Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/927 E. 2020/441 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/927 Esas
KARAR NO : 2020/441
DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2016
KARAR TARİHİ : 15/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 11/03/2016 tarihinde sürücü … idaresindeki … plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı istikametten gelen sürücüsü … olan … plakalı araca çarpması sonucu ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde …, … ve … ‘ın vefat ettiğini, kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’nın asli ve tamamen kusurlu olduğunu, müvekkillerinin desteği olan …’nın … plakalı araçta yolcu konumunda olduğunu, kaza sonrasında müvekkillerinin müteveffanın tüm maddi desteğini yitirdiklerini ve destekten yoksun kaldıklarını, … plakalı aracın davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu ve tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklaı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; İlgili kaza nedeniyle dava öncesinde davacıların müvekkil şirkete başvurusu üzerine 18/08/2016 tarihinde davacılara 92.050,00 TL ödeme yapıldığını ve ibra edildiğini, müvekkil şirketin ödeme yapması nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, … plaka sayılı aracın müvekkil şirket nezdinde 05/10/2015 – 2016 başlangıç ve bitiş tarihli Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla mahkemece öncelikle dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne sevki ile kusur raporu alınmasını ve destekten yoksun kalma hesabı için bilirkişi raporu alınması gerektiğini, müvekkil şirketin davacıların başvurusu üzerine destek tazminatı ödeyerek sorumluluğunu yerine getirdiğinden temerrüde düşmediğini, kabul anlamına gelmemek üzere müvekkil şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini ve dava konusu olaya uygulanması gereken faiz yasal faiz olduğunu ve tüm bu nedenlerle müvekkil şirket tarafından yapılan ödemenin yeterli olması nedeniyle haksız ve mükerrer talepleri içeren davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle davacıların destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
Davacılar vekili tarafından 08/03/2019 tarihli dilekçe ile müvekkili … adına davadan feragat ettiklerini bildirdiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte aktüerya tazminat hesabı yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi Aktüerya Uzmanı Dr. … tarafından hazırlanan 23/06/2019 tarihli rapor özetle; ”…’nın vefatı ile sonuçlanan 11/03/2016 tarihli trafik kazası sonrası desteğin yoksun kalan eş …’ya ödenmesi gereken tazminat miktarının 92.050,00 TL olduğu, 11/08/2016 tarihinde taraflar arasında imzalı ve ibraname başlıklı yazı düzenlendiğini ve davacılara 92.050,00 TL ödeme yapılarak ibraz edildiğini, ibra edilen miktarın değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğunu, davacılar vekili tarafından 08/03/2019 tarihli dilekçe ile davacı … için davadan feragat edildiği” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE :
Açılan davanın 08/10/2019 tarihli duruşmasında davacı hazır bulunmadığından HMK.nun 150. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
05/11/2019 tarihinde davacı taraf yenileme dilekçesi ibraz etmiştir.
21/11/2019 tarihli davacı vekilinin yenileme talebi kabul edilerek tensip zaptı düzenlenmiş, 03/03/2020 tarihine duruşma günü verilmiş ve davacı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davacı vekilinin 03/03/2020 tarihli duruşmaya katıldığı ve ibraz ettiği 02/03/2020 tarihli vekillikten çekilme dilekçesine istinaden vekillikten çekildiği, davacı asillere usulüne uygun davetiye ile 15/09/2020 tarihli duruşma gününün tebliği edildiği ancak duruşmaya katılmadıkları görülmüştür.
Mahkememizde görülen işbu dava basit usule tabidir. HMK’nun 320/4. maddesi gereğince basit usule tabi olan davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa dava açılmamış sayılır. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK.nun 320/4 maddesi uyarınca davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacılardan alınması gereken 54,40-TL karar harcının davacılardan peşin alınan 29,20-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 25,20-TL harcın davacılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin üzerilerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesap ve takdir olunan 1.000,00-TL nispi vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacılar tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin kararın kesinleşmesinden sonra mahkememizce resen davacılara iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davanın miktarı ve niteliği itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/09/2020

Katip …
☪e~imzalıdır.☪

Hakim …
☪e~imzalıdır.☪