Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/862 E. 2020/132 K. 11.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/862
KARAR NO : 2020/132
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/08/2016
KARAR TARİHİ : 11/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin gümrükleme işleri ile iştigal ettiğini, dava dışı şirket … A.Ş ile olan ticaretlerinden dolayı dava dışı … A.Ş’nin müvekkiline dava konusu … 31/07/2016 keşide tarihli 3.845-TL bedelli … no çeki verdiğini, ancak müvekkili şirketin “… Mah. … Sok. No: … Küçükçekmece İstanbul” adresinde bulunan işyerinde 13/05/2016 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayında dava konusu çek ile birlikte 8 adet çekin çalındığını, çalınan çeklerin zayii için … Asliye Ticaret Mahkemesinin … e. Sayılı dosyası ile dava ikame ettiklerini, dava devam ederken dava dışı …tarafından dava konusu çekin bankaya ibraz edildiğini ve ödeme yasağı kaşesi dava konusu çeke vurulduğunu, davalıların çekin çalıntı olduğunu bildiklerini, buna rağmen haksız ve kötü niyetli olarak çeki … İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyası ile icra takibine konu ettiklerini, hırsızlık sonucu müvekkili şirketten çalınan çek nedeniyle müvekkilinin ve keşidecinin sonraki cirantalara ve çek hamiline bir borcunun bulunmadığını, davalının çeki kötü niyetli olarak eline geçirdiğini ve müvekkili şirket davalıya borcunun bulunmadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile kötü niyetli olarak çeki ele geçiren ve çekin yasal hamili olamayan davalıdan çekin istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
GEREKÇE:
Dava, …. İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı takibine konu 31/07/2016 tarihli, … nolu 3.845-TL bedelli çek nedeniyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti ile çekin istirdatı talebidir.
Dosyaya getirtilen … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 3.845-TL çek alacağı asıl alacak, 11,06-TL takip öncesi faiz, 384,50-TL %10 tazminat ve 11,54-TL %0,3 komisyon olmak üzere toplam 4.252,10-TL alacağın tahsili amacıyla 11/08/2016 tarihinde 1 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın grafolog bilirkişiye tevdi ile dava konusu çekteki imza ile davacı şirket yetkilisinin imza örneklerinin karşılaştırılarak rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, İmza, Yazı, Belge inceleme Em. Öğr. Üyesi Bilirkişi Y. Doç. Dr. … tarafından sunulan 28/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda; inceleme konusu çek arkasındaki davacı … Ltd. Şti adına atılı ciro imzası ile şirketin imza yetkilisi … ‘nun imza örnekleri arasında aynı elden çıkmış olduklarını gösterecek bir karakteristik benzerliğe rastlanmadığı kanaati ve çek aslının bulunması halinde yeniden inceleme yapılabileceği hususu bildirilmiştir.
Çek aslı mahkememize sunulmasından sonra dosyanın grafolog bilirkişiye tekrar tevdi ile çek aslının, imza incelemesine esas belge asıllarının ve davacı beyanları doğrultusunda inceleme yapılarak rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, bilirkişi tarafından sunulan 05/09/2019 tarihli ek Bilirkişi raporunda; 28/06/2018 tarihli kök raporunda belirtmiş olduğu gibi çek aslı üzerinden de yaptığı inceleme ve karşılaştırmada evvelki belirleme ve sonucu değiştirecek herhangi bir bulguya rastlamadığını bildirmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Dava, 6762 sayılı TTK 730/20. maddesi yollaması ile TTK 675. maddesine dayalı olarak ( 6102 sayılı TTK 818/s maddesine yollaması TTK 763. maddesi kapsamında) açılan çek istirdadı davasıdır.
Davaya konu çek kıymetli evrak olup, TTK kapsamında kıymetli evrakın “Nâmâ” “Emre” ve “Hâmile” yazılı olarak düzenlenebileceği belirtilmiştir.
Türk Ticaret Kanunu düzenlemesine göre, çek kanunen “emre” yazılı olarak kabul edilmektedir. Zira çek kambiyo senedi niteliğindedir. TTK 697. maddesinde, çekin “emre” yazılı kaydıyla veya bu kayıt olmadan muayyen bir kimseye veya “emre yazılı değildir” kaydıyla ya da buna benzer bir kayıtla “muayyen” bir kimseye veya “hamile” ödenmek üzere keşide edilebileceği, aynı maddenin ikinci fıkrasında da, muayyen bir kimse lehine olarak veya “hamiline” kelimesinin yahut buna benzer bir tabirin ilavesi ile keşide kılınan çekin “hamile” yazılı çek sayılacağı belirtilmiş, 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK 785. maddesinde de aynı yönde düzenleme yapılmıştır.
Dava konusu çek “emre” kaydı ile birlikte, davacı … Ltd Şti adına düzenlenmiş olup, belirli bir kişi lehine tanzim edilmiş olmakla, TTK 697/2 maddesi ( 6102 sayılı TTK 785/2. maddesi) uyarınca “hamiline” yazılı çek olduğu kabul edilmiştir.
Dava konusu çekte ilk ciranta olarak görülen imzaların davacı şirket temsilcisine ait olmadığı saptanmıştır.
TTK 704. maddesinde, çek hangi suretle “hamilin” elinden çıkmış bulunursa bulunsun, ister hamiline, ister ciro suretiyle nakledilebilen çek olsun, çeki eline geçiren yeni hamilin kötü niyetle iktisap ettiği veya iktisabında ağır kusuru olduğu ispatlanırsa çeki geri vermek ile mükellef olacağı belirtilmiştir.
Kambiyo senetlerinde, imzaların istiklali ilkesi geçerli olup, TTK 589. maddesinde, bir poliçenin, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasını, sahte imzaları, gerçek olmayan şahısların imzalarını veya namlarına imzalanmış olan şahısları her hangi bir sebepten dolayı bağlamayan imzaları taşısa bile diğer imzaların geçerliliğinin etkilenmeyeceği açıklanmıştır. Anılan bu hükmün TTK 730/1.3 bendi yollaması ile çeke de uygulanacağı açıktır.
TTK 704. maddesi (6102 sayılı yasanın 792. maddesi) ve TTK 599. (6102 sayılı yasanın 687. maddesi) maddesi uyarınca; davacı tarafından, çekin hamili olan davalının bu çeki ciro yoluyla iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olduğunun, başka bir deyişle kötü niyetli ve iktisapta ağır kusurlu olduğunun kanıtlanması gerekir.
Dava konusu çekte lehtar ve ilk ciranta imzasının davacıya ait olmadığı İ.İ.K 72. maddesi uyarınca açılacak bir menfi tespit davasında çek üzerindeki imzanın keşideci yahut ciro eden kişiye ait olmaması nedeniyle borçlu bulunmadığı yönündeki mutlak def’inin herkese karşı ileri sürülebileceği anlaşılmış olup dava konusu çekteki imzasının davacının eli ürünü olmadığının saptanması karşısında menfi tespit talebinin kabulü gerekmiş ve davacıların davalılara borçlu olmadığının tespitine ve alacaklı davalı … tarafından ele geçen çalıntı çekin istirdatına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davacının davalılara 31/07/2016 tarihli … nolu 3.845-TL bedelli çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalı Çelaştan ilgili çekin istirdatına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 262,65-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 29,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 233,45-TL harcının davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 58,40-TL ilk gider, 700-TL bilirkişi, 189,35-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 947,75-TL.yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, Davacı Vekili Av. … , Davalı … Vekili Av. …’ın yüzlerine karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır