Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1129 E. 2022/20 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1129 Esas
KARAR NO : 2022/20
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2017
KARAR TARİHİ : 11/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalı tarafından müvekkil aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayısı ile 22.500,00-TL asıl alacak tutarlı kambiyo senetlerine müstenit takip yoluna girişildiğini, Takibe konu edilen bonolar 09.07.2015 tanzim 30.05.2016 vadeli 7.500-TL tutarlı, 09.07.2015 tanzim 30.06.2016 vadeli 7.500-TL tutarlı, 09.07.2015 tanzim 31.07.2016 vadeli 7.500-TL tutarlı olmak üzere toplam 22.500TL’lik sözde borca ilişkin olup müvekkil şirketin işbu bonolardan kaynaklanan herhangi bir borcu bulunmadığını, bonoların müvekkil şirketin imza yetkilisi tarafından imzalanmadığını, şirket bu açıdan borçlu olmadığını, müvekkil şirketin imza yetkilisi ve imza yetkisini münferiden kullanan tek ortağı … … … olduğunu, takibe konu olan bonoların ise imza yetkilisi olmayan … tarafından imza edildiğini, tüm bu nedenlerle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile bonolarda yazılı miktar olan toplam 22.500- TL’nin % 20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Müvekkiline dava konusu senedi davacı şirket ile olan ticari ilişkiden doğan alacağına istinaden …’ün verdiğini, bu şahısın aynı zamanda davacı şirketin ortağı ve yetkilisi olduğunu, davacı şirketin tüm işlerini …’ün takip ettiğini, cari hesap ekstresinde yer alan ve ödemesi yapılan çeklerin de yine bu şekilde … tarafından imza edilerek müvekkiline verildiğini ve söz konusu çeklerin davacı şirket tarafından ödendiğini, davacı şirketin … imzalı bu çekler ödenirken herhangi bir itiraz da bulunmadığını, müvekkilinin davacı şirketle ilgili olarak … … …’le değil …’le muhatap olduğunu, davacı-borçlu şirket ile şirket ortağı …’ün birlikte hareket ederek müvekkilinin alacağını almasını engellemeye ve bu şekilde müvekkilini zarara uğratmaya çalıştığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine % 20 icra inkâr tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı tarafın takibe konu bonolardan dolayı davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin menfi tespit davasıdır.
Taraflarca delil olarak; … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı takip dosyası, bonolar, ticaret sicil kayıtları, banka kayıtları, bilgi ve belgeler ile bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen delillerin bir kısmı toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda takibe konu senetlere atılan imzaların yetkilisi tarafından olup olmadığının tespiti yönünden bilirkişi raporu aldırılmasına karar verilmiş olup, Adli Tıp Belge İnceleme Uzmanı Doç.Dr. … tarafından sunulan 07/07/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”İnceleme konusu senet asılları üzerinde bulunan davacı şirket ve … adına atılmış imzalar ile karşılaştırmaya esas belgeler üzerinde davacı şirket adına … …’ün attığı mukayese imzalar arasında tersin biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğitim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlik saptanmadığından söz konusu imza ve yazıların mevcut mukayese imzalarına kıyasla … … …’ün eli ürünü olmadığı, inceleme konusu üç belgenin tamamındaki imzalar arasında tersin biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların tamamının aynı elin ürünü olduğu, karşılaştırmaya esas üç belgenin tamamındaki imzalar arasında tersin biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğitim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlik saptandığından söz konusu imzaların tamamının aynı elin ürünü olduğu” ve 16/10/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; ”İnceleme konusu senet asılları üzerinde bulunan davacı şirket ve … adına atılmış imzalar ile karşılaştırmaya esas belgeler üzerinde davacı şirket adına … … …’ün attığı mukayese imzalar arasında tersin biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğitim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlik saptanmadığından söz konusu imza ve yazıların mevcut mukayese imzalarına kıyasla … … …’ün eli ürünü olmadığı, diğer bir deyişle inceleme konusu senetler üzerindeki borçlu imzasının … … …’ün eli ürünü olmadığı, inceleme konusu üç belgenin (senetlerin) tamamındaki imzalar arasında tersin biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların tamamının aynı elin ürünü olduğu, karşılaştırmaya esas üç belgenin tamamındaki imzalar arasında tersin biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğitim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlik saptandığından söz konusu imzaların tamamının aynı elin ürünü olduğu, bu durumda 17/12/2008 tarihli Eyüp …Noterliği’nin …numaralı … … … adına imza sirkülerindeki imzanın … … …’ün eli ürünü olduğu kabul edilirse diğer iki karşılaştırma belgesi üzerindeki imzanın da … … …’ün eli ürünü olduğunun kabulü gerekeceği” kanaatiyle rapor ve ek rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddia ve savunmaları ile tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporları ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf icra takibine konu bonolardaki imzaların şirket yetkilisine ait olmadığından bahisle menfi tespit isteminde bulunmaktadır. Yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu dava konusu bonolar ve daha önce davacı şirket adına imzalanıp ödemesi yapılan çeklerdeki imzaların aynı elin ürünü olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 80,70-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 384,25-TL harçtan mahsubu ile bakiye 303,55-TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-HMK.nun 333 (1) maddesi uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası resen mahkememizce davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne hitaben yazılacak dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır