Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1056 E. 2020/377 K. 05.08.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1056 Esas
KARAR NO:2020/377

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:01/12/2017
KARAR TARİHİ:05/08/2020

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA/Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle ;
09.02.2012 tarihinde sürücü …’ın idaresindeki ve davalı …Ş.’ in … nolu ZMMS (Trafik) Sigortası Poliçesi (ZMM) ile sigortalayanı olduğu … plakalı kamyon ile yaptığı trafik kazası sonucu öldüğünü;Aynı araçta yolcu olarak bulunan davacı …’ın ölenin oğlu olduğunu ve meydana gelen kazada yaralandığını, vücudunda telafisi mümkün olmayan izler kaldığını, çalışamadığı sürede kazanç kaybına uğradığını, geçici ve sürekli iş göremezliğine ilişkin maddi zararı için tazminat talep edildiğini ,
Olayla ilgili … C. Başsavcılığınca … numara ile soruşturma başlatıldığı ve kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, davacı …’ ın ölenin eşi olduğunu ve adı geçenin ölümü nedeniyle desteğinden yoksun kaldığını, Olayla ilgili tazminat için davacılar adına davalı … şirketine 17.10.2017 tarihinde başvurulduğunu; Davalı … şirketi tarafından kendilerine cevap verilmediğinden dolayı işbu davanın açıldığını belirterek ;
Fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla: Davacı müvekkil … için destekten yoksun kalman miktarın belirlenmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere şimdilik 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının (poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere) başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline
Müvekkil ( yolcu) … için 25,00 TL geçici iş göremezlik süresinde uğradığı kazanç kaybı, 25,00 TL çalışma gücünün azalmasından doğan sürekli iş göremezlik maddi zararı, 25,00 TL … tarafından karşılanmayan tedavi giderleri ve 25,00 TL bakıcı giderleri için şimdilik toplam 100,00 TL maddi tazminatın davalı … şirketine başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline; Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP/Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle;
Dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirketi nezdinde 11.04.2011-2012 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet (zorunlu trafik sigortası) poliçesi ile sigortalı olduğu,
Davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkil şirketin sorumluluğunun zorunlu trafik sigortası poliçesinde yer alan limitler ve sigortalı araca atfedilecek kusur ile sınırlı olduğu, Müteveffa ile davacının müterafik kusurunun göz önünde bulundurulması gerektiği, Sigortacının sorumluluğunun doğabilmesinin ön koşulunun araç işleten ve sürücüsünün sorumluluğunun doğması gerektiği, sürücü veya işletenin sorumlu olmadığı bir zarardan sigorta şirketinin sorumlu tutulmaması gerektiği,
Somut olayda destek, tam kusurlu olarak trafik geçirerek vefat ettiği, tehlike sorumluluğunda tazminatın tayini kusur sorumluluğundaki kurallara bağlı bulunduğu dolayısıyla TBK 52/1 maddesinde öngörülen desteğin müterafik kusurunun tazminatın tayininde dikkate alınması gerektiği, Müteveffanın, destek olduğu kişilere karşı bir hukuki sorumluluğu söz konusu olamayacağından davacı tarafın talebinde haksız olduğu, davacı tarafın sigorta şirketinden talepte bulunabilmesi için, müteveffaya karşı bir talep yöneltebilecek durumda olmaları gerektiği,
Trafik sigortası genel şartları gereğince işletenin veya sürücünün ağır kusuru durumunda sigorta şirketinin rücu hakkının doğduğu, davacılara destekten yoksun kalma tazminatı ödenmesi durumunda müteveffaya rücu edileceği, rücu edilmesi durumunda ise davacılara ödenen bir tutarın tekrar davacılardan tahsil edileceği bu nedenle alacaklı ve borçlu sıfatının birleşmesi nedeniyle destekten yoksun kalma talebinin mümkün olmadığı, … kayıtlarının celp edilerek müteveffanın kaza tarihinde çalışıp çalışmadığının, çalışıyor ise maaşının tespit edilmesi gerektiği, Müteveffanın emniyet kemerinin takılı olup olmadığının tespiti ile tehlikenin eydana gelmesinde veya artmasında kendi kusurlu fiillerinin sebep olması durumunda müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği,
Destekten yoksun kalma tazminatı, mirastan ayrı ve bağımsız bir hak olduğundan, destek iddialarının kanıtlanması gerektiği, Davacı tarafından talep edilen tedavi giderlerinin 6111 sayılı kanun değişikliği nedeniyle … sorumluluğunda olması gerektiği, tedavi giderlerinin anılan yasa hükümleri ve aktarılan prim gereği, …’nm sorumluluğunda olması gerektiği, trafik sigortasının sadece kişilerin uğradığı maluliyet kaynaklı bedensel zararları kapsamakta olduğu, tedavi giderleri ile bilimum munzam zararların müvekkil şirketten talep edilmesinin usul ve genel şartlara aykırı olduğu, müvekkil şirketin primlerini almadığı bir zarardan sorumlu tutulamaması gerektiği,belirterek ;
Dava konusu trafik kazasında sigortalı araca atfı kabil bir kusur bulunmadığından davanın reddedilmesi, celp edilmesi gerekli belgelerin toplanması, tarafların kusur oranı ile meteveffa ve malulün müterafik kusur oranlarının tespiti, tedavi giderleri talebinin reddi, haksız ve mesnetsiz davanın reddi, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava araç zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalıya yönelik maddi tazminat ve destekten yoksun kalma tazminat taleplerine ilişkindir.
Davalı vekili 20/07/2020 tarihli dilekçesinde özetle; tarafların sulh olduklarını ve davacının davadan feragat edeceğini, davacıdan vekalet ücreti ve yargılama gideri istemediklerini bildirmiştir.
Davacı vekili 22/07/2020 tarihli dilekçe ile davalıyla karşılıklı tam bir mutabakata varıldığını , bedelin davalı … şirketinden tahsil edildiğini ,bu nedenle davadan feragat ettiklerini bildirmiştir. Davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Davadan feragat H.M.K. nun 307. maddesi hükümü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. H.M.K. nun 309. Maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragata yetkili olduğu saptanmaktadır. Feragat bildirimi de H.M.K. nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tesbit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Talep edilmediğinden taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına , bakiye gider avanslarının kararın kesinleşmesinden sonra yatıran taraflara iadesine ,vekalet ücreti takdirine yer olmadığına
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan ve hesap olunan 54,40 TL karar harcının Peşin alınan 31,40 TL ve 1.050,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1081,40 TL harçtan tahsili ile hazineye irat kaydına 1.027,00 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine
Dair, verilen kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul BAM da istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi. 05/08/2020

Başkan …
e imza

Üye …
e imza

Üye …
e imza

Katip …
e imza