Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/514 E. 2018/1332 K. 14.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/514
KARAR NO : 2018/1332

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/05/2016
KARAR TARİHİ : 14/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, ülkemizde faaliyet gösteren şirket ve kurumların, dava dışı … ile imzaladıkları kurumsal lisans anlaşmaları kapsamındaki ürünlere ilişkin olarak ülkemizde satış yapabilen beş DLAR’dan(yetkili satıcı) birisi olduğunu, Davalının huzurdaki uyuşmazlığa ilişkin olarak öncelikle, … tarafından üretilen yazılım lisanslarına ilişkin dava dışı … ile çerçeve niteliğinde bir Kurumsal Anlaşma imzaladığı, davalının, müvekkili ile ise 05.05.2014 tarihli bir Satış Sözleşmesi de imzaladığını, Bu sözleşme ile davalının … ile imzaladığı Kurumsal Anlaşma kapsamındaki ürünlerin, Sözleşmede kararlaştırılan şart ve koşullar altında müvekkili şirketten satın almayı kabul ve taahhüt ettiğini, Tarafların imzaladığı sözleşmenin, 3.4’üncü maddesinde kararlaştırıldığı üzere 01.04.2014 tarihinden başlamak üzere 3 yıl süreli olduğunu, Tarafların sözleşme ile belirlenen yıllık ürün bedeli olan 27.00,00 USD + KDV’nin davalı tarafından iki taksit halinde fatura edilmesi hususunda mutabık kalındığını, Müvekkilinin sözleşme uyarınca edimini ifa ederek ürünleri davacı takip borçlusuna teslim ettiğini, Müvekkilinin alacaklarını tahsil edemediğini, davalının sözleşmeye uymadığını, bu nedenle davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, davalının takip konusu alacağın % 20 ‘tan aşağı olamamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin adresinin ödeme emrinde de görüldüğü üzere “… Mah. … Cad. No: … Tuzla/İstanbul olduğunu, müvekkilinin adresinin İstanbul ili Tuzla ilçesi sınırları içerisinde olduğundan yetkili icra dairesinin ve mahkemelerinin İstanbul Anadolu icra Müdürlüğü ve Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle öncelikle yetki yönünden davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, esas hakkında itirazlarının ise; müvekkili ile davacı arasında imzalanan Açık sözleşme hükümleri gereği birinci yıldönümü 01 Nisan 2015 de sona eren sözleşme için 14 Ekim 2014 tarihinde yani 168 gün önce fesih yapıldığını, sözleşme ve taraflar arasında uyuşmazlık bulunmayan sözleşmenin hükümlerine göre tarafların diledikleri takdirde 120 gün öncesinden bildirerek sözleşmeyi fesih etmelerinin mümkün olduğunu ve ekli karşılıklı e-mail yazışmalarından da anlaşılacağı üzere müvekkili tarafından birinci yıl dönümü dolmadan 168 gün önce fesih he iki taraf da bildirdiğini, davacının sözleşmenin 168 önce fesih edilmiş olması hem de biran için feshin kabul edilemez olduğunu kabul edildiğinde sözleşmenin 6. Maddesinin son fıkrası gereğince ikinci yıla ait bedeli talep hakkının bulunmadığını, sözleşmenin üçüncü yılına ait her hangi bir talepte bulunabilmesi mümkün olmadığını, Taraflar arası sözleşmenin müşteriye 120 gün önce ihbarlı fesih hakkı tanığını bunun gerçekleşmemesi durumunda müşterinin o yıla ait bedeli ödeyeceğini hüküm altına alındığını, TMK 2 hükümlerine göre dava açma hakkı bulunmadığı üzere fesih karşı tarafa bildirildiğini, bu konuda uyuşmazlık olması durumda mailin muhataplarının yönünden yemin teklifinin olduğunu ve davacı ile müvekkili arasında birinci yıl bedeli ödendiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmadığını, Davacının müvekkilinden herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir.
Dava, davalıya verilen hizmet nedeni ile düzenlenen fatura bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Delil olarak; icra dosyası, fatura ve cari hesap kayıtları, ticari defter kayıtları ve bilirkişi incelemesine dayanılmış olup, gösterilen deliller toplanarak dosya arasına konulmuştur.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır.
Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İİK’nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyaya getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 184.913,17-TL alacacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçlunun borca itiraz ettiği, itirazın ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sunulan deliller, icra takip dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacının icra takibi tarihi itibariyle icra takibine dayanak faturadan dolayı davalıdan alacaklı olup olmadığı ve miktarına ilişkin rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verildiği, Bilirkişiler, İZÜ Hukuk Fak. Öğr. Görevlisi Doç. Dr. …, Adli Bilişim Uzmanı … ve Mali Müşavir … tarafından sunulan 27/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda; Taraflar arasındaki sözleşmenin 01/04/2014 ‘den başlayarak 3 yıl süre ile geçerli olduğu, Sözleşmenin 8.3 maddesinde fesih işlemiyle ilgili olarak “Taraflardan birinin sözleşmeyi haklı sebeb olmaksızın erken fesih etmeyi istemesi durumunda fesih işlemi; … kurumdal anlaşma 1.ve/veya 2.yıldönümlerinden 120 gün önce yazılı olarak ihtarda bulunmaları kaydı ile …’un … Ltd. Şti’ne vereceği onaya tabii olarak … ile muşreri arasında imzalanan … kurumsal anlaşmasının 6.Maddesine uygun olarak yapılacaktır.” Şeklinde bir ibarenin bulunduğu, Taraflar arasındaki epostalar incelendiğinde; davalının 14 Ekim 2014 Tarihinde saat 4:50 de … ve … Ltd. Şti’ne hitaben göndermiş olduğu epostada “… Yönetimi” nin sözleşmede 3 Yıl olarak belirlenen anlaşmadan 1. Yıl sonunda çıkmak istediğini” belirten bir eposta gönderdiği, Epostanın gönderilme tarihinin Sözzleşmenin 1. Yılının sonu olan 01/04/2015 tarihinden 165 gün öncesinde fesih talebini ilettiği bu sürenin sözleşmede belirtilen 120 gün sınırından daha önce olduğu ve sözleşmeye uygun bir fesih talebi olduğunun düşünülebileceği, ancak bu alanda nihai takdirin Mahkemeye ait olduğu; 8 Nisan 2015 Tarihli … A.Ş, … Ltd. Şti’ne saat 10.58 de “… bey, Ekim 2014 tarihinde yazılı olarak ihbar edilmiştir. Ayrıca toplantıda bildirim yapılmıştı. E-faturanız tarafınıza iade kesilecektir.” şeklinde tekrar eposta göndermiş olduğu, 8 Nisan 2015 Tarihli saat 11:17 de … Market Bilgi Hizmetleri Ltd. Şti. tarafından sözleşmenin maddelerine değinilmiş ve “… Bey, Kesinlikle Hakkınız var. Ancak sizin imzanız olan aramızda yaptığımız satış sözleşmesinde belirtildiği üzere sözleşme ekinde mevcut sonlandırma sizin ve …’un arasında gerçekleşiyor ve …’un bize vereceği onayla gerçekleşiyor. Bir önceki e-postada de …’un … Bey’e ve size cevabı mevcut” şeklinde belirtilerek keyfiyetin izhar edildiği, … A.Ş’nin buna hakkı olduğu ancak satış sözleşmesinde fesih işleminin …’un ve … A.Ş arasında gerçekleştiği ve …’un onayına bağladığı kanaati bildirilmiştir.
Davalı vekilinin icra dosyasına sunduğu itiraz ile icra müdürlüğünün yetkisine, mahkememize sunduğu cevap dilekçesi ile mahkememiz yetkisine itiraz etmiş ise de tacir olan taraflar arasındaki sözleşmenin 17. Maddesi uyarınca mahkememiz yetkili kılındığından davalının icra müdürlüğünün ve mahkememizin YETKİSİNE yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ;
Taraflar arasındaki sözleşmenin 01/04/2014 ‘den başlangıç tarihli sözleşme ile davalı ile … arasında imzalanan Kurumsal Anlaşma kapsamındaki ürünleri … Market’in bu sözleşmede tanımlanan şart ve koşullar çerçevesinde davalıya satması hususunda 3 yıl süre ile geçerli olacağı kararlaştırılan sözleşme akdedildiği,
Sözleşmenin Feshine ilikin : “Taraflardan birisi sözleşme ile yükümlediği borçlarını gereği gibi ifa etmediği takdirde diğer taraf yazılı olarak ihtarda bulunmak kaydı ile ve noter aracılığı ile sözleşmeyi ihlal eden tarafa tebliğ tarihinden itibaren başlayacak 15 günlük sürenin sonunda aykırılığın giderilmemesi durumunda ,sözleşmeyi tek taraflı olarak sona erdirebilecektir.
“Taraflardan birinin sözleşmeyi haklı sebeb olmaksızın erken fesih etmeyi istemesi durumunda fesih işlemi; … kurumdal anlaşma l.ve/veya 2.yıldönümlerinden 120 gün önce yazılı olarak ihtarda bulunmaları kaydı ile …’un … e vereceği onaya tabii olarak … ile müşteri arasında imzalanan … kurumsal anlaşmasının 6.Maddesine uygun olarak yapılacaktır.Müşteri fesih talebini … kurumsal anlaşma yıldönümünden 120 gün önce yazılı olarak ihbarda bulunmaması durumunda ilgili yıldönümüne ait taksit ödemesinin muaccel hale geleceğini kabul ve taahhüt etmiştir.”şeklinde düzenlendiği görülmüştür.
Sözleşmenin 8.3 maddesinde fesih işlemiyle ilgili olarak “Taraflardan birinin sözleşmeyi haklı sebeb olmaksızın erken fesih etmeyi istemesi durumunda fesih işlemi; … kurumdal anlaşma 1.ve/veya 2.yıldönümlerinden 120 gün önce yazılı olarak ihtarda bulunmaları kaydı ile …’un … Ltd. Şti’ne vereceği onaya tabii olarak … ile muşreri arasında imzalanan … kurumsal anlaşmasının 6.Maddesine uygun olarak yapılacaktır.” Şeklinde olup, taraflar arasındaki epostalar incelendiğinde; davalının 14 Ekim 2014 Tarihinde saat 4:50 de … ve … Ltd. Şti’ne hitaben göndermiş olduğu epostada “… Yönetimi” nin sözleşmede 3 Yıl olarak belirlenen anlaşmadan 1. yıl sonunda çıkmak istediğini” bildirdiği, Epostanın gönderilme tarihinin Sözleşmenin 1. yılının sonu olan 01/04/2015 tarihinden 165 gün öncesinde fesih talebini ilettiği bu sürenin sözleşmede belirtilen 120 gün sınırından daha önce olduğu, Ancak taraflar arasında mevcut Sözleşmenin 8.3 maddesinde fesih işlemiyle ilgili olarak “Taraflardan birinin sözleşmeyi haklı sebeb olmaksızın erken fesih etmeyi istemesi durumunda fesih işlemi; … kurumdal anlaşma 1.ve/veya 2.yıldönümlerinden 120 gün önce yazılı olarak ihtarda bulunmaları kaydı ile …’un …Ltd. Şti’ne vereceği onaya tabii olarak … ile davalı (… A.Ş)arasında imzalanan … Kurumsal Anlaşmasının 6.Maddesine uygun olarak yapılacaktır. hükmüne riayet edilmediği, … şirketi tarafından davacı adına düzenlenen 11.11.20116 tarihli belge ile davalı şirketin … Kurumsal Anlaşmasının iptali için 14.10.2016 tarihinde yaptığı başvurunun olumsuz sonuçlandığının bildirildiği bu hali ile davalının erken fesih isteğinin usulüne uygun olmayıp geçersiz olduğu anlaşılmıştır.
Davaya dayanak … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından 63.723,61 USD asıl alacağa konu borcunun sebebinin 09/10/2015 tanzim ve 15/10/2015 tanzim ve 26/11/2015 tanzim ve 26/11/2015 tanzim tarihli toplam 63.723,61 USD bedelli 4 adet fatura olduğu, Davacı kayıtlarında tanzim edilen faturalar kaydı mevcut ise de davalı tarafın iade faturaları ve davacının da tekrar faturaları ve en son da davalının iade edilen fatura kayıtları neticesinde davacı kayıtlarında borç alacak bakiyesi bulunmadığı esasen taraflar arsında fatura konusu ve içeriği ile bir ihtilafın mevcut olmadığı bu nedenle davalı tarafından 1. yılın sonunda yapılan erken fesih bildirimi süresinde olmasına rağmen … onayı olmaksızın yapılmış olmakla geçersiz fesih olduğunda davacının 2. ve 3. yıla ilişkin hak ve alacakları talep hakkı bulunduğ anlaşılmakla davanın takip koşulları ile kabulü gerektiği kanaatine varılmışştır.
Anılan durum karşısında takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı-borçlunun İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın takip tarihi itibari ile TL karşılığının %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu olması gerektiği hususu da göz önünde bulundurularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğünün … e. Sayılı dosyası ile başlatılan takibe yönelik itirazın iptali ile takibin takip koşulları ile devamına,
Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla alacağın %20 si olan 36.982,63-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 12.631,42-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 2.233,29-TL harcın mahsubu ile bakiye 10.398,13-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 17.044,79-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.262,49-TL ilk gider, 2.400-TL bilirkişi, 98-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 4.760,49-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/12/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır