Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/791 E. 2018/1031 K. 09.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/791
KARAR NO: 2018/1031

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/07/2016
KARAR TARİHİ : 09/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … şirketine … numaralı ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı ambulansın 03/03/2016 tarihinde sürücü … idaresinde iken müvekkilinin idaresindeki … plakalı araca çarptığını ve çarpmanın sonucunda çift taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu müvekkilinin yaralanarak sürekli olarak sakat kaldığını, davalı … şirketine 15/06/2016 tarihli dilekçe ile müracaat ettiklerini, davalı şirketin heyet raporu talep ettiğini, kaza tarihinin çok yakın olması nedeniyle heyet raporu alınamadığını, medikal inceleme ile maluliyetin tespit edildiğini, müvekkilinin kazadan sonra uzun süre tedavi görmek zorunda kaldığını, tedavi süresi boyunca çalışamayan müvekkili için yaptırılacak olan aktüer incelemesinde bilirkişi tarafından tedavi süresi boyunca müvekkilinin sakatlığının %100 olarak kabul edilerek buna göre hesap yapılmasını talep ettiklerini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 3.000-TL sürekli sakatlık tazminatı ve geçici iş görmezlik tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan … plakalı ambulansın … poliçe nolu Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik sigorta poliçesi ile 15/01/2016-15/01/2017 tarihleri arasında müvekkili şirket tarafından sigortalandığını, kaza tespit tutanağında davacının kavşakta geçiş önceliğine uymayarak kavşağa kontrolsüz girdiği, kazanın oluşumunda 2918 sayılı KTK 84/H kuralını ihlal ettiği ve asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kaza tespit tutanağında her ne kadar müvekkili şirkete ambulans sürücüsü …’a da kusur atfedilmiş ise de bu tespit katılmalarının mümkün olmadığını, müvekkili şirkete sigortalı aracın ambulans olduğunu ve olay anında acil hasta taşıdığını, sireni çalar ve tepe lambası yanar vaziyette olduğunu, KTK ilgil maddeleri uyarınca böyle bir durumda ambulansın geçiş üstünlüğünün bulunduğunu ve trafik kısıtlama ve yasaklarına bağlı olmadığını, bu nedenle söz konusu kazanın meydana gelmesinde bizzat davacının kusurlu olduğunun yadsınamaz bir gerçek olduğunu, kendi kusuru ile sebep olduğu kaza nedeniyle advacının tazminat talep etme hakkının bulunmadığını, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz, usul, yasa ve içtihatlara aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davalı … şirketine trafik sigortalı aracın kusuru ile meydana gelen kazada davacının yaralanması nedenine dayalı tazminat istemidir.
Kazaya ilişkin soruşturma dosyası, Adli Tıp Raporu, sigorta poliçesi, trafik kayıtları ve sair tüm evrak getirtilerek dosya arasında alınmıştır.
Mahkememizce davacının dava konusu kaza sonucu maluliyetinin hesaplanması için dosya … Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kuruluna sevk edilmiş, … Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunadn alınan … tarihli Maluliyet Raporunda; ” … kızı, 1985 doğumlu …’ın 03.03.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği muvacehesinde maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından maluliyet tespitine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin 03.03.2016 tarihinden itibaren 3 (üç)aya kadar uzayabileceği” kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce yeniden dosyasının kusur ve aktüer bilirkişisine tevdi ile tazminat raporu alınmasına karar verildiği; Kusur Bilirkişisi Prof. Dr. … ve aktüer bilirkişi … tarafından sunulan 28/02/2018 tarihli raporda; “2918 sayılı K.T.K. nın 71.maddesi gereği, kazaya karışan … plakalı ambulansın geçiş üstünlüğü olup, kanun ve yönetmelikte yazan kısıtlama ve yasaklara bağlı olmadıkları için kavşağa giriş hızının yüksek olması nedeniyle kusur atfedilmesinin mümkün olmadığı, Ancak ilgili yasa maddesi, geçiş üstünlüğü olan araçların bu hakkı halkın can ve mal güvenliğini tehlikeye sokmamak, duyulur ve görünür geçiş üstünlüğü işaretini vermek şartı ile kullanabileceklerini hüküm altına alındığı, geçiş üstünlüğü işareti kullanımında “duyulur ve görünür” ibaresi ile her iki ikazında birlikte kullanılmasını zorunlu hale getirildiği, yasaya aykırı şekilde geçiş üstünlüğünün kullanılması kusur atfedilmesini gerektirdiği, kaza şartında sorumluluğu altındaki sürücünün 2918 sayılı K.T.K. nın 47/c, 57-a maddelerine aykırı davranışlarıyla kavşaklarda geçiş önceliğine uymama asli kusurunu işlemesine engel olmayarak K.T.Y. 82.maddesine aykırı davranan dava dışı aday sürücü eğitmeni … asli kusurlu (%75), geçiş üstünlüğü hakkını kullanırken 2918 sayılı K.T.K. nun 71.maddesine aykırı davranan, … plakalı ambulansın dava dışı şoförü …’in trafik kurallarına aykırı ve tedbirsiz davranışlarıyla olayda tali kusurlu (%25), davacının ise kusursuz olduğu, yapılan hesaplamalar ile Davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 997,43 tl olduğu” kanaati bildirilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi raporu ile dosya kapsamındaki tüm belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde;
Kazaya karışan … plakalı ambulansın … poliçe nolu Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik sigorta poliçesi ile 15/01/2016-15/01/2017 tarihleri arasında Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi ile güvence altına alındığı, Adalet Bakanlığı, Adli Tıp Kurumu, 3. Adli Tıp ihtisas Kurulu’nun 25/10/2017 tarihli raporu ile davacı …’ın 03/03/2016tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından maluliyet tespitine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin 03.03.2016 tarihinden itibaren 3 (üç)aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği, Bilirkişi raporunda dava dışı aday sürücü eğitmeni …’ın %75, Davalı … şirketine sigortalı aracın sürücüsü …’ın %25 ve davacının kusursuz olduğunun tespit edildiği, KTK uyarınca kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın kusuru nispetinde …nin sorumluluğu KTK m. 93 hükmü gereği kaza tarihinde 310.000-TL limit ile gerçek zarardan sorumlu olduğu, Karayolları Trafik Kanunun 99. Maddesinde; ” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.. Hükmü uyarınca davacı tarafça sigorta şirketine 15/06/2016 tarihinde müracaat edilmiş olup temerrüt tarihinin 28/06/2018 olduğu, bu nedenle 28/06/2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte işleyen yasal faizi ile birlikte 997,43-TL maddi tazminata hükmetmek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 997,43-TL tazminatın temerrüt tarihi olan 28/06/2016 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 68,13-TL Harçtan peşin alınan 29,20-TL. harcın mahsubu ile bakiye 38,93-TL. harcın davalıdan tahisili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 997,43-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Red edilen kısım yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 2.002,57-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 58,40-TL ilk gider, 175,30-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 1.200-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.433,70-TL. yargılama giderinin red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 515,66-TL sinin davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
6-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/10/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır