Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/639 E. 2019/299 K. 19.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/639 Esas
KARAR NO : 2019/299
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2016
KARAR TARİHİ : 19/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği elektrik kullanımında bulunan şirkete faturalar gönderildiğini ve davalı şirketin faturaları ödememesi üzerine alacağın tahsili amacıyla ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin 01/07/2016 tarihinde borca, faize ve tüm ferilere haksız olarak itiraz ederek icra takibini durdurduğunu ve tüm bu nedenlerle davalı şirket tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalı şirketin alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap diekçesi özetle; müvekkilinin kullandığı elektrik enerjisine karşılık gelen bedeli davacıya ödediğini, davacı tarafa herhangi bir borcu olmadığından icra takibine itiraz ettiğini, davacı tarafın müvekkiline satmadığı veya vermediği hizmet için haksız ve kötü niyetli olarak talepte bulunduğunu, müvekkilinin 31.12.2014 tarihi itibari ile davacıdan hizmet alımını kestiğini ve davacının aradan geçen bunca zaman sonrasında alacak talebinde bulunduğunu, ayrıca davacının müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını ve iş bu icra takibi ile alacak iddiasının mükerrer olduğunu, müvekkilinin temerrüte düşmediğinden davacının takip öncesi faiz talep edemeyeceğini, alacağın likit olmaması sebebiyle davacının %20 oranında icra inkar tazminatı talep edemeyeceğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine, davacı taraf haksız ve kötü niyetli olarak müvekkil şirket hakkında icra takibi başlattığından davacı aleyhine %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, cari hesap dökümüne istinaden alacak bedelinin davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura, satış sözleşmesi, bilgi ve belgeler, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 21/03/2016 tarihinde 7 örnek nolu ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 31/03/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 01/04/2016 tarihinde takibe ve borca itiraz ettiği, davalı borçlunun itirazının süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dava dosyası, icra dosyası ve ilgili kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması ile uygulanan faiz yönünden mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verildiği, mali müşavir bilirkişi tarafından sunulan 10/01/2018 tarihli raporunda özetle; ”Davacı şirketin davalı şirketten 2015 yıl sonu bakiyesinde 20.227,18-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin davacı şirketin 2015 yıl sonu bakiyesinde borç ve alacağı bulunmadığı bakiyesinin 0-TL (Sıfır) olduğu, 20/01/2015 tarihli … nolu 20.227,18-TL tutarlı fiyat farkı faturasının sözleşmenin 4.4.1.maddesine göre ödemelerin gecikmeli yapılmasından dolayı indirimli tarife uygulanmayacağından davacı tarafından faturanın kabul edilmemesinden kaynaklandığı, 17/11/2014 tarihli … seri nolu 178.723,84-TL tutarlı fiyat farkına konu olan faturanın süresinde ödenmediği 2015 yılı Ocak ayında ödendiği, 20/01/2015 tarihli … nolu 20.227,18-TL tutarlı faturanın davacıya tebliğ edildiği ve davacının faturayı iade ettiği” kanaatiyle rapor tanzim etmiştir.
GEREKÇE:
Tarafların iddiaları ile toplanan delillere ve usulüne uygun olarak alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi imzalandığı, davacı tarafın sözleşme gereği faturalar tanzim ettiği, faturaların zamanında ödenmemesi üzerine davalı aleyhine icra takibine girişildiği, davalı tarafça takibe itiraz edildiği, taraf ticari defterlerinin birbirlerini doğrulamadığı, bunun sebebininde 20/01/2015 tarihli … nolu 20.227,18-TL tutarlı faturanın davacı şirket defterlerine işlenmemiş olmasının olduğu, ticari defterlerdeki son kayıt tarihlerinin 22/01/2015 ve 26/01/2015 tarihleri olduğu, davalı tarafın 17.11.2014 tarihli … seri nolu 178.723,84-TL tutarlı fiyat farkına konu olan faturayı süresinde ödemediği bu suretle temerrüte düştüğü, davalı hakkında icra takibinin 21/03/2016 tarihi olduğu, davacı ticari defterlerindeki son kaydın 22/01/2015 tarihi olması sebebiyle geçen süreç içerisinde faiz işlediğinden icra takibinde talep edilen rakam ile ticari defterlerdeki rakamın birbirini tutmadığı, davalı tarafın faturaları süresinde ödemediğinden satın alma fark bedeli iade faturası tanzim etme hakkı bulunmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, davalı tarafın yaptığı kısmi ödemelerin öncelikle faizden düşülmesi sebebiyle ödeme yapılmadığı halde likit ve bilinebilir borca yapılan itiraz haksız olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen DEVAMINA,
Asıl alacak 24.864,18 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu Genel Tebliği gereğince hesap olunan 1.698,47-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 424,62-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.273,85-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 424,62-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.984,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 600,00-TL bilirkişi ücreti ve 154,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 754,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiyesinin kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, hazır olan tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.19/03/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır