Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1000 E. 2018/1082 K. 19.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/1000
KARAR NO: 2018/1082

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/11/2017
KARAR TARİHİ : 19/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; dava dışı 3.kişi davalının sigortalısı …’ın … plakalı araç tarafından 08/10/2015 tarihinde …’a ait … plakalı araca çarpmak suretiyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı alacağı, araç sahibi 3.kişi … tarafından müvekkiline temlik edildiğini, kaza sonucu müvekkilinin aracında değer kaybı meydana geldiğini, bağımsız eksper tarafından yaptırılan ekspertiz raporunda aracın değer kaybının 1.650,00-TL ile 1.980,00-TL aralığında olduğunun tespit ettirildiğini, eksperlik hizmeti sebebiyle de müvekkilinin 354,00-TL ücret ödediğini, kazada davalının sigortalısının müvekkilini kusuruyla ve hukuka aykırı bir fiille zarara uğrattığı ve bunun tanzimle yükümlü olduğunu, taraflarınca davalıya 23/10/2017 tarihinde ihtarname gönderildiğini, davalının gönderilen ihtarnameye herhangi bir cevap vermediğini ve ödeme yapılmadığından bahisle Kaza sebebiyle oluşan 1.650,00 ile 1.980,00-TL aralığında tutması beklenilen değer kaybı alacağının şimdilik 300,00-TL’sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminine, dava konusu değer kaybının tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak 354,00-TL’nin davalıdan tazminine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; davacının davasının usul hukukuna aykırı olduğunu, davacının davasını belirsiz alacak davası olarak açtığını, dava konusu kazanın 08/10/2015 tarihinde meydana geldini, davacının davasını 2 yıllık zaman aşımı süresi geçtikten sonra açtığını, davanın zaman aşımına uğradığını, trafik kazasına karışan … plakalı araç müvekkil şirkette … nolu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirket tarafından … plakalı araçta meydana gelen hasar bedeli için aracın maliki …’a 20.11.2015 tarihinde 3.190,00-TL hasar tazminat ödemesi yapıldığını, davacıya ait araç 28.10.2015 tarihinde ikinci bir kazaya karışmış olup, bu kazadan sonra aracın satışı yapıldığını, aracının satışının yapıldığından dolayı aracın Noter satış sözleşmesinin, satış değerlerinin dosyaya davacı tarafça sunulması gerektiğini, Araçta değer kaybı olduğu iddiasını kabul etmediklerini, başvuru sahibi tarafından talep edilen değer kaybı tutarı fahiş olduğunu, başvuru sahibi tarafından talep edilen ekspertiz ücreti sigorta eksperleri ücret tarifesine aykırı olup fahiş olan eksper ücretinden dolayı müvekkil şirketin sorumluluğu olmadığını, davacı tarafından değer kaybı talebine yönelik olarak müvekkil şirkete tüm belgelerle birlikte kaza ve hasar ihbarında bulunulmadığını, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru yanında davacının araç sürücüsünün kusuru da mevcut olduğunu, değer kaybı için temerrüt oluşmaması nedeniyle kaza tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacıya ait aracın karıştığı trafik kazası neticesinde araçta değer kaybı oluşup oluşmadığı kusur durumuna göre davalıların sorumluluk miktarı tespiti istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 109 maddesi gereğince ” zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir” hükmü mevcuttur.
Davalı … şirketince 28.10.2015 tarihinde ödeme yapıldıktan sonra yani ” zarar gören davacıların zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ” dolduktan sonra 15/11/2017 tarihinde huzurdaki davanın açıldığı sabittir. Dolayısıyla 2918 sy KTK 109 maddesi uyarınca 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra dava açılmıştır.Davalının süresinde zamanaşımı itirazı vardır.
Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-2918 KTK 109 maddesi uyarınca 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığı görülmekle davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 35,90-TL karar harcının davacıdan peşin alınan 34,60-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 1,30-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 487,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.19/10/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır