Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/641 E. 2018/718 K. 04.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/641
KARAR NO: 2018/718
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2016
KARAR TARİHİ : 04/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin işletmecisi olduğu taşınmaz bakımından davalıdan … abone numarasıyla Temmuz 2014 ile Aralık 2015 arası dönemde keza … abone numarasıyla Ekim 2014 ile Aralık 2015 arası dönemde elektrik satın aldığını, davalının müvekkili şirketten kullandığı elektrik bedeline ilave olarak hukuka aykırı ve yasaya aykırı olacak şekilde kayıp-kaçak bedeli de tahsil ettiğini, tahsil edilen kayıp-kaçak bedelinin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle öncelikle davalı tarafça müvekkili şirketten hukuka ve yasaya aykırı şekilde doğrudan veya elektrik baz fiyatına eklenerek örtülü olarak tahsil edilen toplam kayıp-kaçak bedelinin uzman bilirkişi incelemesi ile tespit edilmesini, müvekkili şirketten … abone numarası ile Temmuz 2014 ile Aralık 2015 arası dönemde keza … abone numarasıyla, Ekim 2014 ile Aralık 2015 arası dönemlerde yasaya ve hukuka aykırı olarak elektrik kayıp-kaçak bedeli olarak doğrudan veya elektrik baz fiyatına eklenerek örtülü şekilde tahsil edilen bedelin alandığı tarihten itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle taraflar arasında yapılan yetki sözleşmesi gereği yetkisizlik kararı verilmesinin gerektiğini, sözleşme gereği Ankara Merkez Mahkemelerinin yetkili kılındığını, davacının iadesini talep ettiği bedellerin davalı Müvekkili şirketin bir işlemi olmadığını, Perakende Satış Tarifesi adı altında EPDK tarafından belirlenip, yine EPDK tarafından onaylanarak yürürlüğe giren düzenleyici nitelikteki idari işlem sonucu tüketiciden tahsil edilmekte olduğunu, nitekim müvekkili şirketin tahsil ettiği bu bedelin de yerinde olmayıp ilgili mevzuat gereği yetkili dağıtım şirketine aynen aktarıldığını, dava dilekçesinde itiraz edilen hususların davacının müvekkil şirket ile imzalamış olduğu sözleşmede düzenlendiğini ve davacı tarafından da kabul edildiğini, işbu davada iadesi talep edilen bedellerin müvekkili şirket tarafından keyfi birer uygulaması olmayıp bu bedellerin tahsilinin yasal bir yükümlülük olduğunu, bu nedenlerle 6719 sayılı kanun değişikliği göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava ; taraflar arasında akdedilen elektrik satış sözleşmesi nedeniyle enerji bedeli faturası içinde haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen kayıp-kaçak bedelinin davalıdan tahsili amacıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Yargılamanın devamı sırasında, 17/06/2016 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 Sayılı Kanunla, 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanununda ve İlgili Mevzuatta değişiklikler yapılarak; elektirik eneıjisi tükeiticilerinden kayıp kaçak bedeli alınması konusunda değişiklik yapılmış olup; bu konuda mahkemelerin görevi de yasa ile sınırlandırılmıştır.
Mahkememizce dosyanın dosyanın bilirkişiye tevdi ile Dosya üzerinde iddia ve savunma doğrultusunda Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 29/12/2016 gün 2016/6993 Esas-2016/17081 Karar sayılı ilamı doğrultusunda ilamda belirtilen hususların değerlendirilmesi babında elektrik faturalarında yapılan kesintilerin miktarı, bu kesintilerin ilgili dağıtım tariflerinde yer alıp almadığı, kesintilerin miktar veya oran olarak dağıtım tarifelerindeki miktar veya oranlara uygun olup olmadığı, uygun değil ise davacıdan fazla kesilen miktarlara ilişkin rapor alınmasının istenmesine karar verildiği, Prof. Dr. … 02/10/2017 tarihli raporda; Dava dosyasından, dava konusu uyuşmazlığın; kayıp-kaçak bedeli olarak doğrudan veya elektrik baz fiyatına eklenerek örtülü şekilde tahsil edilen bedellerin yasal dayanağının olup olmadığı, miktarı ve davacıya geri ödenmesi gerekip gerekmediği konularında olduğu, Bu bağlamda; Mahkemenin 03/05/2017 günlü ara kararında belirttiği hususların denetime elverişli bir şekilde hazırlanabilmesi için gerekli bilgi ve belgelerin, Davalı Şirket tarafından dosyaya temin edilmesi gerektiği kanaatine bildirilmiştir.
Davacı şirketin, davalı şirketten satın aldığı elektrik enerji bedeli faturalan içinde ; kayıp- kaçak bedeli, perakende satış hizmet bedeli, sayaç okuma bedeli, iletim bedeli, dağıtım bedeli ile kayıp-kaçak bedeli üzerinden alınan %2 TRT payı adı altındaki tahsilatlar konusunda ; geçmişe de etkili olarak dava açıldıktan sonra, 17.06.2016 Tarih 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı kanun “17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkralan ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bend ile getirilen; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; Tüketici Hakem Heyetleri ile Mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, kurumun (EPDK nun) düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” hükmü Geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmü Geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır.” hükmü uygulanacaktır.
Davacı tarafından idari işlemin iptali talep edilmediği ve uyuşmazlığın taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinden kaynaklandığından , davalıların görev itirazı, alacağın tespiti bilirkişi incelemesini gerektirdiğinden, belirsiz alacak davası açılamayacağı yönündeki hukuki yarar itirazı yerinde görülmemiş , dava konusu abonelik sözleşmesi taraflar arasında imzalanmış olduğundan ve alacak sözleşmeye dayalı olarak 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğundan zamanaşımı itirazları kabul edilmemiştir.
6446 Sayılı Kanunun 17.maddesi gereğince mahkememizin, kayıp kaçak bedellerinin kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetlenmesi ile sınırlı yetkisi nazara alınarak davanın Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/11/2009 gün, 2009/18-421 E., 2009/526 K. Sayılı ilamında “Bir tarafın, dava açıldığı andaki mevzuata veya içtihat durumuna göre davasında veya savunmasında haklı olup da, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren yeni bir kanun hükmü veya yeni bir içtihadı birleştirme kararı gereğince davada haksız çıkmış olması halinde, yargılama giderlerine mahkum edilemeyeceği kuşkusuzdur, “denilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi nin … sayılı ve 19/06/2017 tarihli kararında ise davanın açılmasına davalı neden olduğundan davacının yargılama giderlerinden sorumlu olmayacağı ve davacı lehine vekalet ücreti takdiri gerektiği açıklanmıştır.
Somut olayda dava açıldıktan sonra yapılan yasal düzenleme nedeniyle davada haksız çıkan davacının genel kuralın istisnası olarak yargılama harç ve giderlerinden sorumlu olmayacağı gözetilmiş , davalının bu konudaki talepleri kabul edilmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 35,90-TL karar harcının davacıdan peşin alınan 170,78-TL harçtan mahsubu ile 134,88-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iade edilmesine,
3-Davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davacı lehine 2.180-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 199,98-TL ilk gider, 600-TL bilirkişi, 128,10-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 783,10-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar verildi.04/07/2018

Katip e-imzalıdır Hakim e-imzalıdır