullanılmış olduğu, ihtilafın sadece kullanılan 1.000.000-EURO’luk kredi bedelinin davacı hesaplarına EURO cinsi üzerinden geçmediği noktasında toplandığı, Davalı … A.Ş. ile davacı … Ltd.Şti. arasında imzalanan
Davalı banka ile davacı kredi borçlusu/lehtarı … Ltd. Şti. arasında 2.000.000,00 EURO tutarında Genel Kredi Sözleşmesi imzalanmış,30.06.2015 tarihli ve 2.000.000 EUR tutarlı genel kredi sözleşmesinin yanı sıra bu sözleşmeye ek olarak kullandırılacak kredi türü itibariyle 08.11.2016 tarihli EK-A Akreditif düzenlemesine, ithalat kabul ve aval kredisi ve teminat aval kredisine ilişkin Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi, Cari Hesap Kredi Sözleşmesi ve teminat mektubu, harici garanti, kontrgaranti,teminat akreditifi “standby lc” düzenlemesine ilişkin Gayrinakdi Sözleşmesi ve ayrıca …’ın müteselsil kefil sıfatıyla kefalet imzasının alındığı kefalet sözleşmesi imzalandığı, Söz konusu sözleşme kapsamında davacı şirketin talebi ve Merkez Bankasınca belirlenen prosedür çerçevesinde, davalı Bankaca düzenlenen poliçeye aval verilmek suretiyle Merkez Bankası kaynaklarından 1.000.000 EUR tutarında ihracat Reeskont Kredisi tahsis edilerek 10.11.2016 tarihinde kullandırıldığı ve 1.000.000 EUR’nun TL karşılığının o günkü Merkez Bankası döviz alış kuru üzerinden (kur, 1 eur = 3.4983) hesaplanan ve eft masrafı düşüldükten sonra kalan 3.498.300,00- 21,84 = 3.498.278,16 TL.nın davacı şirketin davalı Banka nezdindeki TL hesabına aktarıldığı, uyuşmazlığın esas itibariyle davacı şirketin hesabına kaydedilen 3.498.278,16 TL.nın yine aynı şekilde TCMB tarafından uygulanan döviz alış kuru uygulanmak suretiyle yine 1.000.000 EUR olarak hesaba kaydedilmesinin istenmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Davacının iddiasına göre TCMB’ca kredinin kullandırıldığı 10.11.2016 tarihinde fiilen uyguladığı döviz alış kurunu davalı bankada aynen uygulayıp kredi bedelinin EURO’ya dönüştürmesi gerektiği vurgulanmakta olup ,Bilirkişi raporunda ayrıntılı dökümü yapılan taraflar arasındaki e-posta yazışmalarında, kredi kullandırım kurundan yine Euro’ya dönülmesi yönünde sözlü teyit alındığı beyan edilmiş ise de , davalı banka 15.11.2016 tarihli elektronik posta yazışması ile kredi kullandırımı sırasında aval komisyonu olarak tahsil edilen 6.000,00 EURO’nun davacıya iade edilmesi önerisinde de bulunduğu, davalı tarafça komisyon olarak tahsil edilen 6.000,00 Euro’nun iade edilebileceğine ilişkin önerinin; davalı bankanın önerdiği 3.5220 kuru baz alınarak kullanım tarihinde hesaplanan kur farkı 6.729,13 Euro olmasına karşın, davacı şirket tarafından kabul görmediği , davalı Banka yazışmalarında da bu konuya hiçbir şekilde değinilmediği, kabul yada bunun teyidi anlamında bir cevap verilmediği, dolayısıyla dosya kapsamı ve taraflar arasındaki e-postalar içeriğinde davalı Banka’nın teyidin kabul edildiğine ilişkin açık bir delil bulunmadığı gibi sözlü bir ikrarda bulunmadığı, Bu itibarla birbirini teyit eden her iki raporda da belirtildiği üzere ,somut olayda da olduğu gibi fon kaynaklı krediler aksine bir anlaşma olmadığı sürece TL olarak kullandırılmakta olup taraflar arasında imzalanan başta sözleşme ve diğer e-mailler ve beyanlara göre davalı bankaca davacının kur farkının üstlenileceğine ya da TCMB TL olarak gönderdiği kredinin EURO olarak hesaba geçirileceğine dair herhangi bir taahhüde rastlanılmadığı, gerek taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi gerekse, söz konusu krediye dair Merkez Bankası uygulama talimatına aykırı bir durum olmadığı gözetilerek, davacının kur farkından dolayı zarara uğradığı iddiası karşısında Kredinin kullandırılması sırasında sözleşmesel olarak davalı bakaya atfedilebilecek herhangi bir kusur tespit edilemediği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 67,75-TL den 44,40-TL nispi karar harcının mahsubu ile kalan 23,35-TL. harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili lehine karar tarihindeki avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinden hesap olunan 2.725-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davalının yapmış olduğu 55-TL tebligat giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/03/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır