Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1144 E. 2020/190 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1144 Esas
KARAR NO : 2020/190
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2017
KARAR TARİHİ : 03/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkil şirketin Gebze adresinde bulunan fabrikasında şirket yetkilisi … ‘in odasında bulunan kasanın 30/07/2017 tarihinde kırılarak açıldığını ve kasanın içinde bulunan değerli eşyalar ve paralarla birlikte keşidecisi … (…) olan … Bankası … Şubesi’nin 30/10/2017 keşde tarihli 41.000,00 TL bedelli çekin çalındığını, bu çekin müvekkil şirkete … tarafından ciro edildiğini, çekin müvekkilinin rızası hilafına elinden çıkması nedeniyle çekin iptali için v Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından ödeme yasağı konulduğunu, ödeme yasağı konulmasına rağmen davalı tarafça …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın ödeme yasağı olduğunu bilerek haciz uygulamasının hakkın kötüye kullanılması olduğunu ve tüm bu nedenlerle davalının çekin yasal hamili olmadığının ve alacaklı olmadığının tespitine, çekin taraflarına iadesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; takibe konu çek üstünde cirosu dahi bulunmayan davacının dava açma hakkı bulunmadığından aktif husumet yokluğu sebebi ile reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafın iddia ettiği icra dosyları olan … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına esas olan çekte davacı tarafın cirosu dahi bulunmadığını, müvekkilinin dava konusu senette meşru ve iyi niyetli hamil olduğunu, davacı tarafın çekin rızası hilafına elden çıktığı ve bu sebeple icra takibi yapılamayacağına ilişkin olsa da bu durum alacaklının alacağını temin etmesine engel bir durum olmadığını, dava konusu senedin sahte imza ile keşide edildiği iddiası şahsi def’i niteliğinde olup iyi niyetli 3.kişi olan müvekkil şirkete karşı ileri sürülemeyeceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, İİK m. 170/3 c.3 uyarınca davacı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve takip konusu alacağın %10’u oranında para cezasına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İlgili … alacağını davacı …’ya devretmiştir.
Dava, davacının çek istirdadı ile çekin iadesi istemlerine ilişkindir.
Mahkememizce 22/01/2018 tarihli ara kararın davalı tarafça istinaf edilmesine üzerine … Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … Esas … Karar sayılı kararı ile kaldırılmasına karar verildiği anlaşıldı.
Mahkememizce 11/12/2018 tarihli ara kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine … Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … Esas … Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun reddine karar verildiği anlaşıldı.
Taraflarca delil olarak; … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, … Cumhuriyet Başsavcılığı … Soruşturma sayılı dosyası, banka kayıtları, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dava dosyası, icra dosyası ve davacı tarafın ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, bilirkişi Mali Müşavir … tarafından sunulan 13/03/2019 tarihli raporu özetle; ”Davacı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, incelenen davacı şirket ticari defterlerinde davalı ile aralarında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığı, davacının ticari defter kayıtlarına göre dava konusu çeki dava dışı … ‘ndan, aralarındaki ticari ilişkiye istinaden ciro yoluyla aldığı ancak çek davacı tarafından cirolanmadan çalınması nedeniyle davacı kayıtlarında 121 numaralı alacak senetleri hesabından 128 numaralı şüpheli ticari alacaklar hesabına aktarıldığı, çek ile ilgili herhangi bir tahsilat yapılmadığı” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda talimat yoluyla dava dosyası, icra dosyası ve davaya konu çek lehtarı …’nun 2017 yılı ticari defter ve kayıtlatı üzerinde inceleme yapılarak dava konusu çek ile ilgili kayıt olup olmadığı, usulüne uygun çekin alınıp verilmediği hususunda bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, bilirkişi Mali Müşavir … tarafından … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasına sunulan 01/08/2019 tarihli raporu özetle; ”Çek lahtarı …’nun 2017 yılı ticari defterlerine ilişkin açılış ve kapanış onaylarının zamanında usulüne uygun ilgili makamlara tasdik ettirildiği, dava konusu keşidecisi … lehtarı … olan … nolu 30/10/2017 vadeli 41.000,00 TL bedelli çekin çek lahtarı …’na ait 2017 yılı ticari defter kayıtlarında yer aldığı, dava dosyası kapsamında davacı … İç ve Dış AŞ.tarafından sunulan fatura örneği, çek bordrosu ve dava konusu çeke ilişkin bilgilerin çek lehtarı …’nun 2017 yılı ticari defter kayıtları ile birbirlerini doğrular nitelikte olduğu, çek lehtarı …’nun 2017 yılı ticari defter kayıtlarına göre dava konusu çekin keşidecisi … ile aralarında 2017 ve öncesine dayanan ticari iş ilişkisi varlığının açıkça tespit edilebildiği, dava konusu çekin davacı şirket tarafından … adına düzenlenmiş 01/07/2017 tarih … nolu KDV dahil 45.451,73 TL tutarlı fatura bedeline karşılık olarak 27/07/2017 tarihinde davacıya teslim edildiği, çek lehtarı …’nun 2017 yılı yevmiye defter kayıtlarına göre dava konusu çekin ciro silsilesinde 2.sırada yer alan … İç ve Dış Tic.Ltd.Şti.ne ait herhangi bir yevmiye kaydına rastlanılmadığı, 2017 yılı ticari defter kayıtlarına göre çek lehtarı …’nun … Tic.Ltd.Şti.ile ticari bir ilişkisinin bulunmadığı” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda talimat yoluyla dava dosyası, icra dosyası ve davaya konu çek keşidecisi …’ın 2017 yılı ticari defter ve kayıtlatı üzerinde inceleme yapılarak dava konusu çek ile ilgili kayıt olup olmadığı, usulüne uygun çekin alınıp verilmediği hususunda bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, bilirkişi Mali Müşavir … tarafından … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasına sunulan 20/12/2019 tarihli raporu özetle; ”Çek keşidecisi …’ın 2017 yılı ticari defterlerine ilişkin açılış ve kapanış onaylarının zamanında usulüne uygun ilgili makamlara tasdik ettirildiği, çek keşidecisi …’ın 2017 yılı ticari defter kayıtlarına göre çek lehtarı … ile 2017 cari döneminde birden fazla yapılan ticari emtia alışverişi toplam tutarının 194.304,00 TL olduğu, …’ın 2017 yılı içerisinde çek lehtarı …’na ticari emtia alışları karşılığında banka Eft kanalı ile çek keşide etmek sureti ile toplam 194.304,00 TL ödeme yaptığı, ancak dava konusu çeke ilişkin kaydın çek keşidecisi …’a ait 2017 yılı ticari defter kayıtları içerisinde yer almadığı, çek keşidecisi … ile çek lehtarı … arasındaki ticari ilişkinin her iki tarafa ait 2017 yılı ticari defterlerinde yer alan kayıtlara göre açıkça tespit edilebildiği” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Yapılan yargılama, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf yetkili hamili olup çalındığını iddia ettiği çekin icra takibine konu edildiğinden bahisle eldeki davayı açtığı, yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucu keşideci … ile lehtar … arasında ve lehtar ile davacı şirket arasında ticari ilişki bulunduğu ancak davacı ile sonraki ciranta … arasında ticari bir ilişki bulunmadığı, ihtarlı davetiye tebliğine rağmen işbu şirketin ticari defterlerini mahkememize sunmadığı, her ne kadar davacı şirket defterlerinde çekin kaydı yoksa da davacı taraf ve lehtarın ticari defterlerinin dava konusu çekin verilmesi konusunda birbirini doğruladığı, dava konusu çekin ibrazı üzerine ödemeden men yasağı kararı sebebiyle ödeme yapılmadığı, ibrazdan sonra çek ciro edildiğinden alacağın devri hükümlerinin uygulanması gerektiği, Türk Borçlar Kanunu’nun 188 nci maddesinin “Borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları, devralana karşı da ileri sürebilir.” hükmünü taşıdığı, davacı tarafın çekin yetkili hamiliyken elinden çalındığı iddiasında bulunduğu ve ticari defterleriyle rızası dışında çekin elinden çıktığını ispatladığı, davalı taraf ciranta olmadığından Türk Ticaret Kanunu’nun 792 nci maddesi hükmünden faydalanamayacağı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalı tarafın çekin yasal hamili olmadığının tespitine, çekin davacı tarafa iadesine, icra dosyasına ödeme yapılması halinde bu paranın davacı şirkete ödenmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.800,71-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 700,18-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 2.100,53-TL harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 700,18-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.130,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.800,00-TL bilirkişi ücreti ve 434,60-TL posta gideri olmak üzere toplam 2.234,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonra resen mahkememizce taraflara iadesine,
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.03/03/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪