Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1072 E. 2019/479 K. 07.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1028 Esas
KARAR NO : 2019/554
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/11/2017
KARAR TARİHİ : 28/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkil şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkiden dolayı fatura alacağının ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın haksız ve mesnetsiz olarak yaptığı itiraz ile takibin durduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı şirket tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; 6100 sayılı HMK.nun 6.maddesi gereği müvekkil aleyhine açılacak davalarda ve icra takiplerinde müvekkilin yerleşim yeri (ikametgahı) olan Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemeleri ve Eskişehir İcra Müdürlükleri yetkili olduğunu, müvekkili hakkında İstanbul İcra Müdürlüklerinde ilamsız icra takibi başlatılması ve yine İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinde iş bu davanın açılması yetki yönünden usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkil şirketin davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, takibe ve davaya konu cari hesap hareketleri ve cari hesap hareketlerinde belirtilen faturaların müvekkil tarafından kabul edilmediğini, dayanak takibin USD cinsinden yapılmasını ve belirlenen USD kurunu da kabul etmediklerini, davacı tarafça %20 oranında icra inkar tazminatı talep edilmişse de, tazminatın şartları oluşmadığını ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, müvekkil lehine dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davacının faturalardan kaynaklanan borcunun davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, faturalar, cari hesap ekstresi, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 21/08/2017 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 20/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 25/10/2017 tarihinde yetkiye, takibe, borca ve tüm ferilere itiraz ettiği ve davalı borçlunun itirazının süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dava dosyası, icra dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması ile uygulanan faiz yönünden mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verildiği, mali müşavir bilirkişi … tarafından sunulan 28/11/2018 tarihli raporu özetle; ”Taraflar arasında yazılı olmasa da sözlü bir sözleşmenin bulunduğu, aralarında temel bir ticari ilişkinin kurulduğu, taraflar arasında 2014 yılından itibaren cari hesap ilişkisinin olduğu, davacının takdiri delil vasfı taşıyan ticari defter ve kayıtlarında davacının davalıdan cari hesap ilişkisi içinde 21/08/2017 takip tarihi itibariyle 1.796,55 USD alacaklı gözüktüğü, davacını 1.796,55 USD tutarındaki alacağını, davacının davalı adına düzenlendiği davacının takdiri delil vasfı taşıyan ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı bulunan 30/10/2015 tarih ve … numaralı 4.750,00 USD bedelli demuraj e-faturasının 1.796,55 USD lik ödenmemiş kısmının oluşturduğunu, davacının 1.796,55 USD alacak tutarına 21/08/2017 takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi hükmü uyarınca devlet bankalarının 1 yıl vadeli Amerikan Doları cinsinden mevduat hesabına ödedikleri en yüksek faiz oranı üzerinden faiz talep edebileceği” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
Davalı taraf ticari defterlerini incelemek için mahal mahkemesine talimat yazılmış ancak davalı taraf adres bildirmeden taşındığından talimat bila ikmal iade edilmiştir.
GEREKÇE :
Tarafların iddiaları ile toplanan deliller ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde göre; davacı tarafın davalı tarafa ticari mal satışı sebebiyle fatura düzenlediği, faturanın elektronik sistem üzerinden davalı tarafa tebliğ olunduğu, davalı tarafın bir itirazının bulunmadığı, davalı tarafın fatura bedelini kısmen ödediği, ödenmeyen cari hesap alacağı için davacı tarafça icra takibi yapıldığı ve davalı tarafın takibe itiraz ettiği, davacı tarafın ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, davalı taraf adres değiştirdiğinden ve yeni adresini mahkememize bildirmediğinden ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığı, davacı taraf defter kayıtlarına göre davacı tarafın 6.377,57-TL alacaklı gözüktüğü, davacı tarafın ticari defterinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış olması ile elektronik sistemde faturanın davalı tarafa tebliğ edilmesi ve itiraza uğramaması nedeniyle delil olarak kabul edildiği, tarafların tacir olmaları sebebiyle takip tarihinden itibaren faiz istenebileceği, asıl alacağın ticari defter ve bilirkişi incelemesiyle doğrulandığı anlaşıldığından davanın kabulüne, davalı tarafın ödeme yapmadığı halde haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiği anlaşıldığından asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacak 6.377,57 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 435,65-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 77,03-TL harçtan mahsubu ile bakiye 358,62-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 77,03-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 700,00-TL bilirkişi ücreti ve 166,50-TL posta gideri olmak üzere toplam 866,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.28/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır